Rus oligarkların el konan mega yatlarına ne olacak?

Oligarşik zenginliğin simgesi haline gelen tekneler şimdi Batı'nın Vladimir Putin'in en yakın müttefiklerini sıkıştırma girişiminde önemli bir yere sahip

Fransız yetkililerin geçen perşembe el koyduğu Amore Vero (AP)

Yıllardır oligarkların biriktirdiği olağanüstü servetin sembolleri oldular. Şimdi süper yatlar Batı'nın, Ukrayna'yı istilasından sonra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in en yakınındakilere yaptırım uygulama yarışında önemli bir yere sahip.

Bugüne kadar Avrupa hükümetleri tarafından birkaç süper yata el kondu.

Söz konusu tekneler arasında milyarder Aleksey Mordaşov'un 45 milyon sterlin (yaklaşık 880 milyon TL) değerindeki Lady M adlı yatı ve iş insanı Andrey Melniçenko'nun sahibi olduğu 444 milyon sterlin (8 milyar 700 milyon TL) değerindeki (dünyanın en büyük yatlarından biri) yatı bulunuyor. Her ikisine de İtalya'daki yetkililer tarafından el kondu.

Rus oligark Igor Seçin'in 85,34 m uzunluğundaki Amore Vero'su, Fransa'nın Marsilya kenti yakınlarında yetkililer tarafından ele geçirildi. Günler sonra İspanya da Putin'in yakın müttefiki ve Rus petrol devi Rosneft'in başkanı olan Seçin'e ait olduğu söylenen 458 milyon sterlin (yaklaşık 8 milyar 960 milyon TL) değerindeki süper yat "Crescent"e el koyduğunu duyurdu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Çelik boru üreticisi OAO TMK'nın başkanı ve sahibi olan, yaptırım altındaki Rus oligark Dmitriy Pumpiyanskiy'ye ait 75 milyon dolarlık bir süper yata da Cebelitarık'ta el kondu.

Ancak bu tür el koymalar, yetkililer için işin kolay kısmıymış gibi görünüyor. Sonraki adım pekala zor ve maliyetli olabilir.

Çünkü bir tekneye bu şekilde el koymak, onun mülkiyetini devletin aldığı anlamına gelmez. Daha çok süper yatın oligark sahibi tarafından kullanılmasının veya satılmasının basitçe bloke edilmesi anlamına gelir.

Aslında bu durum bir tür yasal belirsizliğin parçası.

Bu tür gemilere daha sonra ne yapılacağına ve üzerinde kimin söz hakkına sahip olduğuna (ve gelecekteki satışların gelirlerini kimin alacağına) karar vermenin, muhtemelen yıllarca sürecek yasal mücadeleleri ve temyizleri tetikleyeceği neredeyse kesin.

Keystone Hukuk'un ortağı Benjamin Maltby bu hafta CNBC'ye "keşfedilmemiş sulardayız, şu anda gördüğümüz durumlar daha önce hiç yaşanmadı" diye konuştu.

Avrupa'nın büyük kısmındaki mevcut yasalara göre, devletin herhangi bir varlığın sahibi olabilmesi için, söz konusu varlığın ya bir suçun parçası olarak kullanıldığını ya da yasadışı faaliyetlerin gelirleriyle satın alındığını kanıtlayabilmesi gerek.

Uzmanlar, bir süper yatı Rusya'daki bir suçun kesin delillerine (böyle bir suç işlenmiş olsa dahi) bağlamanın neredeyse imkansız göründüğünü öne sürüyor.

Bu, tüm niyet ve amaçlara rağmen yatların bir tür yasal gri bölgede kaldığı anlamına gelir: Bu yatlar onları ele geçiren devlete ait değil ancak sahipleri de onlara erişimemiyor, onlarla yelken açamıyor ya da onları satamıyor.

Yatları demirli ve bakımlı tutmanın maliyetini kimin karşılayacağı bile belirsiz ki bu da ucuz değil.

Teknik olarak bu maliyetlerden oligarkların kendilerinin sorumlu olacağı düşünülüyor. Fakat mevcut yaptırımlar kapsamında, bu oligarkların Batılı yetkililerle para alışverişi yapmalarına izin verilmiyor.

Maltby'nin dediği gibi, bu "bir kördüğüm". Ve gelecek yıllarda da pekala öyle kalabilir.



*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/uk

Independent Türkçe için çeviren: Sevgi Aydoğan

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU