Boris Johnson’ı yargılaması istenen Yüksek Mahkeme yargıçları siyasi kampanyalardaki yanlış ifadelerin “yeni olmadığını” söyledi.

Başbakanlık için yarışan Muhafazakar Partili parlamenter, İngiltere’nin AB’ye her hafta 350 milyon sterlin (yaklaşık 2,5 milyar TL) ödediğini iddia etmesi üzerine kamu görevini suistimal etmekle suçlanmıştı.

Ancak Yüksek Mahkeme, Johnson’ın avukatının söz konusu rakamın tartışmaya açık siyasi bir iddia olduğunu söylemesinin ardından, bir bölge hakimi tarafından geçen ay verilen celp kararını bozdu. 

Hakimler Rafferty ve Supperstone çarşamba günü verdikleri karar hakkında şunları söyledi:

Siyasi kampanya sürecinde yaşanan yanlış beyan sorunu yeni değildir ve parlamento tarafından gözden kaçırılmamıştır. Parlamento en az 120 yıldır, yasa dışı bir eylem olarak düşünülen bazı yanlış kampanya açıklamalarını kontrol etmek için kanun yaptı.

Ancak hakimlerin söylediğine göre söz konusu yasalar, 2016 AB referandumu gibi siyasi kampanyalarda kullanılan argümanları kapsamıyor.

Görevdeki herhangi bir kamu yetkilisinin, siyasi kampanyalarındaki amaçları doğrultusunda kasıtlı olarak yanıltıcı beyanda bulunduğu için kamu görevini susitimal etmekle yargılandığı bir örnek yoktur.

Ayrıca mahkemeye göre, Boris Johnson'ın AB'ye haftada 350 sterlin ödendiğine yönelik, Brexit için seçim otobüslerine bile yazdığı iddiası, yanlış olduğu halde, görev ihmali ya da devlet gücünün kötüye kullanılması kapsamına girmiyor.

2016 tarihli bir Seçim Komisyonu Raporu, Brexit tartışmasındaki tarafların birbirinin iddialarına karşı çıkacağını öngörmüştü ve argümanların göreli değerlerini tartışmanın kampanyacıların rolü olduğunu yazmıştı.

Raporda şu ifadeler yer almıştı:

Resmi veriler bile kampanyacılar tarafından argümanlarını destekleyecek şekilde sunulabilir ve sunulacaktır. Siyasi kampanyaların doğası budur. (...) Kampanya iddialarıyla ilgili gerçeği, bağımsız ve gerçekten tarafsız bir şekilde belirlemek her zaman mümkün olmayacaktır.

Johnson'ı temsil eden Adrian Darbishire QC ise Yüksek Mahkeme'ye “bu kovuşturmanın ardında başından beri siyasi bir motivasyon olduğunu” söyledi.

9 Mayıs'ta Bölge Hakimi Margot Coleman, söz konusu argümanın 2016 referandumunun sonucunu baltalamak için “can sıkıcı” bir girişim olduğunu öne sürmüştü.

Ancak Yüksek Mahkeme yargıçları “bu iddiayı destekleyecek hiçbir gerekçe tespit etmediklerini” söyledi.

Johnson’a yönelik özel kovuşturma için kitlesel fonlama kampanyalarıyla 300 bin eurodan (yaklaşık 1,9 milyon TL) fazla para toplayan Marcus Ball’un sosyal medya geçmişinin büyük kısmını sildiği belirtildi.

Hakimler Ball’un internet sitesinde 2016’da yaptığı paylaşımlara dikkat çekti. Söz konusu paylaşımlarda Brexit’i önlemenin çeşitli yasal yolları tartışıldığı ve Ball’un kendisini AB yanlısı olarak tanımladığını kaydetti.

Hakimlar ayrıca, "2016'dan bu yana geçen zaman, davacının kovuşturmanın siyasi motivasyonunun açık olduğuna yönelik detaylı iddiasına cevap vermiyor" dedi.

Gerekli olmamasına rağmen, soruşturmanın eziyetli değil kusurlu olduğu bulgusuna dayanarak, Johnson'ın mahkemeye çağrılması kararını da bozardık.

Ball ise Yüksek Mahkeme’nin kararına karşı temyiz başvurusunda bulunup bulunmayacağını düşüneceğini ifade etti.

Kararın tamamını okuyan ve “çok mutlu” hissettiğini söyleyen Ball, “Hukukçu ekibim ve ben daha sonra ne yapacağımıza dair karar vermeden önce hükmü dikkatlice inceleyeceğiz” diye konuştu.

Boris Johnson şu anda, Muhafazakar Parti'nin başına geçecek ve Theresa May'in yerini alacak adayların sevilenlerinden biri. Destekçileri, bir siyasi yargılama için mahkemeye çağrılmasına yönelik olası bir kararı şiddetle kınıyor.

* İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/uk/politics

Independent Türkçe için çeviren: Çağla Üren