Taliban Sözcüsü Muhammed Naim Vardak, örgütün Afganistan'daki planlarını ve uluslararası kamuoyundan taleplerini anlattı.
Vardak, 11 Aralık'ta Katar'ın başkenti Doha'da ABD merkezli NPR radyosuna verdiği röportajda, Afganistan'da kadınların eğitim ve çalışma haklarından uluslararası ilişkilere kadar farklı konularda Taliban'ın görüşlerini ve duruşunu paylaştı.
"En büyük sorun ekonomik kuşatma"
47 yaşındaki Taliban sözcüsü, şu anda ülkenin karşı karıya olduğu en büyük sorunun "ekonomik kuşatma" olduğunu belirtti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
ABD, ülkeden çekildikten sonra Afganistan'ın uluslararası bankalardaki hesaplarını bloke etmiş, Afganistan Merkez Bankası'ndaki yaklaşık 9 milyar doları (yaklaşık 135 milyar 750 milyon TL) da dondurmuştu.
Vardak, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik krizin yeni bir sorun olmadığını belirterek "Bu sorunlar bugün ortaya çıkmadı. Bizden önceki Afgan hükümeti maalesef tüm banka hesaplarını boşaltmıştı" dedi.
"Bu sorunları biz yaratmadık"
"Aslında bu sorunları bir yaratmadık. Bunlar dışarıdan geldi" ifadelerini kullanan Taliban sözcüsü, şöyle devam etti:
Bizi ilgilendiren noktalarda sorumluluklarımızı yerine getirdik. Bildiğiniz gibi, farklı hükümetlerle ve uluslararası gruplarla, ABD'yle ve Avrupa ülkeleriyle sürekli iletişim halindeyiz. Bu kesimleri Afgan halkını ve Afgan halkının haklarını tanımaları için ikna etmeye çalışıyoruz.
"Afgan halkı 40 yıldır savaş halindeydi, Allah'a çok şükür savaş artık bitti" diyen Vardak, uluslararası kamuoyundan ülkeye ve Taliban yönetimine yapılan baskıların anlamsız olduğunu söyledi.
Gerçek olan şu ki, Afgan halkı bu baskılara boyun eğmeyecek. Dolayısıyla bu çabaların anlamsız olduğunu düşünüyoruz. Uluslararası kamuoyuna, özellikle de ABD'ye sesleniyoruz ve bu gerçeklikleri kabul etmelerini ve Afgan hükümetini tanımalarını söylüyoruz. Böylelikle bu sorunların çözüleceğini düşünüyoruz.
"Eğitim çetrefilli bir sorun"
Afganistan'da kız çocuklarının ve kadınların eğitim görme hakkına dair Taliban'ın görüşlerini paylaşan Vardak, "Bu gerçekten çetrefilli bir konu ve bazı sorunlar var" dedi.
Taliban sözcüsü, bu hususta önemli etkenlerden birinin Afganistan'ın işgali olduğunu savundu.
"Batılı güçler Afganistan'a geldiğinde, Afgan toplumunda kadınların eğitim görmesine dair imajı çarpıtacak bazı şeyler yaptı" diyen Vardak, şöyle devam etti:
Örneğin, televizyonda dans eden kadınlar çıktı ya da kız çocuklarının ve kadınların toplumun bazı kültürel normlarından uzaklaştığı gösterildi. Dolayısıyla bunların hepsi Afgan toplumunun çoğunun gözünde kız çocuklarının eğitim görmesine dair çarpık bir imaj yarattı.
"Uluslararası medyanın yansıttığı gibi değil"
Sözcü, durumun tamamıyla uluslararası medyada yansıtıldığı gibi olmadığını savunarak, "Afganistan'da özel üniversitelerde kadınlar eğitim görebiliyor. Hem devlete hem de sivil toplum kuruluşlarına ait liseler de açık. Özel liseler de tüm ülkede açık durumda. Devlete ait liselerse 8-10 bölgede açık" dedi.
"Kadınların çalışmasına karşı değiliz"
"Kadınların çalışmasına ve eğitim görmesine karşı değiliz" diyen Vardak, "çalışma ve eğitimin halkımızın geleneklerine göre düzenlenmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Vardak, Afganistan'da "büyük bir dönüşüm yaşandığını ve yeni bir sistem kurmaya çalıştıklarını" belirtirken, başta ABD olmak üzere diğer Batılı ülkelerin Afganistan'dan çekilirken birçok teknisyen, uzman ve bilim insanını götürmesinin işleri zorlaştırdığını söyledi.
"Herkese açığız"
Röportajda Taliban sözcüsü, başta ABD olmak üzere diğer ülkelerle uluslararası düzeyde görüşmeleri sürdürmek ve ilişkileri geliştirmek istediklerini de belirtti.
"Tüm dünyayla olumlu ilişkiler kurmayı amaçlıyoruz. Hiçbir sorun istemiyoruz" diyen Vardak, "Biz bir ülkenin yanında durup başka bir ülkenin düşmanı olmuyoruz. Bölgesel ya da uluslararası çatışmaların kurbanı olmak istemiyoruz. Çin komşumuz olduğu gibi Rusya da bize yakın. Herkese açığız" ifadelerini kullandı.
"Çifte standart"
Öte yandan Vardak, ABD'yi çifte standart uygulamakla suçladı. Taliban sözcüsü, şunları söyledi:
Şaşırdığımız bir durum var: Bir yandan, yabancılar kadınların eğitim görme ve çalışma hakkı olduğunu savunurken, diğer taraftan da aynı kadının kullanabileceği mal varlıklarını donduruyor. Bu kadın Afgan halkının bir parçası ve açlıktan ölüyor. Çocuğu da açlıktan ölüyor. Hayatta kalmak için bir lokma bile bulamıyorlar. Bu insan hakkı değil mi?
Vardak, bu "çifte standarttın gerginliği ve güven eksikliğini artırdığını" söyleyerek "Bir kişinin canı pahalı, diğerininki ucuz olmamalı" dedi.
"Katar, Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri'yle görüşmeler sürüyor"
Kabil Havalimanı'ndaki çalışmalara da değinen Taliban sözcüsü, ABD ve diğer yabancı güçlerin Kabil'i terk ederken bilgisayar ve elektrik hatlarından tuvaletlere kadar her şeyi kullanılmaz hale getirdiğini söyledi.
Vardak, "Katar, Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri'yle görüşmeler sürüyor. Henüz bu taraflardan hiçbiriyle anlaşmaya varılmadı. Sorunu çözmek ve bu ülkelerden birinin havalimanının bakımını üstlenmesini sağlamak için çalışmalarımız sürüyor" dedi.
Kabil Havalimanı'nın Afganistan'ın dışarıyla ilişkisini sağlayan önemli bir yapı olduğunu belirten Vardak, bakım ve onarım çalışmalarının hem uçak seferlerinin sıklaştırılmasını hem de insani yardımların ülkeye getirilmesini kolaylaştıracağını söyledi.
ABD birliklerinin ülkeden çekilmesiyle Taliban, 15 Ağustos'ta başkent Kabil'e girmiş ve ülkenin kontrolünü ele geçirmişti.
Independent Türkçe, NPR
Derleyen: Yasin Sofuoğlu