Harvard Üniversitesi'nin uzaylılarla ilgili teorileriyle ünlü astrofizik profesörü Avi Loeb, Dünya dışı medeniyetler tarafından geliştirilmiş olabilecek teknolojinin kanıtlarını aramak için yeni bir girişim başlattıklarını duyurdu.
Galileo Projesi diye adlandırılan proje, araştırma için orta büyüklükteki teleskoplar, kameralar ve bilgisayarlardan oluşan küresel bir ağ kurulmasını öngörüyor. UFO'ların araştırılmasını da içerecek proje, şimdiye kadar özel bağışçılardan 1,75 milyon dolarlık (yaklaşık 15 milyon TL) fon aldı.
Proje, adını 1564'ten 1642'ye kadar yaşayan öncü İtalyan gökbilimci Galileo Galilei'den alıyor. Galileo da kendi tasarımı olan teleskopları kullanıyordu.
Profesör Loeb projeyle ilgili bir basın toplantısında yaptığı açıklamada, araştırmanın teleskop gözlemlerinden elde edilen verileri analiz etmek için yapay zekadan yararlanacağını ve yeni algoritmalar tasarlayacağını ifade etti.
Loeb söz konusu toplantıda, galaksideki Dünya benzeri gezegenlerin yaygınlığını gösteren son araştırmaları hatırlattı. Loeb, "Teknolojik uygarlıkların evrene bizden önce gelme olasılığını artık göz ardı edemeyiz" diye konuştu.
Harvard'ın öncülük ettiği projede Princeton, Cambridge, Stockholm üniversiteleri ve Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nden araştırmacılar da yer alıyor.
Söz konusu proje, Pentagon'un UFO'larla ilgili 9 sayfalık raporunun yayımlanmasından bir ay sonra açıklandı.
Loeb, "Gökyüzünde gördüğümüz şey, politikacıların veya askeri personelin yorumlaması gereken bir şey değil. Bunlar bilim insanı olarak eğitilmedi, bu olayları bilim camiasının anlaması gerekiyor" ifadelerini kullandı. Loeb, projenin finansmanını 10 kat artırmayı hedeflediklerini de sözlerine ekledi.
Galileo Projesi, UFO'ları incelemenin yanı sıra yıldızlararası uzaydan Güneş Sistemi'ni ziyaret eden nesnelere de odaklanmak istiyor. Bu nesneler arasında Loeb'in özel olarak ilgilendiği Oumuamua da yer alıyor.
Loeb kimdir ve Oumuamua'nın uzaylılarla ne ilgisi var?
Loeb, Harvard Üniversitesi'nin Astronomi Bölümü başkanı olarak, dünya çapında tanınan önemli bilim insanlarından biri. Ancak son dönemde popülerliğini artırmasını sağlayan, Oumuamua isimli gizemli nesne oldu.
Zira bilim insanı, Güneş Sistemi'nin dışından geldiği tespit edilen ilk yıldızlararası nesne unvanını alan Oumuamua'nın uzaylı teknolojisine ait bir işaret olduğuna inanıyor.
İlk kez 2017'de Güneş Sistemi'nden çıkarken tespit edilen gizemli gök cismi, keşfedildiğinden beri bilim dünyasında tartışmalara yol açıyor.
Dört yıldır nesnenin ne olduğunu tartışan bilim insanları, bir dizi teori ortaya atmış, bunlar arasında nesnenin bir kuyruklu yıldız, bir hidrojen buzu ve bir göktaşı olduğu iddiaları yer almıştı.
Loeb ise Oumuamua üzerine bir kitap çıkarmış ve nesnenin Dünya dışı varlıklara ait, ışık yelkenlisi diye bilinen bir uzay aracından kopan bir parça olduğunu öne sürmüştü. Loeb'in iddiaları basında büyük yankı uyandırmıştı.
Loeb, "İlk başta gökbilimciler bunun bir kuyruklu yıldız olması gerektiğini varsaydı. Ama bu görüşte bir sorun var. Çünkü bu nesnenin bir kuyruğu yok" ifadelerini kullanmıştı.
Bilim insanı Ocak 2021'de The Salon'a verdiği röportajda teorisini şu sözlerle anlatmıştı:
Işık yelkenlisini rüzgar gücünden yararlanan bir yelkenli gibi düşünebilirsiniz. Rüzgar onu iter. Işık yelkeni söz konusu olduğunda ise onu iten şey, yüzeyinden yansıyan ışıktır. Işık, foton adı verilen parçacıklardan oluşur. Bu parçacıklar nesnemizi, tıpkı bir duvardan seken bilardo topları gibi itiyor.
"Oumuamua UFO'larla bağlantılı olabilir"
Galileo Projesi'nin UFO'ları da içermesi aslında pek de şaşırtıcı değil. Zira Loeb, son aylarda UFO'ları ve Oumuamua'yı ilişkilendiren açıklamalarıyla da gündeme gelmişti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Astrofizikçi, Scienctific American'da kaleme aldığı bir yazıda Oumuamua'nın uzaylılara ait olduğu spekülatif bir senaryoya dikkat çekmişti.
Bu senaryoya göre Oumuamua'nın, daha erken bir zamanda Dünya'nın çeşitli bölgelerine bırakılmış sondalardan veri toplayan bir alıcı olduğu bile düşünülebilir. Bu da söz konusu sondaların UFO'lar tarafından bırakılmış olabileceği anlamına geliyor.
"Şu anda, herhangi bir UAP'nin Dünya dışı kökenli olma ihtimali epey spekülatif" diyen Loeb, sözlerini şöyle sürdürüyor:
Ancak bu olasılığı sırf eğlenmek için değerlendirirsek, o zaman Oumuamua'nın tüm yönlerden gelen, olası sinyalleri taramak için yuvarlanarak hareket ettiği anlamına gelebilir.
Independent Türkçe, Livescience, AFP, The Salon, Scientific American
Derleyen: Çağla Üren