Savaşta Rus askerlerin çekilmesiyle yeniden Ukrayna'nın kontrolüne geçen Çernobil nükleer santralinde çalışanlar yaşadıklarını anlattı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in 24 Şubat'ta başlattığı askeri operasyonla Ukrayna'ya giren Rus birlikleri, ertesi gün Çernobil nükleer santralini ele geçirmiş ve çalışanları esir almıştı.
Ukrayna'da devlete bağlı Ulusal Nükleer Enerji Üretim Kuruluşu (Energoatom) ise Kremlin'e bağlı birliklerin 31 Mart'ta geri çekildiğini ve tesisin 1 Nisan'da tamamen Kiev'in kontrolüne geçtiğini açıklamıştı.
Başkentin 110 kilometre kuzeyinde kalan Çernobil'de Rus askerleri tarafından esir alınan çalışanlar, bu süre zarfında yaşadıkları zorlukları anlattı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
BBC'ye konuşan radyasyon güvenliği denetimcisi Oleksandr Lobada, Rus askerlerin kendilerinden tesisle ilgili bilgi almak istediğini söyleyerek "Tesisin nasıl işlediğini öğrenmek istediler. Tüm prosedürlerle, belgelerle ve çalışmalarla ilgili bilgi istediler. Korkmuştum çünkü sürekli bir sorgulama vardı ve bazen de bunu zor kullanarak yapıyorlardı" dedi.
Mühendis Valeriy Semonov ise "Personelin tesislerde çalışmasına izin vermeleri için onlarla sürekli görüşüyorduk ve onları sinirlendirmemeye çalışıyorduk" ifadelerini kullandı.
Semonov, bir keresinde tesislerde üç gün boyunca elektriğin kesildiğini, jeneratörleri devrede tutmak için sürekli benzin bulmaya çalıştıklarını, elindekiler yetmeyince de Ruslardan benzin çalmak zorunda kaldıklarını anlattı.
Lobada, "Eğer elektrik tamamen kesilseydi bir felaketle karşı karşıya kalırdık. Radyoaktif sızıntı yaşanabilirdi. Boyutunu tahmin edebilirsiniz. Ölmekten korkmuyordum. Eğer tesisi denetlemek için orada olmasaydım yaşanabileceklerden korkuyordum. Bir insanlık trajedisi yaşanmasından korkuyordum" dedi.
CNN'e konuşan Ukrayna İçişleri Bakanı Denis Monastirski ise Ukrayna Ulusal Muhafızlarından tesisi korumakla görevli 169 askerin, Soğuk Savaş döneminden kalma bir yeraltı sığınağında Rus birlikler tarafından esir tutulduğunu savundu.
Monastirski, "Askerler yeteri kadar gün ışığı göremeden ve yemek yiyemeden 30 gün boyunca burada tutuldu. Dışarı çıkmalarına izin verilmedi. Son günde de bilinmeyen bir yere götürüldüler" diye konuştu.
İçişleri Bakanı, askerlerin savaş esiri olarak Belarus üzerinden Rusya'ya götürüldüğünü düşündüğünü fakat savaşçıların nerede olduğuna dair net bir bilgi bulunmadığını söyledi.
Semonov da Monastirski'nin iddialarını doğrulayan bir şekilde "Tesisi korumayı başardık ama 169 askerimizi götürmeleri bizim için sinir bozucu oldu" dedi.
Çarşamba günü Ukrayna ordusunun yayımladığı, Rus askerlerin tesisin arkasında kalan ve "Kızıl Orman" adı verilen radyoaktif bölgede hendek kazdığının iddia edildiği görüntüler de büyük tepki uyandırmıştı. Burası dünyadaki en radyoaktif bölgelerden biri kabul ediliyor.
CNN'e konuşan Ukraynalı asker Ihor Ugolkov, Rus askerlerin tesisin içinde radyasyon yayılmasına neden olduğunu savunarak "Kızıl Orman'a gittiler ve geri geldiklerinde ayakkabılarına yapışan toz ve toprakla radyoaktif madde getirdiler" dedi.
Ugolkov, bu bölge civarında bulduğu Rus askerlere ait bir kumanya paketini elindeki dozölçerle kontrol ettiğinde, normalden 50 kat daha fazla radyoaktif kalıntı içerdiğini tespit ettiğini de söyledi.
Yaşananları "Bu gerçekten bir çılgınlık" diye niteleyen Ukrayna Enerji Bakanı German Galuşenko ise "Neden Kızıl Orman'a gittiklerini gerçekten bilmiyorum. Fakat askerlerin oraya gittiğini, geri geldiğini ve radyasyonun arttığını görüyoruz" dedi.
Vardiya müdürü Volodimir Falşovnik de Rusların tesisi yağmaladığını öne sürdü.
Falşovnik, "Rosatom'dan (nükleer enerji üzerine uzmanlaşmış Moskova merkezli bir Rus devlet şirketi) bize eşlik etmeleri için personel gönderdiler. Onlara tesisi gösterirken görevliler de depoları yağmaladı" ifadelerini kullandı.
Rusya - Ukrayna savaşının 45. gününde de çatışmalar devam ederken, Kiev bölgesinden çekilen Rus birlikleri Donbas'a doğru ilerliyor.
Independent Türkçe, CNN, BBC, Business Insider
Derleyen: Yasin Sofuoğlu