CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na, son Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında, Parti Okulu'nun faaliyetleri, sokak örgütlenmesi ve ev ziyaretleri hakkında sunum yapıldı. Buna göre CHP 4 ayda 8 bin 567 ev ziyareti gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu kurmaylarına ve parti örgütlerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik hazırlanan 11 soruyu sahada tekrarlayıp, vatandaşları bilgilendirmeleri talimatını verdi.
Milliyet gazetesinden Mehtap Gökdemir'in haberine göre, CHP Parti İçi Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Aytuğ Atıcı, hafta başında yapılan MYK toplantısında Parti Okulu’nun faaliyetlerini ve "sokak örgütlenmesi" çalışmalarını anlattı.
"CHP’nin öz gücüyle yüzde 30 bandını aşabileceğine inanıyoruz"
Atıcı sunumunda şunları kaydetti:
Şu anda 200 bin sandık var. Biz de 180 bin civarında öbek oluşturacağız. Yüzde 86.5’u tamamlandı. Her bir öbekte 400 seçmen var. Bu seçmenlerin yaklaşık yüzde 25'inin bir partiye sıkı sıkıya bağlı olmadığını görüyoruz, her öbekte 100 seçmenin bir partiye sıkı sıkıya bağlı olmadığını varsayıyoruz. Bizim hedefimiz bu seçmenle komşuluk ilişkilerini geliştirerek, 20’sinin oyunu almak. Her öbekte 20 oy artırırsak, 4 milyon oy yapar. Bu da 8 puan demek. Bizim yüzde 30 bandını geçmemiz demek. Bir yandan ittifak çalışmalarını sürdürün ama biz, CHP’nin öz gücüyle yüzde 30 bandını aşabileceğine inanıyoruz. CHP’ye ait oyların yüzde 30’unu geçmesini istiyoruz ilk etapta.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
8 bin 567 ev ziyareti gerçekleştirildi
Kılıçdaroğlu, bütün illerin sokak örgütlenmesi, ev ziyaretleri konusundaki raporlarını istedi. Bu çerçevede MYK'ya sunulan raporda, özetle şu bilgiler yer aldı:
Sadece Ağustos ayından bu yana geçen 4 aylık sürede Türkiye genelinde 126 bin 787 öbek oluşturulmuş, 49 bin 918 öbek sorumlusu bir öbekle eşleştirilmiş, 10 bin 73 öbek sorumlusuna eğitim verilmiş olup, 8 bin 567 ev ziyareti gerçekleştirilmiştir. Türkiye genelinde bu güne kadar toplam 57 bin 168 kişi sokak (sandık çevresi) örgütlenmesi eğitimi, 2 bin 652 kişi de yönetici eğitimi almıştır. Bin 867 kişiye gençlik akran temel siyasi eğitimi verilmiştir. 9 bin 358 kişi belediye meclis üyeleri için yerel yönetim eğitimi, 268 kişi de il genel meclis üyeleri için yerel yönetim eğitimi almıştır. 114 kişi sosyal demokrat liderlik eğitimine katılmıştır. 2021 yılında sandık güvenliği eğitimi yapılmamış olmakla birlikte Türkiye genelinde bu güne kadar toplam 256 bin 898 kişi sandık güvenliği eğitiminden geçirilmiştir. Sosyal demokrat ideoloji eğitimine 304, sosyal demokrat politikalar eğitimine de bugüne kadar 55 kişi katılmıştır.
"11 soru gündemde tutulsun"
CHP, kurdaki dalgalanmaya karşı atılan adımlar ve bu süreçte yaşanan gelişmelere ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik 11 soru hazırladı.
Kılıçdaroğlu, MYK'da kurmaylarına, "Bu 11 soruyu gittiğiniz her yerde tekrarlayın, gelişmeleri vatandaşlara bu sorular üzerinden anlatalım. Vatandaşı bilgilendirelim. Meclis açıldığında da bu 11 soru gündemde tutulsun" talimatı verdi.
CHP örgütlerine ve milletvekillerine gönderilen Haftalık Bilgilendirme Raporu'nda da, "Erdoğan’a Yöneltilecek 11 Soru" başlığı altında bu sorulara yer verildi.
İşte o 11 soru:
1- Erdoğan, 22 Kasım’da, döviz kurlarındaki artışı “kurdaki rekabet gücü” olarak değerlendirdi. Dolar kuru 11 lira 5 kuruş idi. Erdoğan kendisine “tedbir al” diyen iktisatçıları dinlemedi? Doların 18 lira 33 kuruşu görmesini neden bekledi? Bu politikadan bir gecede neden vazgeçildi?
2- Erdoğan’ın açıkladığı “Çin modelini”, 3 Aralık’ta Hürriyet manşet yaptı. O gün dolar kuru 13 lira 43 kuruş idi. Liranın değerini düşürerek, milleti fakirleştirerek, ucuz iş gücü haline getirmeyi amaçlayan bu modelden neden vazgeçildi?
3- Erdoğan, döviz artışını sürekli dış güçlere bağladı. Yeni Hazine Bakanı Nureddin Nebati, “dış güçler yok!” dedi. O gün, dolar kuru 13 lira 86 kuruş idi. Erdoğan doları, 8 lira 31 kuruştan, 18 lira 33 kuruşa kadar getiren güçlere neden sessiz kaldı? Millet iç güçler tarafından bir gecede soyuldu.
4- Erdoğan’ın 20 Aralık’ta yaptığı açıklamalarının gecesinde, Ziraat Bankası Genel Müdürü, “1 milyar dolar civarında bir para bozduruldu” dedi. BDDK’ya ait rakamlar ise aksine vatandaşın 218 milyon dolar döviz aldığını gösteriyor. Bu durumda o gece o dövizleri kimler sattı?
5- Sicili kabarık Amerikalı Finans şirketi J.P Morgan 18 Aralık’ta müşterilerine, “Türk Lirası için yeni algoritma emri almayacağını, eski emirlerin de en kısa sürede iptal edilmesi” tavsiyesinde nasıl bulunabildi? Bu finans şirketi 20 Aralık gecesi olacaklardan, nasıl haberdar oldu? Şirkete “Türkiye’de danışmanlık yapma” izni neden verildi?
6- 6- 21 Aralık sabahtan 22’si akşamına kadar Merkez Bankası’nın arka kapısından 4,5 milyar dolar, toplamda 19,1 milyar dolar satıldı. Eğer Erdoğan bu rakamlara “doğru değil” diyecekse, araştırma önergemize kabul oyu verir.
7- Merkez Bankası’nın net döviz rezervleri 17 Aralık itibariyle, -46,7 milyar dolar. Yani kasada tek sent yok. Milletin kendisine emanet ettiği bankasına ait olmayan rezervleri arka kapıdan hangi kanuna, hangi kurala dayanarak sattı?
8- Erdoğan, 20 Aralık’tan bir gün önce “faiz indirmeye devam edeceğim, Ben Müslüman’ım naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim” dedi. Madem Müslüman’dın, neden Türk Lirasına dolar üzerinden faiz artışı yaptın?
9- Özel bankaların ödeyeceği faiz bile Hazine’nin sırtına yüklendi. Acaba bu hangi dinin kitabında var? 84 milyonu kefil yapmak, hangi dinde caiz?
10- Merkez Bankası’nın faizi Eylül’den bu yana 19’dan 14’e indi. Hazine’nin borçlanma faizi 17’lerden 23’lere çıktı. Bu faiz lobilerinin isteğinin gereği mi?
11- Erdoğan, yaptığı operasyonla fakirden aldı, zengine verdi. Bu küçük yatırımcıları neden çarptın Erdoğan? Milletin alın terine, emeğine köpük deyip, neden bir gecede hüplettin?
Independent Türkçe, Milliyet