Yarım yüzyılı aşkın bir süredir Amerikan siyasetini takip edenler için bugüne kadar bazı şeyler hayal bile edilemezdi. Hiç kimse ABD başkan adayının, konuk konuşmacısı İsrail Başbakanı olan bir kongre oturumunu boykot edeceğini hayal edemezdi. Kim olursa olsun, Amerika'da hiç kimse 80 Kongre üyesinin de oturumu boykot edeceğini hayal edemezdi. Sayıya dikkat edelim; 18 değil, 8 değil!
Harry Truman'ın İsrail devletini tanıdığını ilan etmesinden yıllar sonra çarşamba günü Washington'da yaşananlar, ABD-İsrail ilişkileri tarihindeki en önemli siyasi ve sosyal değişimdir: Kongre içinde ve dışında, Netanyahu'nun ziyaretini ve konuşmasını protesto etmek için ülkenin dört bir yanından göstericiler geldi. Gazze savaşından önce hiçbir Amerikalı, özellikle de bir politikacı, gösteri yapmak için izin almaya cesaret edemezdi.
Washington'daki siyasi manzaranın, dünyadaki Yahudi hareketinin temel direklerini şimdiye kadar olan her şeyden daha fazla korkuttuğuna dair en ufak şüphe yok. ABD'nin gazeteleri, siyasetçileri, medyası ve en önde gelen politikacılarından bazıları İsrail'in pozisyonlarına, kararlarına ve politikalarına körü körüne itaat ediyor. Washington'da ‘gerileme’, ‘yenilgi’ ve ‘lobi’ gibi ifadeler kullanıldığında, Arapların kastedildiğine kesin gözüyle bakılıyordu. Ancak Washington alt üst oldu ve AIPAC (Amerikan İsrail Halkla İşleri Komitesi) zayıfladı. Netanyahu, ABD Kongresi’ne ‘zafer vaadini’ açıklayarak geldi, kendisini değil. Neredeyse bir yıl sonra halen Hamas'a karşı savaşta yardım istiyor.
Netanyahu Arapların sesini, bu sesi dinlemeyi ya da varlığını tanımayı reddeden başkente bizzat iletti. Gazze savaşının başlangıcında Joe Biden Tel Aviv'e gitti ve bir gün içinde eşi benzeri görülmemiş bir destek beyan ederek geri döndü. Şimdi ise başkan adayı ve başkan yardımcısı, şüpheli, tartışmalı ve korkutucu hale gelen adamın dinleyicileri arasında olmayı reddediyor. Başka bir deyişle, dünyanın en büyük ülkesi ile ilk müttefiki arasındaki en temel ilişki üzerinde bir yük haline geldi.
Verilen zararın boyutunu anlamak için Netanyahu'nun önceki üç ziyareti sırasında Washington'daki atmosferi bu ziyaretle karşılaştırmak yeterli. Onun gelişini beklemeye bile gerek yoktu. Son haftalarda Amerikan basını Gazze'yi diğer basın kuruluşları gibi ele alıyor, gerçekleri ve vicdanı görmezden gelemiyor…
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.