Gazze denkleminde Suudi anlaşması

Tüm cephelerde önümüzde zorlu bir yol var

Fotoğraf: Reuters

Dünkü makalenin devamı olarak, savaşın, iki dost ülke arasındaki ilişkinin nihai testi olduğuna şüphe yok.

Eğer bir ABD-İran savaşı patlak verirse, hangi ülke hemen Washington'a desteğini açıklar ve onunla savaşa girer?

Körfez ülkeleri, Mısır ve diğer dost ülkeler Washington'la birlikte savaşmak için acele etmez, sadece İsrail bunu yapar.

Zira Washington, İsrail'i düşman güçleri dengelemek ve bazen de onlara karşı koymak için kullanmıştır.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Irak savaşı ve işgalinde, İsrail, askeri yardım teklif eden tek bölgesel güç oldu ve Washington doğrudan yardımı reddetti.

Çıkarların bazen farklılaştığı durumlarda görüntüler ve kavramlar birbirine karışır.

Washington, İsrail'i Gazze Şeridi'nde Hamas'a karşı yürüttüğü savaşta açıkça destekliyor ve yanında yer alıyor.

Ancak Washington'un savaşı uzatmak gibi bir niyeti yok. Zira Washington, Arap dünyasını kışkırtmak istemiyor ve Filistin halkı için bir tür devlet oluşumunu destekliyor.

Başkan Joe Biden'ın masasında tarihi bir proje var: "Suudi Arabistan'la stratejik savunma anlaşması."

Söz konusu anlaşma ABD Senatosu'nun üçte ikisinin onayına ihtiyaç duyuyor ve Biden bunu İsrail'le yapılan anlaşma gibi savaş değil, barış projesi olarak geçirebilir.

Aynı zamanda Suudi Arabistan'ın anlaşmayı kabul etmesi için iki şartı var: İsrail'in savaşmayı bırakması ve bir Filistin devletini kabul etmesi.

Buradaki ikilem, sadece Netanyahu ve aşırılık yanlısı müttefiklerinin değil, İsraillilerin de henüz savaşı durdurmak istememeleri ve Filistinliler için bir devlet kurulmasını kesinlikle reddetmeleridir.

Alışılmadık bir durumla karşı karşıyayız. Carter ve Clinton gibi önceki başkanlar, Mısır ve Ürdün gibi çatışma ve toprak bağlamında ya da Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Fas, Bahreyn ve Sudan gibi ikili ilişkiler bağlamında Arap dostları için İsrail'e baskı yapmayı ve ondan ‘taviz' almayı denemişlerdi.

Riyad ile vaat edilen stratejik savunma anlaşmasının şartları ise farklı. İsrail'in olmazsa olmaz olduğu meşhur deve ve kedi anlaşmasına benziyor.

ABD, İran ve diğerlerinden gelen bölgesel tehditlere karşı savunma cephesi oluşturmak için önemli bir güç ve buradaki koşul İsrail.

İsrail de Suudi Arabistan'la bir ilişki istiyor ama bunu, Filistin ve Filistinlilerle ilişkilendirmeden karşılıklı ikili çıkarlar çerçevesinde yapmak istiyor.

Tüm bu sebeplerden dolayı anlaşma karmaşık bir hal aldı.
 


Engeller 7 Ekim 2023 saldırısıyla başladı. İran ve Hamas'ın, Suudi Arabistan-ABD anlaşmasını sabote etmeyi planlamış olması muhtemel ve bu, en azından şu ana kadar başarılı oldu.

Netanyahu da Gazze Şeridi'ndeki savaşı uzattı. Çünkü o da stratejik anlaşmanın tamamına olmasa bile Suudi anlaşmasının gerekliliklerine karşı.

Suudi Arabistan-ABD savunma anlaşmasının kendisi, bölge için önemi ve anlamı hakkında söylenecek çok şey var.

Ancak bu yıl gün ışığına çıkmayabileceği için bu konuda acele etmemeyi tercih ediyorum.

Başkan Biden, 36 yılını Kongre koridorlarında geçirmiş biri olarak, Kongre işlerinde uzmandır ve üçte iki çoğunluğu sağlayabileceği söylenmektedir; 51 Demokrat Senatör ve Cumhuriyetçi rakiplerinden 16 Senatör!

Özellikle seçim yılında bunu başarabilirse inanılmaz olur.

Kongre üyeleri seçim kampanyalarına başlamak üzere Ağustos ayında başkentten ayrılacakları için kalan kısa süre içinde anlaşma taslağını gündeme getirebilir, üzerinde tartışma açabilir ve oylayabilir mi? Bunu zaman gösterecek.

Hamas'ın geçen yıl ekim ayında yaptığını anlıyoruz ama Netanyahu neden Biden'a meydan okumaya devam ediyor ve ilave bir zafer elde etmeden savaşın ömrünü birkaç ay daha uzatmak için oyalıyor?

Netanyahu muhtemelen, Suudilerin Filistin devleti şartından vazgeçip sadece ikili çıkarlarla sınırlı bir ilişkiyi kabul edeceğini ya da Biden'ın sıkılıp Riyad'la olan projesinden vazgeçeceğini ve İsrail'in ABD'ye taviz vermek zorunda kalmayacağını umarak oynuyor.

İki ay önce reddettiği ateşkes teklifini bu hafta kabul etmesinin de gösterdiği gibi, Amerikalılar ve Fransızların onayıyla Mısır ekibi tarafından sunulan ateşkes teklifini kasıtlı olarak yavaşlattığını düşünüyorum.

Gazze'de olsun, İsraillilerle olsun ya da ABD Kongresi'nde olsun, tüm cephelerde önümüzde zorlu bir yol var. İsrail ile Hizbullah arasındaki çatışma patlarsa, bu yıl bir anlaşma şansı ortadan kalkacaktır.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Bu makale Independent Türkçe için Londra merkezli Şarku'l Avsat gazetesinden çevrilmiştir.

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU