Yunan besteci, aktivist ve politikacı Mikis Theodorakis 96 yaşında hayatını kaybetti.
Yunan basınında yer alan haberlere göre, Mikis Theodorakis, yerel saatle 09.30'da başkent Atina'daki evinde yaşamını yitirdi.
Ulusal yas ilan edildi
Mikis Teodorakis'in hayatını kaybetmesinin ardından Yunanistan'da 3 günlük ulusal yas ilan edildi.
Ulusal yas kararı Başbakan Miçotakis'in resmi Twitter hesabından duyuruldu. Miçotakis şu ifadeleri kullandı:
Mikis Theodorakis şimdi sonsuzluğa yürüyor. Sesi sustu ve onunla birlikte tüm Helenizm sustu. Palamas hakkında da yazıldığı gibi, "hepimiz onun ölümlü olduğunu unutmuştuk". Bize şarkılarının, siyasi eyleminin, ulusal katkısının bir mirasını bırakıyor. Kendisini yıllardır tanıma şerefine nail oldum. Onun tavsiyeleri, özellikle de halkımızın birliği ile ilgili olan, ayrımcılığın aşılmasında her zaman değerli olmuştur. Yunanistan için en büyük onur, bu mesajı uygulamaya koymaktır. Romiosyni bugün ağlıyor. Ve bu nedenle hükümetin bugünden aldığı bir kararla üç günlük ulusal yas ilan edildi. Mikis bizim tarihimizdir ve onun istediği gibi devam etmeliyiz.
1964 yapımı sinema filmi "Zorba" için yaptığı müzikle "Sirtaki" dansını dünyaya duyuran sanatçı, bir süredir solunum rahatsızlıkları nedeniyle tedavi görüyordu.
Dünya çapında tanınmış besteci, aktivist ve politikacı Mikis Teodorakis, 29 Temmuz 1925'te Sakız Adası'nda dünyaya geldi.
Müziğe çocukluğunda başlamıştı
Babası Giritli Yorgos Teodorakis, annesi Çeşme-Urla doğumlu Aspasia Pulaki olan sanatçı, çocukluk yıllarından itibaren müziğe karşı yoğun ilgi duyarak beste yapmaya başladı.
Teodorakis, 17 yaşında ilk konserini verdi. İkinci Dünya Savaşı sırasında İtalya ve devamında Almanya işgali altında bulunan Yunanistan'da Yunanistan Komünist Partisi (KKE) ve Milli Kurtuluş Cephesi (EAM) örgütünde direniş hareketine katıldı.
İç savaş döneminde sürgün edilmişti
Yunanistan'daki iç savaş sırasında birçok kez hapsedilen ve işkence gören Teodorakis, daha sonra ülkeden sürgün edildi.
Müzik öğrenimini sürdürmek üzere 1954 yılında Paris'e yerleşen Teodorakis, 1961'de Yunanistan'a döndü.
Mikis Teodorakis, burada Lambrakis Gençlik Örgütünün başkanlığına seçildi ve kısa bir süre sonra da Pire'den milletvekili seçilerek parlamentoya girdi.
1967 yılında Albaylar Cuntası döneminde, rejim karşıtı faaliyetlerinden dolayı yeniden hapsedilen sanatçı, uluslararası dayanışma kampanyası sayesinde cezası iptal edilerek 1970'te sürgüne gönderildi.
Teodorakis, 1974'te Albaylar Cuntası'nın çöküşünden sonra tekrar ülkesine döndü.
Türk-Yunan Dostluk Derneğinin kurucularındandı
KKE ve Yeni Demokrasi Partisi ile dört kez milletvekili seçilen Teodorakis; Zülfü Livaneli, Aziz Nesin, Yaşar Kemal gibi sanatçılarla 1986 yılında Türk-Yunan Dostluk Derneğini kurdu.
Aynı dönemde İstanbul'da verdiği konserlerle de büyük ilgi toplayan Theodorakis, 1000 dolayında şarkı, çok sayıda klasik müzik eseri yazdı ve besteledi. Aynı zamanda birçok tragedya ve modern tiyatro oyununun ve sinema filminin müziğini yazdı.
Livaneli'den mesaj
Sanatçının ölümünün ardından Zilfü Livaneli Twitter hesabından şunları paylaştı:
1983'te Atina'daki bir konserime gelip o iri gövdesiyle bir fırtına gibi soyunma odama dalmasından bu yana neler geçti neler. 1986'da Güneş Topla Benim İçin albümünün Altın Plak töreni dolayısıyla ilk kez İstanbul'a gelişi, o günün akşamı Sarıyer'de Urcan lokantasında balık yer rakı içerken Türkiye Yunanistan Dostluk Derneği'ni kurmaya karar verişimiz, yüzlerce konser, Efes'te Hacidakis, Theodorakis ve otuz bin izleyiciyle yaşadığımız unutulmaz gece, yolculuklar, tatiller, hastalıklar... Hepsi birer birer aklımdan geçiyor.
Bunları Boğaziçi Üniversitesi'nin eski rektörü Kadri Özçaldıran'ın 2009 yılında onun için düzenlenen fahri doktora töreninde yaptığı konuşmada da söylediği gibi "Daha lise ve üniversite yıllarında ülkesini işgal eden İtalyanlarla, sonra Nazilerle, daha sonra İngilizlerle, İç Savaş'ta kendi kardeşleriyle, daha sonra 40'lı yaşlarında Albaylar Cuntası ile savaşan, daha sonra da dünyanın neresinde bir baskı, bir insan hakları ihlali olduğunu düşünürse tavır almaktan geri durmayan, kısacası, yaşam boyu, her çeşit baskıya ve savaşın endisine karşı savaşan...”
"Tarifsiz işkencelere maruz kalan, sürgünlere gönderilen, arkadaşlarını işkence masalarında, idam mangalarının önünde yitiren...” “Konserleriyle, demeçleriyle, duruşuyla milyonlarca insanın gözünde bir 'demokrasi ve özgürlük kahramanı'olan, I. Dünya Savaşı, Yunan İç Savaşı ve Albaylar Cuntası sırasında şarkıları direnişin marşları haline gelen... Sürgünden kurtulması için D. Şostakoviç, A. Miller, L. Bernstein gibi isimlerin uluslararası dayanışma komitesi kurduğu... "
"Ulusunun düşman olarak algıladığını dost bilen, Türk-Yunan dostluğunun gelişmesi için 20 yıldır çaba gösteren..."
Kısacası insan ruhunun, acılardan, savaşlardan, sürgünlerden, aşktan ve ihanetten süzülmüş en has halini temsil eden, hayatta ve sanatta en büyük dostlarımdan birini Mikis Theodorakis'i kaybettim. Acısı çok derin
— Ömer Zülfü Livaneli (@LivaneliZulfu) September 2, 2021
AA, Independent Türkçe