AFP, Çin - ABD ilişkilerini değerlendirdi: "Bir ay önce açılan pencere kapandı"

"Gelecek yılki seçimler yaklaşırken, ABD'nin tonu daha da sertleşebilir"

Ağustosta dönemin Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin Tayvan ziyaretine tepki olarak Çin, ABD'yle üst düzey askeri diyaloğu askıya aldığını duyurmuştu (Reuters)

Fransız haber ajansı AFP, son dönemde ABD - Çin ilişkisindeki değişimleri değerlendirdi.

"ABD ve Çin, ilişkileri geliştirmek için dar bir pencereleri olduğunu düşünüyordu. Şimdi bu pencere de kapanmış olabilir" ifadelerinin yer aldığı haberde, Washington ve Pekin arasında gerginliğe yol açan Rusya - Ukrayna savaşı, çip üretiminde rekabet ve "casus balon" tartışmaları ele alındı.

Bu pencerenin Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in bir ay önce ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın ziyareti için hazırlık yaparken açıldığına ama bu sırada patlak veren "casus balon" krizi nedeniyle söz konusu fırsatın kaçırıldığına ve iki ülke arasındaki ilişkilerin tekrar kötüleştiğine dikkat çekildi.

Şi, Çin Ulusal Halk Kongresi'nin 14. Genel Kurulu kapsamında salı günü düzenlenen panelde, küresel ekonomik ve jeopolitik rekabette ilk kez doğrudan ABD'yi suçlayan ifadeler kullanarak, "ABD'nin öncülüğündeki Batılı ülkeler, Çin'e karşı baskı siyaseti uyguluyor" dedi. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

AFP, çarşamba günü Senato'da yapılan görüşmede ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Avril Haines'in, Şi'nin açıklamalarına yönelik "Bugüne kadar kendisinden gördüğümüz en açık ve doğrudan eleştiri" ifadelerini kullandığını da hatırlattı.

Casus balon krizi, ABD jetlerinin 4 Şubat'ta Güney Carolina eyaleti açıklarında bir cismi düşürmesiyle başlamıştı. Washington, bunun Çin'e ait bir casusluk balonu olduğunu ve istihbarat topladığını öne sürmüştü. Pekin ise iddiaları reddederek cismin meteoroloji balonu olduğunu ve ABD hava sahasına sürüklendiğini savunmuştu. 
 

aa - casus balon.jpg
Casus balonlar Soğuk Savaş'tan beri kullanılıyor (AA)


ABD jetleri bunun ardından üç cismi daha vurmuştu. Başkan Joe Biden ise bu cisimlerin Çin'le ya da istihbarat faaliyetleriyle ilgisi olmadığını belirtmişti.

AFP, kimliğini paylaşmayan ABD'li yetkililerin casus balonlarla ilgili "fazla gürültü koparıldığını" söylediğini de aktardı. 

Öte yandan 15-16 Kasım'da Endonezya'da düzenlenen G20 zirvesinde Biden ve Şi'nin görüşmesinin çok daha dostane geçtiğine dikkat çekilirken, ABD merkezli düşünce kuruluşu Yeni Amerikan Güvenliği Merkezi'nden (CNAS) Jacob Stokes, "yaratıcı bir diplomasi ortaya konmadan ve yaklaşımlar değişmeden, ikili ilişkilerdeki kötüleşmenin engellenemeyeceğini" söyledi. 

Stokes, "İlişkiler açıkça kısasa kısas döngüsüne giriyor ve bundan nasıl çıkacağımız belli değil" dedi.
 

çip savaşı aa.jpg
ABD ve Çin arasındaki "çip savaşları" her geçen gün kızışıyor (AA)


Haberde, Washington'ın çip endüstrisinde Çin'e yönelik yeni kısıtlamalarının da tansiyonu artırdığına işaret edilerek, "ABD'de gelecek yıl yapılacak başkanlık seçimleri yaklaştıkça tonun daha da sertleşmesi bekleniyor" ifadelerine yer verildi.

Ayrıca ABD'nin Çin'in Rusya'ya silah ve mühimmat satmayı planladığına dair iddialarının da ilişkilerde sorun yaratan noktalardan biri olduğuna dikkat çekildi. Pekin söz konusu iddiaları defalarca yalanlamıştı.
 


Biden'ın pazartesi günü Avustralya Başbakanı Anthony Albanese ve Birleşik Krallık Başbakanı Rishi Sunak'la bir araya gelerek, nükleer denizaltı anlaşmasını imzlaması da bekleniyor. 

Ancak AFP, Tayvan üzerinde hak iddia eden Pekin yönetiminin Pasifik'teki nüfuzunu artırma çalışmalarına karşı yapılacak bu hamlenin, Çin tarafından bir tehdit olarak algılanacağı belirtti.

Brüksel merkezli Uluslararası Kriz Grubu'nun başkanı Comfort Ero ise durumun endişelendirici olduğunu söyleyerek, şu ifadeleri kullandı: 

Soğuk Savaş'ın özelliği, bir acil telefon hattının olmasıydi. Ülkeler telefonu açıp konuşabiliyor ve gördüğümüz yangınları söndürebiliyordu. Bu kez yardım hattı yok, asıl endişe verici olan da bu.



Independent Türkçe, AFP, AA 

DAHA FAZLA HABER OKU