Özdemir Bayraktar, 1984 yılında Baykar Makine'yi kurduğunda belki de Türkiye savunma sanayisinin en önemli aktörlerinden birini ortaya çıkardığından habersizdi.
Otomotiv sanayisi için önemli sayılan parçaları imal etmek amacıyla kurduğu fabrika, çocukları Selçuk ve Haluk Bayraktar'ın 2000'li yıllarda mühendislik eğitimlerini tamamlamasıyla çok farklı bir yere evrildi.
Bayraktar, 1972 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü'nden mezun oldu.
Buradaki en büyük destekçisi, makine mühendisleri arasında ismi bir efsaneye dönüşen Prof. Dr. İsmail Hakkı Öz oldu.
Millî Teknoloji Hamlesi’ne hayalleriyle, gayretleriyle, mücadelesiyle yön veren, BAYKAR Yönetim Kurulu Başkanı, kıymetli dostum Özdemir Bayraktar’a Allah’tan rahmet, ailesine ve milletimize başsağlığı diliyorum.
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) October 18, 2021
Milletimize yaptığı eşsiz hizmetler asla unutulmayacaktır.
Milli Görüş hareketinin lideri Necmettin Erbakan'ın sınıf arkadaşı ve dostu Öz'ün asistanlığını yapan Bayraktar, bu süreçte Erbakan ile yakınlaştı. Milli Görüş o tarihlerde henüz emekleme dönemini yaşıyordu.
Sonraki yıllarda ilerleyen yaşına ve sağlık sorunlarına rağmen Baykar İHA'larının ilk prototiplerinin üretildiği fabrikaya giden ve burada üretilen İHA'ları dikkatle inceleyen Erbakan'a sunumu Bayraktar yapmıştı.
Bayraktar, 1990'larda il başkanlığını Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı Refah Partisi İstanbul teşkilatında da siyasi faaliyetlerde bulundu.
2000'li yıllarda ABD'nin Türkiye'ye insansız hava araçlarını satmayı reddetmesi Türkiye'nin bu araçları üretmesi için de bir imkandı aynı zamanda.
2004'te karar alınmıştı, Türkiye, kendi araçlarını kendisi yapacaktı.
Bayraktar, şirketinin internet sitesinde o süreci şu sözlerle anlattı:
"Ülkemizde özellikle 2004 yılından sonra milli ve özgün İHA sistemleri geliştirilmesi konusunda önemli kararlar alındı. Kritik bileşenler arasında yer alan yazılım sistemleri ve elektronik sistemlerin tamamen yurtiçi beyin gücüyle geliştirilmesi şart koşuldu. Biz de Ar-Ge ekibimizle bu alanın ülkemiz için kıvılcım niteliğinde olduğuna, başlangıçta ufak bir ekip olsak bile bu kıvılcımın tutuşacağına inandık."
Ülkemizin savunma sanayisine uzun yıllar değerli hizmetlerde bulunmuş iş insanımız, Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Özdemir Bayraktar’a Yüce Allah'tan rahmet, ailesine sabır ve başsağlığı diliyorum.
— Meral Akşener (@meral_aksener) October 18, 2021
Bayraktar, "Kendi mühendisimize ve beyin gücümüze güvenmek ve başarabileceğimize inanmak en önemli motivasyonumuzdu" da demişti.
Bu motivasyon ilk meyvesini 2007 yılında verdi ve "Bayraktar Mini İHA" Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) envanterine girdi.
Mini İHA'nın ardından "Çaldıran" ve "Malazgirt" modelleri de üretildi. Bu araçlara tarihteki önemli savaşların isimleri verilmişti.
Bütün bunlar üretilirken TSK ile Bayraktar hep temas halinde kalmış, ordu bu stratejik projelerin hayata geçmesi için Bayraktar'ı desteklemişti.
Ergenekon ve Balyoz sanıklarına destek verdi
Ergenekon ve Balyoz davalarında destek sırası Bayraktar'a gelmişti.
Özdemir Bayraktar, davaların hedefi olan askerleri cezaevinde ziyaret etmiş, dışarıda kalan aileleriyle iletişim halinde kalmıştı.
O dönem cezaevine atılan isimlerden biri de eski 1. Ordu Komutanı ve Genelkurmay 2. Başkanı emekli Orgeneral Ergin Saygun'du.
Saygun: Memleket sevdalısıydı
Saygun, Bayraktar için şunları söyledi:
"Her şeyden önce çok iyi bir insandı. Memleket sevdalısıydı. Bunları bir miras bırakıp aramızdan ayrıldı" dedi.
Bayraktar'ın savunma şirketi olan Baykar Savunma'nın ürettiği İHA ve SİHA'lar, Suriye, Azerbaycan, Libya'da ve Irak'taki operasyonlarda önemli roller üstlendi, birçok ülkeye ihraç edildi. Askeri doktrini değiştirip değiştirmeyeceği, askeri bilimlerle ilgilenen çevrelerde tartışıldı. Bayraktar TB2 ve Akıncı TİHA'nın tasarımları onun elinden çıkmıştı.
Özdemir Bayraktar'ın 1949 yılında Sarıyer'in Garipçe köyünde başlayan yaşamı, Türk savunma sanayisinde derin izler bırakarak 72 yıl sonra yine İstanbul'da son buldu.
© The Independentturkish