Araştırmalar ve tezler, Irak'taki üniversite kampüsünden uzakta yürütülüyor

Savunmaları esnasında tezlerin satın alındığı ortaya çıkınca birkaç profesör yasal işlem başlattı

Irak'taki bazı üniversitelerin müfredatında metodoloji dersi yok / Fotoğraf: Independent Arabia

Üniversite tezi yazmanın uzun ve meşakkatli bir iş olduğunu belki hepimiz biliyoruzdur.

Herhangi bir makale ya da tezin ilk cümlesini yazmaya başlamadan önce her bir bölüm için detaylı bir plan hazırlamak gerekir. Sonra da sonuç ve değerlendirme kısmı gelir.

Ama tüm bunlardan önce kaynakları okuyup tasnif etmek için uzun bir vakit harcamamız lazım… Bu iş aylarca çalışma, araştırma ve planlama gerektirir.

Ama görünüşe bakılırsa tüm bu aşamaları atlayanlar var.

Bu kişiler, kitap ve referans gibi kaynakları araştırmak için zaman ayırmak zorunda kalmayacak, tezinin itibarını artıracak sonuçlara ulaşmak için bölümleri tekrar tekrar yazmaya gerek duymayacak. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yüksek lisans veya doktora derecesi kazanabilmek için tezini yazmaya başlayacak öğrencinin, internette şöyle bir dolaşması yeterli.

Burada, geçmişteki gibi sadece tez basımı değil, aynı zamanda üniversite tezi yazma hizmeti de sunan sayılamayacak kadar çok ofise ulaşabilir.

Söz konusu ofisler, lisansüstü öğrencileri için uygun fiyatlara sosyal bilimler ve fen bilimleri alanında tez yazım hizmeti sunduklarını duyurmak için yarışıyor. 


Açık ve gizli

Üniversite tezleri ya da bilimsel seviyesini yükseltmek veya yayın yapmak isteyen profesörlere özel araştırmalar yazmak için kurulan ofisler, açıktan faaliyet yürütüyor.

Hatta tüm hizmet ve fiyat bilgilerini telefon numaralarını da vererek Facebook, Telegram ve diğer sitelerde yayınlıyorlar.

Ancak yine de bu ofislerin sahiplerinin çoğu, bu konu hakkında doğrudan konuşmayı reddetti. 

Bu ofislerin yayınladığı ilanların çoğu, belirli bir fiyat belirtirken bazıları da gereken miktarın öğrenilmesi için özelden iletişime geçilmesini talep ediyor.

Verilen fiyatlara göre yüksek lisans tezi yazmanın ücreti 400 ile 700 dolar arasında değişiyor. Doktora tezi içinse 900 ile 1300 dolar arasında bir fiyat belirleniyor.

Bazı ofisler, tez ücretlerini öğrencinin kayıtlı olduğu üniversiteye göre belirliyor ve bazı tezlerin fiyatı 1500 dolara kadar çıkabiliyor.

Ofisler; rapor, lisans tezi ve üniversite hocalarına bilimsel seviye yükseltmek için makale yazma gibi hizmetler sunuyor.

Ayrıca bir diplomatik düzeyden diğerine geçiş için Dış Hizmetler Enstitüsü'nde terfi araştırmaları yazmak için de hizmet veriliyor.

Bazı ofisler daha da ileri giderek üniversite hocaları için seviye yükseltme araştırmaları yapıp bunları yayımlıyor.

Hatta araştırmacının istediği yayın seviyesini de sağlıyor. Mesela araştırmacının, araştırmasını Q1 veya Q2 seviyesinde yayınlaması gerekiyorsa bunu yerine getiriyor.

Bu seviyeler, Scopus'ta sınıflandırılan süreli yayınlar bölümüyle ilgilidir. Örneğin etki katsayısı yüzde 25'in üzerinde olanlar Q1, bu yüzdeyi takip edenlerse Q2 kategorisine girer ve böylece seviyeler yükselir.  


Araştırmacılar ordusu

Sınırlı sayıda çalışanı olan bir ofisin sosyal bilimler ve fen bilimleri gibi çeşitli disiplinlerde nasıl araştırma ve tez hazırlayabildiğini garip karşılayıp bunu sorgulayanlar olabilir.

Ancak bu ofislerin çeşitli uzmanlık alanlarından araştırmacılarla çalıştığını, bu araştırmacıların da öğrenciler veya hocalar tarafından kendilerine iletilen taleplere göre ofisin ihtiyaçlarını temin edip ofise ödenen ücretin bir kısmını aldığını öğrendiğimizde bu şaşkınlık ortadan kalkıyor.  

Bu ofis sahiplerinden biri olan Suheyb Ziya Adil, tez yazımı alanındaki tecrübesi ve bu olgunun yaygınlaşmasının sebepleri hakkında konuşmaktan çekinmeyerek şöyle dedi:

Öğrencinin bir tez ya da mezuniyet araştırması yapabilecek bilimsel deneyimi yok. Öğrencinin danışmanı da teorik ve pratik açıdan araştırmanın veya tezin nasıl düzenleneceği konusunda tam bir yetkinliğe sahip olmuyor. Böylece öğrenci, danışmanın farklı yönlendirmeleri karşısında vakit kaybediyor. Genellikle de tez teslimi için belirli bir vakitle kısıtlanınca zaman kazanmak için ofislere başvuruyor.


Nitelik pahasına nicelik

Eleştirmen-akademisyen Mevc Yusuf'a göre lisansüstü öğrencilerinin araştırma yazım hizmeti veren ofislere başvurmasının birkaç nedeni var.

Bunlardan biri de öğrencinin bilgi ve araştırma bakımından zayıflığı ve en az 150 sayfalık bir araştırma yazacak zihinsel yeterliliğe sahip olmamasıdır.

Lisansüstü eğitime kabul için katı akademik kriterlerin konmamasından ötürü bunun normal bir şey olduğunu düşünen Yusuf, şöyle diyor:

Lisansüstü çalışmalar, herkese açık hale geldi. Üstün zekâlı ya da üstün yetenekli ile böyle olmayan kişiler arasında bir ayrım yapılmıyor. Araştırma yazma aşaması, onun bilgiden yoksunluğunu ortaya koyuyor. Birçok üniversitede hocalar, tez savunması esnasında araştırmanın çalıntı olduğunu ya da para karşılığı yaptırıldığını ortaya çıkardı ve her ne kadar caydırıcı olmasa da yasal işlem başlattı.


Yusuf, bu ofislerin canlanmasının diğer bir sebebini de şöyle açıklıyor:

Araştırma öğrencileri, bakanlıklardan birinde memur olup kısıtlı bir süreye sahip olabilir. Hal böyle olunca bu ofislere başvurmak zorunda kalıyor. Çünkü yüksek diploma onun gözünde bilimsel bir değere sahip değil; o sadece aylık maaşını değiştirmek için bunu istiyor. 


Bilimsel araştırmadan uzak üniversite hocası

Irak üniversitelerinde ders veren hocalar, bilimsel seviyesinin yükselmesi için araştırmalar yazmak ve alıntı oranını azaltmak amacıyla bu ofislere başvuruyor.

Suheyb Ziya Adil, bu duruma şu sözlerle açıklık getiriyor:

Hocalar, alıntı oranını azaltmak için ofislere başvuruyor. Alıntı oranı yüzde 20'yi aşarsa araştırma, çalıntı kabul ediliyor. Ofis de alıntıların oranını azaltmak için araştırma biçimlerini ve bazı bilgileri değiştiriyor, böylece araştırma yayınlanabilir hale geliyor.


Mevc Yusuf'a göre üniversite hocası, bilimsel araştırmadan uzaklaştı. Bu yüzden bilimsel seviyesini yükseltmesi için gerekli araştırmaları kendisi adına yapmaları için bu ofislere başvuruyor.

Yusuf'un ifadesiyle "üniversite hocası, araştırmak, yazmak, sosyal ve kültürel faaliyetlere katılmaktan uzak. Dersini veriyor ve evine dönüyor. Kendisi için hazırlanmış bir araştırmayı satın almayı daha uygun görüyor."

Kimilerine göre hükümetin benimsediği rastgele atama yönteminden ötürü hocalar, kendi uzmanlık alanlarından uzak araştırma merkezlerine ya da fakültelere atanıyor.

Ve çoğunlukla bu hocadan, atandığı fakülte ya da merkezin uzmanlık alanına ilişkin araştırmalar yazması isteniyor.

Bu da bazılarını, kendi uzmanlık alanlarına benzemeyen bir araştırma yazma yükünden kurtulmak için tez ve araştırma yazan ofislere başvurmaya itiyor. 
 


Aldatıcı bir hizmet

Akademisyen Muhammed er-Rebii'ye göre yayında sahtecilik ve intihal uygulamalarının yaygınlaşması ve özellikle de bazıları tarafından tez ve araştırma yazılmasının sebebi, bilimsel araştırmanın bir izlemeye ve süre açısından ciddi bir değerlendirmeye tâbi tutulmaması ve akademik dürüstlüğün yitirilmesidir.  

Tez ve araştırma yazımı için ofislere başvurulması, ortaya konan araştırmaların niteliğinin değil de niceliğinin ölçüt haline gelmesinden sonra, bazılarının daha yüksek dereceler almak ya da araştırmalarının sayısını artırmak için uyguladığı manipülasyon yöntemlerini gözler önüne seriyor.

Tez ve araştırma yazıp bunları yayımlayan ofisler, diploma sahibi olmanın kolay ve hızlı yollarını arayan öğrencilere hızlı ve aldatıcı bir hizmet sunuyor. 
 


Zaman faktörü

İsmini söylemek istemeyen bir üniversite hocasına göre üniversite, öğrenciden araştırmasını tez savunma tarihinden önce yayımlamasını istiyor ve zaman faktörü öğrenci için çok önemli bir hale geliyor.

Bu yüzden öğrenci de kendisine yazılı bir araştırmanın yanı sıra itibarlı bir dergide yayın yapma imkânı sunan bu ofislere başvuruyor.

Böylece hem yayıncılıkta başarısızlık durumlarından korunmuş hem de süre riski almamış oluyor.

Ayrıca, Irak'taki eğitim kurumu, öğrenciye yayın faaliyetinin gerekliliklerini yerine getirmesi konusunda rehberlik edecek bir bilinç ve kültür altyapısı sağlamıyor.

Akademik alanda "sahte" olarak yaftalanan bazı dergilerin ortaya çıkışı da öğrencileri yayıncılığa başvurmaktan korkar hale getirdi.

Böyle bir şey, zaman ve parasını tüketeceği için de itibarlı dergileri sahte olanlardan ayırabilecek bilgiye sahip olan bu ofislere müracaat ediyor.

Böylece üniversitenin koyduğu şartların sağlanmasını da garanti etmiş oluyor. 


Akademik etik

Akademisyen Muhammed er-Rebii bu uygulamaların, ilgili ofislerin sahipleri ve onlarla iş yapan kişilerin yükseköğretim kurumundaki dürüstlük birimleri tarafından cezalandırılarak bitirilebileceğini düşünüyor.

Aynı şekilde danışmanlar ve bilimsel departmanlar tarafından bilimsel araştırma için sürekli bir izleme ve zaman takibi yapılması da bu olgunun ortadan kalkmasına yardımcı olabilir.

Rebii'nin ifadesiyle "araştırmanın itibarlı dergilerde bilimsel bir makale şeklinde yayınlanmasının talep edilmesi, bu sahtekârlık faaliyetleri için bir gerekçe olamaz. Bu ofislerin yardımına başvurulması, akademik dürüstlüğün olmamasından kaynaklanıyor. Bakanlığın şartları ne kadar ağır olursa olsun bunlar, gayretli bir öğrenci ve gerçek bir akademisyen için karşılanamayacak şartlar değil."

Bazı akademisyenlerin tabiriyle tez ve araştırma yazımında gösterilen bu "tembellik", yakın gelecekte bilimsel araştırma ürünlerini gerçek bilgiden yoksun üniversite sertifikalarından ibaret hale getirebilir ki bu da bilimsel araştırmanın esaslarından uzak bir nesil doğurur. 

 

DAHA FAZLA HABER OKU