Washington Post: Çin, Japonya'nın hassas savunma sistemlerine sızdı

Gazete, hack operasyonu nedeniyle ABD ve Japonya arasındaki istihbarat paylaşımının sekteye uğradığını yazdı

Japonya'nın siber güvenlik için ayırdığı yıllık bütçeyi gelecek 5 yıl içinde 7 milyar dolara çıkarması bekleniyor (Reuters)

ABD merkezli Washington Post gazetesi, 2020 sonbaharında Çin ordusuna bağlı hackerların Japonya'nın gizli savunma ağlarına sızmayı başardığını yazdı.

Gazeteye konuşan ABD'li üç eski yetkili, Çinli bilgisayar korsanlarının Japon ordusunun planlarına, yeteneklerine ve askeri eksiklik değerlendirmelerine ulaşmayı başardığını söyledi.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Japonya hükümeti, herhangi bir gizli belgenin Çin'e sızdığını teyit edemeyeceklerini söyledi.

Olayın açığa çıkmasının ardından Tokyo'nun hassas sistemlerini güçlendirdiği ancak güvenlik düzeyinin halen yetersiz görüldüğü ve bu nedenle Pentagon'la Japonya Savunma Bakanlığı arasındaki istihbarat paylaşımının sekteye uğradığı belirtildi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

2020'de yaşanan olayın ortaya çıkmasının ardından NSA Başkanı General Paul Nakasone ve Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Yardımcısı Matthew Pottinger'ın hemen Tokyo'ya gittiği ve burada Japonya Savunma Bakanı'nı bilgilendirdiği ifade edildi.

O dönem ABD'de yaşanan yönetim değişikliği ve görevi devralmaya hazırlanan Biden yönetiminin odağının başka konularda olması nedeniyle, Çinli bilgisayar korsanlarının 2021'in ilk aylarına kadar Tokyo'nun hassas sistemlerinde varlık göstermeye devam ettiği öne sürüldü.

Washington-Tokyo hattındaki temasların ardından harekete geçen Japon hükümeti, siber güvenlik bütçesini 10 katına, siber güvenlikle ilgilenen personel sayısınıysa 4 katına çıkarma kararı aldı.

Çinli hackerların ABD Ticaret Bakanı, ABD'nin Çin büyükelçisi ve diğer üst düzey diplomatların e-postalarına sızmaya çalıştığını hatırlatan bir ABD'li yetkili, "Yıllardır, onların casusluk programından endişe duyuyoruz. Ama Çin aynı zamanda, ABD'deki kritik servisleri ve Asya'daki müttefikleri hedef almak ve bir kriz döneminde karar alma mekanizmalarını şekillendirmek içinm siber saldırı kapasitesini geliştiyor" diye konuştu.

Japonya "ortak çalışmaya" temkinli yaklaştı

Çin'in Japonya'nın hassas güvenlik sistemlerine sızdığının anlaşıldığı dönemde görevi devralmaya hazırlanan Biden yönetimi bir dizi siber güvenlik kriziyle karşı karşıya kalmıştı.

Washington, Trump yönetimi döneminde açığa çıkarılan, ABD hükümet birimlerinden bilgi çalınmasına olanak tanıyan Rusya merkezli "SolarWinds" hackiyle başa çıkmanın yollarını arıyordu.

Bundan kısa süre sonra ise Microsoft, Çinli hackerların sistemlerine sızdığını ve sadece ABD'de en az 30 bin işletmenin sızıntıdan etkilendiğini açıklamıştı. 

2021 sonbaharına girilirken bir Rus hacker grubu, bir fidye yazılımı aracılığıyla ABD'nin en büyük boru hatlarından Colonial'i 6 gün süreyle durdurmayı başarmıştı.

ABD'de tüm bunlar yaşanırken Tokyo'da yaşanan sızıntının ortaya çıkmasıyla birlikte Washington yönetimi Japonya'ya siber güvenlik uzmanlarından oluşan bir ekip göndermeyi teklif etti. Aynı ekip daha önce içlerinde Ukrayna, Kuzey Makedonya ve Litvanya'nın sistemlerini casus yazılımlardan temizlemek için çalışmıştı.

Ancak savunma ağlarına başka bir ülkenin ordusu için erişim izni vermek istemeyen Tokyo bu teklife temkinli yaklaştı. 

Taraflar bunun üzerine bir orta yol buldu ve Japonya sistemlerindeki zayıflıkları ortaya çıkarmak için yerel şirketlerle anlaşmaya gitti ve sonuçlar NSA'in siber güvenlik ekipleri tarafından denetlendi.


Independent Türkçe, Washington Post, Nikkei, Forbes

DAHA FAZLA HABER OKU