Ahmet Şık’tan Pelikan mesajları: AKP-Cemaat ortaklığının sonunu getiren savaşın benzeri yaşanıyor

HDP’li vekil Şık: Parti içi çatlakları ve krizi daha da derinleşecek olan AKP kaçınılmaz sonuna hızla yaklaşıyor

Fotoğraf: AA

HDP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, kamuoyunda “Pelikancılar” olarak bilinen Boğaziçi Küresel İlişkiler Merkezi’yle ilgili bir dizi mesaj paylaştı. Şık, Pelikancılar’ın hedefinin Adalet Bakanı Abdulhamit Gül olduğunu söyledi.

Şık, Twitter’da paylaştığı mesajlarına “Filmi geri sararak özetlemeye çalışalım” diyerek başladı:

Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan’ın önderlik ettiği girişimlerle en az üçe bölüneceği kesin görünen AKP’de, hem parti içindeki çatlağın derinleşmesini yavaşlatmak hem de yaşanan krizlerin üzerini örtmek için 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonrakine benzer bir hamle geldi. 2015’te savaş yeniden diriltilmiş. Böylece, geçmişin kanlı hafızası üzerinden kolayca kazınan Kürt nefreti devreye sokularak AKP’nin yeniden iktidar olması sağlanmıştı.  2019 yerel seçim hezimetinden sonra da benzer plan devreye sokuldu. Hedefte yine Kürt hareketi vardı.

“Ateşin çocukları bu nedenle ortaya çıktı, çıkarıldı”

Yerel seçimde muhalefet partileri arasında kapanan makası yeniden açmak için HDP’li belediyelere kayyım atandığını söyleyen Şık’a göre gasp olarak nitelediği kayyumları meşrulaştırma görevi ‘tetikçi medya’ya verildi:

Muhalefet bloğu içinde olup da havuz diye anılan AKP medyasının yazdığı hiçbir şeye inanmayıp Kürtler söz konusu olduğunda her şeyi doğru kabul edenlerin kolayca etkileneceği düşünülmüştü. PKK’nin 1990’lardaki kundaklama sabıkası da düşünülerek kayyım kararını içine sindiremeyenleri etkilemek için, aylardır çıka(rıla)n tüm orman yangınlarını kendilerinin yaptığını öne süren Ateşin Çocukları ismi verilen bir grup bu nedenle ortaya çıktı/çıkarıldı.

“Aydınlık grubunun desteğiyle Diyarbakır’daki eylem organize edildi”

“Planın kısmen etkili olduğunu” söyleyen Şık, kayyumların kamuda destek görmediğini belirtirken şöyle devam etti:

 Muhalefet partilerinin eleştirel açıklamaları, Ekrem İmamoğlu’nun tutumuyla birleşince bu kez de, AKP’nin yeni kullanışlı aparatçiki Aydınlık grubunun da desteğiyle Diyarbakır’da annelerin eylemi organize edildi. AKP, annelerin çocuklarına yönelik haklı bir talebi istismar malzemesi haline getirirken medyadaki tetikçileri de yıllardır barışta ısrar eden anneler ve hatta Cumartesi Anneleri ile kıyas konusu yaptılar. İstenen olmayınca da kullanışlı yüzler ile bakanlar dahi gitti eyleme.

Amaçlananın gerçekleşmediğini belirten HDP’li vekil, yargıyla ilgili şunları yazdı:

Bu arada yüksek yargıdan ilk derece mahkemelerinin hükümlerine tezat kararlar çıkmaya başladı. Barış bildirisi imzacısı akademisyenlerle ilgili davalar, Cumhuriyet gazetesi komplosu davası ve tekil bazı örneklerde yaygın kuralın aksine hukuk normları işletildi.  Kürt hareketiyle organik bağı olmayan ama HDP’ye yakın duranlar, davalarda verilen beraat kararlarıyla siyasal olarak ayrıştırılmak istendi. Böylece HDP yalnız bırakılmış olacaktı.

Kısa süre önce Yargıtay üyelikleriyle ilgili Sabah’ta yapılan şu haber https://sabah.com.tr/gundem/2016/10/03/kamikaze-hkimin-skandal-feto-karari Pelikan Çetesine ait yerlerden de dolaşıma sokulmuştu.

 AKP’nin hukuksuzluklarını meşrulaştırma görevindeyken, Yeni Şafak’ın bile tahammül edemediği ve Pelikan Çetesinin hedefindeki Canan Kaftancıoğlu ile ilgili yazısı nedeniyle yolu ayrılan Özlem Albayrak ile Hilal Kaplan arasındaki karşılıklı suçlamalar olacakların habercisiydi.

Pelikancıların geçmişte Mustafa Varank ve Aydın Ünal gibi isimleri hedef aldığını söyleyen Şık, Sabah yazarı Dilek Güngör’ün geçen gün kaleme aldığı yazıyı hatırlattı ve şunları yazdı:

Ahmet Davutoğlu’na darbe yapan Pelikan Çetesi, yakın geçmişte Sanayi Bakanı Mustafa Varank ile eski AKP’li vekil Aydın Ünal’ı hedef almışlardı.  Fitili ateşleyen, Pelikan çetesinin merkez üssü olan Albayrak Grubuna ait Sabah gazetesinden Dilek Güngör oldu.

Güngör, “FETÖ”yle mücadele eden hakim ve savcılar kızağa çekilirken, onların yerine telefonunda ByLock çıkanlar, ByLock listelerinden isimlerini sildirenler, darbeci akrabaları olanlar ve benzerlerinin getiriliyor” iddialarında bulundu.

Güngör’e Cem Küçük, Fuat Uğur, Hilal Kaplan ve Selman Öğüt gibi isimlerin destek olduğunu vurgulayan Şık, mesajlarını şöyle sonlandırdı:

Abdülhamit Gül ve çevresindekiler ise dün gece twitter üzerinden karşı hamleye girişti. #AbdulhamitiYedirmeyiz hashtagi ile yürütülen kampanya ile AKP içinde Pelikan Çetesi hedef alındı. Ancak kimse eşyayı adıyla çağırmadığı için Pelikan Çetesi’nin adı dillendirilmedi. Olası kabine değişikliğinde üzeri çizilmeye çalışılan Bakan Gül ekibinin Twitter kampanyasında yazılanlar komplo kurulduğu iddialarını anlatıyordu. Kimse adlarını anmadı ama kastedilen “hainler”  Pelikan Çetesi idi.  Parti içindeki çatlakları gören, Pelikancılara karşı yükselen öfkeyi arkasına alan Abdulhamit Gül, “Aynı maklubeye kaşık sallayanlar” diye tarif ettiği  Pelikan Çetesi ile savaşın sertleşeceğinin mesajını verdi.  Bir bakıma, AKP-Cemaat iktidar ortaklığının sonunu getiren mal paylaşımı kaynaklı savaşın benzeri yaşanıyor. Parti içi çatlakları ve krizi daha da derinleşecek olan AKP kaçınılmaz sonuna hızla yaklaşıyor.

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU