İran'ın Rusya'yı eleştirmesinin iç yüzü

Şimdi soru şu: İran'ın Moskova'ya yönelik eleştirileri neden tekrar gün yüzüne çıkıyor?

Eski İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif / Fotoğraf: AA 

Eski İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Rusları kapalı odalarda değil kameralar önünde eleştirerek Rusların "Kapsamlı Ortak Eylem Planı'nın (KOEP) zenginleştirme tesislerine karşı çıktığını" söyledi.

Zarif, Rusların "İran'ın Buşehr için yakıt üretmesine izin vermeyeceklerini ve son güne kadar bunun olmasını engellemeye çalıştıklarını" kaydederek "Rusya'nın stratejik dostumuz olduğuna inanıyoruz ancak bu strateji bizim inandığımız stratejiden farklı" dedi.

"Eğer kalıcı bir birlik arıyorsanız, yanılıyorsunuz ve bir çukura düşersiniz" ifadelerini kullanan Zarif, ayrıca "ABD karşıtlığının İran için tehlikeli olduğu kadar Rus karşıtlığının da İran için tehlikeli olduğunu düşündüğünü" diye konuştu.

Zarif, Rusların yaptığı gibi "kendi çıkarlarını aramaları ve önce ulusal çıkarlarını gözetmeleri gerektiğini" vurguladı.

Peki bu İran'ın, özellikle de Zarif'in Moskova'ya yönelttiği ilk eleştiri mi?

Tabii ki hayır. Nisan 2021'de Zarif'e ait bir ses kaydı sızdırılmıştı.

Zarif o ses kaydında 2015 nükleer anlaşmasının imzalanmasının son haftalarında Rusya'nın anlaşmayı baltalamaya çalıştığını söylüyordu.

Ayrıca, Tahran'ın Batı ile ilişkilerini normalleştirmesinin Rusya'nın çıkarına ters olduğunu ve nükleer müzakereler sırasında Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'u küçümseyerek Lavrov'un kendisine müzakerelerin detaylarını sorduğunda "Bu seni ilgilendirmez" şeklinde yanıt verdiğini ifade ediyordu.

 

1458965-1.jpg
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (sağda) eski İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif (solda) 



Şimdi soru şu: İran'ın Moskova'ya yönelik eleştirileri neden tekrar gün yüzüne çıkıyor?

İran ve Rusya ilişkilerini takip eden birine sordum ve bana Rusların, katı ve reformist olmak üzere iki bölümden oluşan İran egemen rejimine bakış açısının karmaşık olduğunu söyledi.

Katı olanlar, İran eğitim sisteminin tekrar ettiği gibi, İran'ı işgal eden ve bombalayanların Ruslar olduğunu düşünürken; reformistler, özellikle de katı merkezleri, yani Dini Lider'in ofisi ve rejimdeki bağlı kuruluşları Rusları rejimin ana müttefiki olarak görüyorlar.

Kaynağım bu yaklaşımı açıklarken "Dini liderin kendisi Rusya'ya kadar uzanan Büyük Horasan'ın siyasi coğrafyasından etkilenmiştir" ifadelerini kullanıyor. Dini Liderin "Rus edebiyatını okuduğunu" ancak "İranlı bir Gorbaçov'un ortaya çıkmasından korktuğunu" sözlerine ekliyor.

Bu nedenle, dini lider Ruslara Horasan boyutundan ve edebi bir etkiyle bakıyor. Rus deneyimini dikkate alarak İran'da Gorbaçov'un Sovyetler Birliği'ne yaptığını rejime yapabilecek ‘reformcu' bir figürün ortaya çıkmasından korkuyor.

Kaynağım, reformistlerin Rusya'yı hedef almasının, dini lidere ve onun ülke içindeki güç merkezlerine yönelik üstü kapalı bir eleştiri olduğunu söylüyor. Ayrıca, aksini iddia etseler de Moskova'ya kıyasla Washington'a daha yakın bazı İranlı reformistlerin olduğundan bahsediyor. Tabi bunların en önde geleni Zarif'in ta kendisi.

Ruslara gelince, İran ve nükleer dosyasına nasıl baktıkları konusunda kaynağım, Rusya'nın nükleer dosyayla ilgili açıklamaları bir yana, kesinlikle Moskova'nın İran'ın uzun menzilli füzelerinden korktuğunu ve "İran bombasının Moskova'ya en yakın nükleer savaş başlığı olacağını" söylüyor.

Bununla ilgili olarak, Rus işlerinde kıdemli bir diplomat uzman bana şöyle dedi:

"Evet öyle. Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerinin Çin ve Ruslar için gerçek bir ekonomik çıkarı temsil ettiğini, İran'ın ise onlar için siyasi bir propagandayı ve ABD ile çatışmanın bir parçasını temsil ettiğini unutmamalısınız."

Bunlar, şu anda İran'ın Ruslara yönelik eleştirisini anlamaya çalışmanın iç yüzünün bir kısmı. Tabii ki hem tarihsel hem de güncel olarak daha fazlası var.

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU