Bakan Akar: F-16 tedariki ve modernizasyonunu görüşmek üzere askeri bir heyet şu anda ABD'de

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, F-16 tedariki ve mevcut F-16 savaş uçaklarının bir kısmının modernize edilmesi dahil bazı konuları görüşmek üzere askeri bir heyetin ABD'ye gittiğini açıkladı

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, F-16 tedariki ve mevcut F-16 savaş uçaklarının bir kısmının modernize edilmesi dahil bazı konuları görüşmek üzere askeri bir heyetin ABD'ye gittiğini açıkladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Akar, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği, teşviki ve desteğiyle savunma sanayide büyük atılımların gerçekleştirildiğini, yerlilik ve millilik oranının yüzde 80’ler seviyesine yaklaştığını belirtti.

"24 Temmuz 2015'ten bugüne kadar 32 bin 901 terörist etkisiz hale getirilmiştir"

FETÖ, PKK/PYD-YPG, DEAŞ başta olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı mücadelenin artan bir şiddet ve tempoda aralıksız devam ettiğini ifade eden Akar, "24 Temmuz 2015'ten bugüne kadar yurt içinde, Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyinde toplam 32 bin 901, bu yılın başından itibaren ise 2 bin 426 terörist etkisiz hale getirilmiştir" dedi.

"Kürtler bizim kardeşimizdir, terörist teröristtir"

Akar, birilerinin "sivillere zarar verildiği, bazı etnik ve dini grupların hedef alındığı" gibi asılsız iddialarla sis tabakası ve suni gündem oluşturmaya çalıştığını belirterek, "Bunlar beyhude bir çabadır. Bir kez daha vurgulamak isterim ki binlerce yıldır bu coğrafyayı, ekmeği, suyu birlikte paylaştığımız Kürtler bizim kardeşimizdir. Türk-Kürt kardeştir. Bunun en açık göstergesi şanlı bayrağımız ve sancağımız için canlarını feda eden ve şehitliklerimizde bir arada yatan kahramanlarımızdır. Bizim için terörün ve teröristin etnik, dinsel, mezhepsel ayrımı söz konusu değildir. Terörist teröristtir" diye konuştu.

"PKK eşittir YPG"

Başta ABD olmak üzere yabancı muhataplarına "PKK eşittir YPG" olduğunu her seviyede dile getirdiklerini, teröristlere verilen her türlü desteğin kesilmesini ısrarla talep ettiklerini aktaran Akar, şöyle konuştu:

PKK eşittir YPG olduğu hususunda hiçbir tereddüt bulunmamaktadır. Esasen, bizzat terörist elebaşları da Suriye'deki sözde komutanların, daha önce PKK saflarında yer aldığını basında açıkça itiraf etmiştir. Ayrıca ABD Senatosunda düzenlenen oturumlarda, bazı uzmanlar ABD'nin YPG ile ilişkisinin sonlandırılması gerektiğini belirtmektedir. Sonuç olarak asil milletimizi, 40 yıldan beri başına musallat olan terör belasından kurtarmakta kararlıyız. Bizim tek hedefimiz teröristlerdir. Bizim için terörist neredeyse hedef orasıdır. Operasyonlarımız, en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar azim ve kararlılıkla devam edecektir

"Mehmetçiğin nefesi teröristlerin ensesinde"

Pençe serisi harekatlarla Irak'ın kuzeyinde teröristlerce "girilemez" denilen yerlere girildiğini, bölgede yıllarca teröristler tarafından kullanılan barınak, sığınak, depo ve sözde karargahların tahrip edildiğini dile getiren Akar, "Mehmetçiğin nefesi teröristlerin ensesindedir. Terör örgütü sözde elebaşları iki gece aynı yerde yatamamaktadır. Irak için de tehdit teşkil eden ve bölgedeki istikrara zarar veren terör örgütü ile mücadele, Irak'la koordineli ve yakın iş birliği içerisinde sürdürülmektedir" diye konuştu.

"Erdoğan-Putin görüşmesinin ardından taciz ve saldırılarda azalma meydana geldi"

Suriye harekat alanında zaman zaman ateşkes ihlalleri ve saldırılar meydana geldiğini,  yapılan her türlü tacize ve saldırıya misliyle karşılık verildiğini kaydeden Akar, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında 29 Eylül'de Soçi'de yapılan görüşmeden sonra taciz ve saldırılarda bir azalma meydana geldiğini söyledi.

Akar, "Bu çerçevede, Suriye konusunda Rusya ile sahada ve masada temas ve koordinasyonumuz devam etmektedir. Güvenli hale getirilen bölgelerde hayatın normalleşmesi için ilgili bakanlık, kurum ve kuruluşlar ile koordineli olarak çalışmalar devam etmektedir" dedi.

homisyon.jpg
Hulusi Akar, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda TSK'nın faaliyelerti hakkında komisyona bilgi verdi / Fotoğraf: AA​​​​​​​

 

"Biz Libya’da yabancı güç değiliz"

Akar, "500 yıllık kardeşlik bağlarımız olan Libya'da ikili anlaşmalarımız ve TBMM'nin onayı doğrultusunda bulunuyor; askeri eğitim, yardım ve danışmanlık faaliyetleri icra ediyoruz. Bir hususun iyi anlaşılması lazım, Biz Libya'da kesinlikle yabancı güç değiliz" dedi.

"Kabil Havaalanı'nın işletilmesine yönelik çalışmalara Katar ile birlikte devam etmekteyiz"

Türk Silahlı Kuvvetlerinin Afganistan’da bugüne kadar önemli görevler üstlendiğini, BM ve NATO kararlarına istinaden TSK bünyesinde Afganistan'da 2002'den itibaren yaklaşık 20 bin personel görev yaptığını belirten Akar, şunları kaydetti:

ABD ve NATO'nun Afganistan'dan ayrılma kararını müteakip beklenenden hızlı gelişen ve şartların daha da güçleştiği son süreçte, tahliye kararı alınmış ve 48 saatten az bir süre içerisinde, planlandığı şekilde tahliye işlemi başarıyla tamamlanmıştır. Mehmetçik, bugüne kadar görev aldığı tüm coğrafyalarda olduğu gibi Afganistan'da da atalarımıza ve şanlı tarihimize yaraşır şekilde görevlerini başarıyla icra ederek yerel halkın gönlünü kazanmış, dünya barışına hizmet etmenin gururuyla sağ salim ülkesine dönmüştür. Türkiye olarak bundan sonra da bölgedeki gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz. Bu kapsamda tüm Afgan halkı için önemli olan Kabil Havaalanı'nın işletilmesine yönelik çalışmalara Katar ile birlikte devam etmekteyiz

"Ege ve Doğu Akdeniz’de hem kendimizin hem de KKTC’nin hak ve menfaatlerini korumakta kararlıyız "

Akar, Ege ve Doğu Akdeniz'de Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin uluslararası hukuka uygun olmayan taleplerinden ve yayılmacı anlayışlarından kaynaklı bazı sorunların yaşandığını belirtti.

Yunanistan'ın her türlü gerçeği çarpıtarak ve adeta kuzu postuna bürünerek mağdur ülke imajı vermeye, AB üyeliğine sığınarak hukuk dışı ve saldırgan eylemlerini örtbas etmeye, suni bir tehdit algısı oluşturarak bazı ülkelerle ittifak kurmaya çalıştığını ifade eden Akar, "Tüm iyi niyetli diyalog çağrılarımıza rağmen Yunanistan'ın yaptığı her türlü haksız, hukuksuz eylemlere, mütekabiliyet kapsamında diplomatik alanda ve sahada gerekli karşılık verilmektedir" diye konuştu.

Hulusi Akar, güven arttırıcı önlemlere ilişkin görüşmelerin 4. turu için davet ettikleri Yunan heyetini Ankara'ya beklediklerini belirterek, "Defalarca ifade ettiğimiz gibi Türkiye hiç kimse için tehdit değildir. Aksine dost ve ortakları için güçlü, etkin ve güvenilir bir müttefiktir. En samimi temennimiz, Türk ve Yunan halklarının, bölge zenginliklerinden de adil bir şekilde istifade ederek barış, refah ve güven içinde yaşaması, Ege Denizi'nin, Türkiye ve Yunanistan arasında dostluk denizi olmasıdır" değerlendirmesinde bulundu.

"Kıbrıs'ta egemen eşitliğe dayalı, bağımsız iki devlet tek çözümdür"

Kıbrıs'ta bugüne kadar ortaya konulan çözüm yöntemlerinden bir sonuç alınamadığına dikkati çeken Akar, "Artık Kıbrıs Türk halkının, egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsü tescil edilmeden, müzakerelerin ilerleyemeyeceği açıkça görülmelidir. Kıbrıs'ta egemen eşitliğe dayalı, bağımsız iki devlet tek çözümdür" görüşünü paylaştı.

"TSK personeli ve Rus askeri birlikte görev yapıyor"

Türkiye'nin Kafkasya'nın istikrarına büyük önem verdiğini, bu bölgede barışın sağlanması için büyük gayret gösterdiğini söyleyen Akar, Azerbaycan'ın 30 yıldır işgal altındaki öz topraklarını, 44 gün süren "Tek Vatan Harekatı" ile Ermenistan işgalinden kurtardığını anımsattı.

Bu süreçte Türkiye'nin haklı davasında Azerbaycan'ın yanında yer aldığını aktaran Akar, "Harekatın ardından imzalanan ateşkes kapsamında kurulan Ortak Merkez'de, TSK personeli ve Rus askeri birlikte görev yapmakta, ateşkesin kalıcı olması ve istikrar için gayret sarf etmektedir. Halihazırda TSK, Azerbaycan ordusunun modernizasyon, tatbikat ve eğitim faaliyetlerine destek sağlamakta, işgalden kurtarılan bölgelerde müşterek mayın/EYP arama ve imha faaliyetlerini sürdürmektedir" dedi.

"TSK'nın şanlı üniformasını hiçbir hainin taşımasına asla müsaade etmedik, etmeyeceğiz"

FETÖ ile mücadelenin elde edilen yeni bilgi, belge ve verilerle bir bütün halinde kararlılıkla devam ettiğini anlatan Akar, "TSK'nın şanlı üniformasını hiçbir hainin taşımasına asla müsaade etmedik, etmeyeceğiz" diye konuştu.

Akar, hain darbe girişimi sonrasında yurt içi ve sınır ötesinde düzenlenen harekatlar ile sayısı ve çapı giderek artan büyük tatbikatlarda elde edilen başarıların, TSK'nın, FETÖ'den temizlendikçe daha da güçlendiğinin en açık göstergesi olduğunu vurguladı.

Milli Savunma Üniversitesinin faaliyetlerine de değinen Akar, "Tüm personelimizi milli, manevi ve mesleki değerlerimiz doğrultusunda yetiştirmek ve donanımlı bir hale getirmek suretiyle, TSK'nın etkinliği, caydırıcılığı ve saygınlığı her geçen gün artmaktadır. Öğrenci alımları Anayasa, kanunlar ve ilgili mevzuata uygun olarak, yargı denetimine açık, şeffaf ve denetlenebilir bir şekilde gerçekleştirilmektedir" ifadesini kullandı.

S-400 konusu

Akar, Türkiye'nin 1990'lı yılların başından itibaren uzun menzilli bölge hava ve füze savunma sistemi tedarik çalışmalarını sürdürdüğüne dikkati çekerek, "Bu çerçevede tedarik prensiplerimize uygun olan S-400 sisteminin tedarik sözleşmesi 11 Nisan 2017 tarihinde imzalanmıştır. S-400 bir savunma sistemi olup, S-300, NATO ittifakı içinde nasıl kullanılıyorsa, S-400 sistemi de bizde aynı şekilde kullanılacaktır, kullanılabilir" dedi.

F-35 projesi

Türkiye'nin, tüm sorumluluklarını yerine getirmesine rağmen S-400 gerekçe gösterilerek F-35 tedarikinin engellendiğini dile getiren Akar, "Bu gelişmeler üzerine Türk ve ABD heyetleri, 27 Ekim 2021'de Ankara'da bir araya gelmiştir. Bu görüşmede Türkiye’nin uğradığı zararın nasıl telafi edileceği de dahil olmak üzere, F-35 için yaptığımız harcamaların geri ödenmesine yönelik görüş ve taleplerimiz iletilmiştir. Mali hususlarda ayrıntılı olarak müzakerelerde bulunmak üzere, 2022 yılı başlarında ABD'de yeniden bir araya gelinmesi hususunda taraflar mutabık kalmışlardır" diye konuştu.

"Bakanlığımızdan bir heyet ABD'de bulunmaktadır"

Bunun yanı sıra yeni F-16 tedariki ve mevcut F-16 savaş uçakların bir kısmının modernize edilmesi için resmi talebin Yabancı Askeri Satışlar çerçevesinde 30 Eylül'de ABD'ye iletildiğini ifade eden Akar, şunları söyledi:

ABD yönetiminin konuya olumlu yaklaşabileceğini düşünüyoruz. Ancak süreç Kongre onayına tabi olacağından, gelişmeleri yakından takip ediyoruz. ABD'nin tavrının olumsuz olması durumunda Türkiye, içinde bulunduğu tehdit ortamında güvenliğini sağlayabilmek için zorunlu ve tabii olarak başka alternatifleri değerlendirmek durumunda kalacaktır. Bu ve benzeri sorunları görüşmek üzere temaslarımız sürmekte olup, şu anda da Bakanlığımızdan bir heyet ABD'de bulunmaktadır

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU