Sağlık çalışanlarının karşılaştığı zorlu çalışma koşulları ve emeklerinin karşılığını alamadığı eleştirileri yeni değil. Ancak bu durum Kovid-19 salgınıyla birlikte daha da derinleşti.
Geçen hafta torba yasa görüşmelerinde sağlık çalışanlarına yönelik iyileştirmeyi kapsayan düzenlemenin hekimlerle kısıtlı tutulmasına yönelik hamle tepki çekti.
Türk Hemşireler Derneği Genel Başkanı Sevilay Şenol Çelik, her mesleğin çok değerli, herkesin emeğinin çok kıymetli olduğunu belirtti.
Hekim meslektaşlarının da emeklerinin karşılıklarını hak ettiğini vurgulayan Çelik, iyileştirmelerin hemşireler ve diğer sağlık çalışanlarını da kapsaması gerektiğini ifade etti.
Aksinin "adaletsiz" bir tutum olacağını öne süren Prof. Dr. Çelik, "Hakkaniyetli olmaz. Eşitlik ilkesine karşı. Etik de değil" yorumunu yaptı.
Çelik; hemşirelik eğitimi, yönetimi, çalışma koşulları ve özlük haklarına ilişkin sıkıntılar yaşadığını söyledi.
"35 yıllık hemşire ortalama 4 bin 500 TL kazanıyor, neredeyse açlık sınırında yaşıyoruz"
Mevcut sorunların Kovid-19 salgınıyla birlikte daha da derinleştiğini ifade eden Çelik, "Özlük haklarında özellikle maaş konusunda sıkıntılar var. 2600 ek gösterge; 4C, 4B'de çalışan meslektaşlarımızla ilgili sorunlar var. Ülke olarak baktığımızda yoksulluk sınırı 10 bin TL'nin üzerinde. Açlık sınırı da 3 bin TL civarı. Ülkemizde yeni mezun lisans hemşiresi 3 bin lira maaş alıyor. 35 yıllık hemşire ortalama 4 bin 500 TL kazanıyor. Neredeyse açlık sınırında yaşıyoruz" dedi.
"Biz istemesek de hemşireler göçü başladı"
Hekimlerden sonra hemşirelerde de yurtdışına taşınma planı yapanların çoğaldığını ve 2022'de "hemşireler göçünün" kapıda olduğunu dile getiren Prof. Dr. Çelik, "Dernekle iletişime geçen hemşireler var. Yabancı ülkelere bakıldığında maaşlar ortalama İngiltere'de 3 bin 500 pound, AB ülkelerinde 4 bin euro, ABD'de ise 4 bin 500 dolar civarında. Yurtdışına gitmek için İngilizce, Almanca dil eğitimi alanlar var. İngiltere'den devlet destekli firmalar var, ülkelerine hemşire çekmeye çalışıyorlar. Bir ülke bakanlık düzeyinde derneğimize ulaştı. Bizim ülkemizin hemşire açığı var, önce kendi vatandaşımız iyi hizmet, hemşirelik bakımı alsın istiyoruz ama işsiz hemşireler var, çalışanlardan açlık sınırındakiler var. Ağır koşullar çok var. Biz istemesek de hemşire göçü başladı. Nitelikli hemşireler kaçmaya başladı" diye konuştu.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"2022'de gitmeyi planlayan çok hemşire var"
Kaç kişinin yurtdışına gittiğine ilişkin şu an net bir veri olmasa da 2022'de gitmeyi planlayan çok hemşirenin bulunduğunu ifade eden Çelik, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) verilerine göre nüfus ile hemşire sayısı kıyaslandığında Türkiye'nin sonlarda yer aldığını söyledi.
"Türkiye OECD ülkeleri arasında sonlarda"
Nüfusa göre her 1000 kişide hemşire ihtiyacının 8 ile 17 arasında hesaplandığını belirten Çelik, Türkiye'nin ihtiyaç bakımından ilk sıralarda yer aldığını ancak nüfusa düşen hemşire sayısında 40'ıncı olduğunu dile getirdi.
Açıklanan atama sayılarını "çok yetersiz" bulan Çelik, "Hemşire başına düşen hasta saysı 40'a kadar çıkabiliyor, yoğun bakımlarda da 10'a kadar yükselebiliyor" şeklinde konuştu.
"Türkiye'de 500 bin hemşire açığı var"
"İhtiyaç var, atama yok, istihdam yetersiz" diyen Çelik, Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) 2020 yılında hükümetlere "Hemşirelere yatırım yapın, ortamını, eğitimini çalışma koşullarını düzeltin" çağrısı yaptığını hatırlatarak, dünyada 6 milyon hemşire açığı olduğunu ve bu sayının 500 binini Türkiye'dekilerin oluşturduğunu aktardı.
"100 binden fazla atama bekleyen var"
100 binden fazla atama bekleyen hemşire bulunduğunu dile getiren Çelik'e göre şiddet ve mobbing de karşılaşılan başlıca sorunlar arasında.
"Özellikle mobbing liyakate dayalı atanmayan, görevlendirilmeyen yöneticiler tarafından çok uygulanıyor" diyen Çelik, "Hükümete yakın sendikalar aracılığıyla yöneticilik pozisyonuna yerleştirilmeler yapılıyor ve bu kişiler mobbing uyguluyor" ifadelerini kullandı.
Hemşirelere mevzuat dışındaki işlerin yaptırılmaya çalışılmasını da sorunla arasında sayan Çelik, böyle bir olaya karşı çıkılması durumunda başka servise sürülme, pasifize edilme ya da tehdit durumuyla karşılaşmaların yaşanabildiğini de öne sürdü.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"İnsanca yaşayacak maaş istiyoruz"
Ek ödeme ve performansa dayalı ödemeye karşı olduklarını belirten Prof. Dr. Çelik, tek kalemde emekliliğe yansıyacak, "insanca" yaşayacak maaş istediklerini vurguladı.
Tüm sağlık çalışanlarının yoksulluk sınırının üstünde maaş almasının şart olduğunu vurgulayan Çelik, kendilerine vaat edildiği halde çıkmayan 3600 ek göstergeyi de hâlâ beklediklerini sözlerine ekledi.
4B, 4C gibi süresiz ve güvencesiz kadrodaki meslektaşlarının da 4A kadrosuna geçirilmesini talep eden Çelik, Türk Hemşireler Birliği olabilmek için bakanlıktan, vekillerinden, tüm karar yapıcılardan destek beklediklerini kaydetti.
Ne olmuştu?
Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki (TBMM) siyasi partilerin ortak önergesi ile pratisyen hekimlere 2 bin 500, uzman hekimlere, diş hekimleri de dahil olmak üzere 5 bin lira zam uygulanması kararlaştırılmıştı.
Ancak üzerinde çalışılan uygulamanın tüm sağlık çalışanlarını kapsamaması tepki toplamıştı.
Doktorların maaş artışlarına ilişkin düzenlemenin hemşire, ebe ve teknisyen gibi hekim dışı sağlık çalışanlarını da kapsaması talep edilmişti.
Yaşananların ardından gözler TBMM'de yapılacak bir sonraki görüşmeye çevrilmişti.
© The Independentturkish