Devlet teşkilatı içerisinde İçişleri Bakanlığı'na bağlı olan Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), diğer kamu kurumları gibi açıklamalarında resmi bir dil kullanmaya dikkat etmesiyle bilinir.
Operasyonlara yönelik açıklamalar il müdürlükleri ya da bizzat EGM tarafından yapılırken kurumla alakalı siyaseti ilgilendiren açıklamalar geçmişten beri İçişleri Bakanlığı'nca yapılıyor.
Ancak son zamanlarda artık yıllar içinde gelenekselleşmiş olan bir işleyişin dışına çıkan kimi açıklamaların yapıldığı dikkat çekmekte.
EGM Narkotik Daire Başkanlığı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu "iftira atmak"la suçladı. Bu örneklerden biri 16 Mart 2022 Çarşamba günü yaşandı.
Uyuşturucu baronlarına yönelik operasyon yapılmadığını savunan Kılıçdaroğlu'na yönelik açıklama Emniyet Genel Müdürü, İçişleri Bakanlığı veya bu kurumlardan değil de Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'ndan geldi.
Daire başkanlıkları genellikle operasyonlara dair açıklamaya yaparken bu sefer Kılıçdaroğlu'nun adı anılarak verilen cevapta şu ifadeler kullanıldı:
Bu iftira daha önce organize suç örgütleri ve yurtdışı kaynaklı olarak defalarca ortaya atıldı ve biz onların hedefini biliyorduk. Ancak bu kez iftirayı CHP Genel Başkanı'ndan duyunca üzüldük.
"Sözde genel başkan" diye nitelendirildi
30 Mart'ta ise bu sefer Emniyet Genel Müdürlüğü'nden yapılan bir açıklamada ise dosyası halen Anayasa Mahkemesi'nde bekleyen Emniyet Sendikası Genel Başkanı Faruk Sezer'e su duyurusunda bulunulduğu belirtildi.
Açıklamadaki kimi ifadeler ise dikkat çekiciydi:
Emniyet Sen'in sözde genel başkanı emekli polis memuru Faruk Sezer'in, doğruyu yansıtmayan beyanları, söylemleri ve ileri sürdüğü iddialar üzerine açıklama yapılması gereği duyulmuştur. Hukuken var olmayan ve teşkilatımızla uzaktan yakından ilgisi bulunmayan bir sendikanın genel başkanı olduğunu iddia eden söz konusu şahsın, zaman zaman bazı medya organlarında da yer verilen mesnetsiz ithamlarının amacının dezenformasyon olduğu açık ve nettir.
Sezer ise bu açıklamaya tepki göstererek sözde başkan olmadığını, seçilerek bu göreve atandığını ve yapılan seçimin Çankaya Seçim Kurulu'nca da onaylandığını söyleyerek cevap verdi.
Kaftancıoğlu'na destek mesajı paylaşan emniyet müdürü büyük harflerle ahlaksızlıkla suçlandı
Emniyetten tartışma yaratan yeni bir açıklama da dün geldi. Bir dönem Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı görevinde bulunan emekli polis müdürü Sabri Uzun, Yargıtay'ın Kaftancıoğlu kararı sonrası Twitter paylaşımında, "Sn. Kaftancıoğlu, Halide Edip, 23 Mayıs 1919 günü İngiliz işgali altındaki İstanbul Sultanahmet Meydanı'nda özgürlük nutku atmıştı. İşgalciler bile ona, senin gibi ceza vermemişlerdi. Türk kadınlarını sizin şahsınızda kutluyorum" yazdı.
Bu açıklamanın ardından emniyetin resmi Twitter hesabı olan Türk Emniyet Teşkilatı adlı hesaptan Uzun'un paylaşımı alıntılanarak "İstihbarat Daire Başkanlığı yapmış birisinin böyle bir AHLAKSIZLIĞI kabul edilemez" denildi ve paylaşımın altında, "EGM İstihbarat Başkanlığı" imzası yer aldı.
İstihbarat Daire Başkanlığı yapmış birisinin böyle bir AHLAKSIZLIĞI kabul edilemez.
— Türk Polis Teşkilatı (@EmniyetGM) May 12, 2022
Emniyet Genel Müdürlüğü
İstihbarat Başkanlığı pic.twitter.com/IvNYWElPa0
Tepki çekti
Emniyet Genel Müdürlüğü resmi hesabından yapılan paylaşıma siyasilerden ve vatandaşlardan tepki gösterenler oldu.
Bu kişilerden biri olan CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, "Emniyet Genel Müdürlüğü hesabı birinin şahsi hesabı mı? Sabri Uzun düşüncesini açıklamış. Anayasa madde 25: "Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse; düşünce kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz" @EmniyetGM hesabından bir vatandaşa hakaret edemezsiniz" diye yazdı.
Uzun, şimdilik cevap vermedi
Söz konusu paylaşımın ardından görüşünü almak üzere Sabri Uzun'u aradık.
Uzun, konuyla ilgili olarak yakın dostlarıyla istişare içinde olduğunu belirterek bu aşamada görüş beyan etmek istemediğini belirtti.
Peki emniyet teşkilatının ve ona bağlı daire başkanlıklarının kişilere, cevap içeren açıklamalar yapması normal mi?
Böyle bir şey teşkilat geleneğinde var mı?
Soylu'nun tarzından etkileniyorlar iddiası
Konuyla ilgili görüşünü aldığımız ancak adını vermek istemeyen bir emekli emniyet müdürü İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun siyasi polemiklerde tavizsiz bir tutum takındığını, bu tavrının ona yaranmak isteyen bazı emniyet yöneticilerini de etkileyerek, örnek teşkil etmiş olabileceğini öne sürdü.
"İçeriği ne olursa olsun emniyet teşkilatı, siyaset kurumuna cevap veremez"
Konu hakkında görüşüne başvurduğumuz Emniyet Sen Genel Başkanı Faruk Sezer, isminin anılarak açıklama yapılmasını diğer memurlara bir gözdağı verme amacı olduğunu iddia etti.
Sezer, Kılıçdaroğlu'na yönelik yapılan açıklamayla ilgili olarak "İçeriği ne olursa olsun emniyet teşkilatı siyaset kurumuna cevap vermez, veremez. Sadece ve sadece siyaset kurumuna eğer varsa hukuki bir işlem yapar. Kılıçdaroğlu ne derse desin varsa bir cevap İçişleri Bakanlığı verir. Ya da artık sivil olmuş bir emniyet mensubu hakkında tasvip etmesen dahi görüşünü açıkladı diye açıklama yapamazsın" dedi.
Sezer, eleştirilerini şöyle sürdürdü:
Yani emniyet teşkilatı ve adalet teşkilatları yaptıkları işlemlerle cevap verirler. Sözde gençler ergenler gibi birbirlerine atarlı cevaplar vererekten kurumlar yönetilmez, yönetilmemelidir. Zaten şu an kurumlarımızın böyle tartışılmasının sebebi de siyasete tamamen bulaşmış olmalarıdır. Biz buna karşıyız zaten.
"Emniyetin yapısını bilmeyen siviller atanmamalı"
Emniyete bağlı daire başkanlıklarına teşkilatın iç yapısını bilmeyen ve bu disiplinden gelmeyen sivillerin atanmasına karşı çıktıklarını söyleyen Sezer, "Sonuç olarak bir bakıyorsun ki çekirdekten itibaren bir prensipler çerçevesinde devam eden bir teşkilat ergen kavgası yerine dönmüş" diye konuştu.
Eski bir emniyet mensubu olan ve halen Demokrat Parti'de siyaset yapan güvenlik uzmanı Mustafa Böğürcü de emniyetin Twitter hesabından yapılan son açıklamayı eleştirenlerden.
Kılıçdaroğlu'na yönelik açıklamayı eleştiren Böğürcü, "Kılıçdaroğlu siyasi bir kişilik. Kılıçdaroğlu, Emniyet Genel Müdürü'nün bile muhatabı değil. Kalkıp ona bir daire başkanlığı ismi kullanılarak cevap veriliyor. Sabri Uzun emekli bir polis. Geçmişte hangi görevde bulunursa bulunsun artık sivil bir vatandaş. Görüşünü beyan etme hakkı var. Bir sivil vatandaşın bir görüşünü beyan etmesine tahammül edilemiyor" ifadelerini kullandı.
"Yaşananlar emniyetin siyasallaşmasının sonucu"
Bu durumun emniyetin siyasallaştırıldığının göstergesi olduğunu öne süren Böğürcü, "Bu siyasallaşma polisler arasında da rahatsızlık yaratıyor. Halen meslekte olan birçok arkadaşım da bu durumdan memnun değiller ve onun sıkıntısını yaşıyorlar. Seçimlerde bir değişim olmazsa daha kötü şeyler bizi bekliyor. Böyle giderse daha alt ve farklı rütbelerde kişilerin de kendi başlarına açıklamalar yaptığını görebiliriz" değerlendirmesinde bulundu.
Karakol amiri, Facebook'ta yayın açıp Soylu'ya destek açıklaması yaptı iddiası
Böğürcü, bu konuda bir de örnek verdi. Pandemi sürecinde yaşanan aksaklıklar nedeniyle İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun istifasının gündeme geldiği süreçte Gaziosmanpaşa'da bir karakol amirinin Facebook'tan üniformalı olarak canlı yayın yaparak Soylu'ya istifa etmemesi için adeta haykırdığını öne süren Böğürcü, iddialarını şöyle sürdürdü:
Bunu gözlerimle gördüm. Durum vahim bir noktaya gidiyor. İfade özgürlüğünü kullanan bir kişiye karşı resmi hesaptan böyle bir paylaşım yapılamaz. Sen şimdi çıkıp bu şekilde ahlaksız deme hakkını nereden buluyorsun? Suç bile işlese bunun hesabını gider yargıda verir. Emniyet'in elinde ahlak ölçer barometre mi var? Ne yapmaya çalışıyorsunuz? Polisi 1980 öncesi gibi sağ – sol çatışmasının içine mi çekmeye çalışıyorsunuz
Böğürcü'den 'gazeteci kökenli yeni başkanın açıklamalarda etkili oluyor' iddiası
Böğürcü, yapılan açıklamalarda 2020 yılı içerisinde Emniyet Genel Müdürlüğü Medya, Halkla İlişkiler ve Basın Protokol Daire Başkanlığı'na eski A Haber Parlamento Muhabiri Levent Eke'nin atanmasının da etkili olduğunu öne sürdü.
O dönemde gerek kendisinin gerekse emekli emniyet müdürlerinin yapılan bu atamayı eleştirdiğini hatırlattı.
"Emniyet Genel Müdürü'nün haberi olmadan böyle bir tweet atılabilir mi?" diye sorduğumuz Böğürcü, "Adam elinde telefonla hesabı kontrol ediyorsa yapar mı? Yapar. Türkiye'de artık her gün bu kadar da olmaz denilen olaylar oluyor" diye cevap verdi.
Haber sırasında ismi geçen ve Uzun'la ilgili paylaşımda etkisi olmuş olabileceği Böğürcü tarafından iddia edilen Levent Eke'ye ulaşmak için makamını aradık.
Ancak İstanbul'da toplantıları olduğu belirtildiğinden kendisine ulaşamadık. Haber yazım süreci içerisinde kendisinden dönüş olmadığından görüşüne yer veremedik.
© The Independentturkish