İlişkinin ilk aşamalarında kendinizi eşinizle sık sık tartışır halde buluyor musunuz? Küçük didişmelerin bitip bitmeyeceğini merak ediyor musunuz?
Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley'de araştırmacılar eşler arasındaki dinamiklerin zaman içinde nasıl geliştiğini araştırdı.
Araştırmaya göre, evliliğin ilk yıllarında ve ilerleyen dönemlerinde meydana gelen tartışmaların daha sonraki yıllarda mizahla yer değiştirmesi muhtemel.
Araştırma ekibi, tamamı orta ve ileri yaştaki 87 heteroseksüel çifti 13 yıl boyunca izledi.
Çiftler 40-50 yaşları arasında en az 15 yıl evli ya da 60-70 yaşları arasında en az 35 yıl evliler arasından seçildi.
Sonuçları Emotion bilim dergisinde yayınlanan araştırmada, 13 yıllık dönem boyunca çiftler hakkında üç kez veri topladı.
Çiftlerden evliliklerinde düzeltme ihtiyacı hissettikleri bir konuyu tartışmaları için 15 dakikalık konuşmalara katılmaları istendi.
Evli çiftlerin zaman geçtikçe birbirlerine sevgi göstermesinin ve mizah dolu bir ilişki yaşamalarının daha muhtemel olduğunu belirleyen araştırmacılar, ayrıca çiftlerin birbirlerini tartışıp eleştirmelerinin de azaldığını tespit etti.
Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley’de psikoloji profesörü olan araştırmanın yazarı Robert Levenson, “Bulgularımız yaşamın ileriki yıllarının en büyük paradokslarından birine ışık tutuyor” açıklamasında bulundu.
Levenson, “Arkadaş ve aile kaybını tecrübe etmelerine rağmen, istikrarlı evliliklerdeki yaşlı insanlar nispeten mutlu ve depresyon ve anksiyete oranları düşük. Evlilik çiftlerin zihinsel sağlıklarına iyi geliyor.”
İlişki uzmanı olan James Preece, güvenli evliliklerde uzun süredir birlikte olan çiftlerin kavga etmelerinin neden daha az olası olduğuna ışık tutuyor.
Preece, Independent’a yaptığı açıklamada, “Bir ilişkide ne kadar uzun zaman harcarsanız, o kadar ‘senkronizasyon’ olur” ifadesini kullandı.
Preece, sözlerini şöyle sürdürdü: “Zamanla, neredeyse tek kişi gibi hissedeceğiniz çok fazla müşterek yaşam deneyimi, ilgi alanları, arkadaşlar ve anılarınız olacak. Bu nedenle, birbirinizi kızdırmaz veya bir zamanlar yaptığınız kadar tartışmazsınız.”
Preece, ilişkideki mutluluğun eşinizin kusurlarını kabul etmenize nasıl bağlı olduğunu şöyle açıklıyor:
“Uzun, başarılı bir evlilik ya da ilişki, aşk kadar kabullenmekle de ilgili. İkinizin de mükemmel olmadığını fark edersiniz ve birbirinizi daha iyi idare etmeyi öğrenirsiniz.”
The Independent'ın sorularını yanıtlayan ilişki gurusu ve evlilik danışmanı Sheela Mackintosh Stewart, ilişkilerin ilk aşamalarında engellerin üstesinden gelen çiftlerin nasıl uzun ve mutlu evlilikler başarabildiğini şu ifadelerle açıklıyor:
“Mutsuzluk dalgalarının akınına uğrayıp, ara yılların yargılama ve sıkıntılarından kurtulan çiftlerin evliliği yarım bırakmamaya kararlı ve uzlaşmaya istekli olmaları durumunda, bu kişilerin evlilikleri daha sonraki yıllarda başarıyla seyrinde gidecek. Yıllar süren müşterek deneyimlerden sonra, çiftlerin birbirlerini daha fazla kabul ve takdir etmeleri daha olası.”
Exeter Üniversitesi tarafından geçtiğimiz günlerde yapılan bir çalışmada da uzun vadeli ilişkilerin kalıcı olmasının sebebi araştırıldı.
Araştırmacılar, çiftlerin ciddi bir ilişki kurmadan önce birbirlerine sormaları gereken 10 “kritik” soru olduğunu soyluyor.
İlişkinin “güçlü bir arkadaşlık temeli”ne dayanıp dayanmadığı ile beklentilerin “gerçekçi” olup olmadığı bu soruların aradığı cevaplardan sadece ikisi.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/life-style/love-sex
Independent Türkçe için çeviren: Büşra Kırkpınar
© The Independent