Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kendisini kastederek sarf ettiği “Ben buraya Selahattin Demirtaş’ın kucağında gelmedim” sözlerine tepki gösterdi.
“Her şey çok güzel olacak bir protesto değil ama bir protesto olmuşsa yanlış yapılmış. Neticede bir bakan geliyor. Herkes gelip gitmeli” diyen Ekrem İmamoğlu, Soylu için şu ifadeleri kullandı:
“Buradan bir devlet adamının kendine bir menzil oluşturup laf üretmesi de devlet adamlığına yakışmaz. Hoş değil. Ben, dediğim gibi bazı kişilere cevap bile vermeyeceğim. Ama dediğim gibi, düşünsünler taşınsınlar, devlet adamı olsunlar. Ahlaklı devlet adamı olsunlar. Laflarına dikkat etsinler. Kişiler gelip geçicidir. Ben anamın kucağında geldim buraya. Lafı ederken arkasını düşünsün. Terbiyeli ve ahlaklı olsun. Bu millet terbiyeli ve ahlaklı insanları sever. Diğerlerini sevmez. Kendini sevdiğini düşünür ama sevmez. Terbiyeli ve ahlaklı insanları sever. Herkesi terbiye ve ahlaka davet ediyorum. Allah’a şükür ben terbiyeli ve ahlaklı olmaya çalışacağım. Bunu aşan sözlere cevap vermeyeceğim çünkü seviyesine inmiş olurum.”
İçişleri Bakanı Soylu, Cizre’den dönüşte memleketi Trabzon’a uğramış ve havalimanında bir kişinin “Akıllı ol Süleyman Soylu” dediğini aktarmıştı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Soylu konuyla ilgili “Ben akıllı olurum, ben buraya Selahattin Demirtaş'ın kucağından gelmedim, ben buraya Kato Dağı'ndan geldim. Ben akıllıyım, ben bu şehrin evladıyım, Allah şahittir size hiçbir yanlışımız olmadı. Üzüldüğümü söylemek istiyorum, hiç yakışık almayan ve ondan sonra sloganlarla sanki nazire edercesine oradan bizi gönderenleri de buradan kınadığımı ifade etmek istiyorum” demişti.
Trabzon'da hemşehrilerine seslendi
Ramazan bayramı nedeniyle memleketi Trabzon’a giden CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu burada hemşehrilerine hitap etti.
Trabzon’daki Atatürk Alanı’ndan toplanan vatandaşlara konuşan İmamoğlu, Akçaabat’ın cevizliklerinde, 40 haneli köyde doğmuş, Pazarkapı mahallesinde küçücük boyuyla dedesinin esnafa selam alıp vermesine şahit olan bir evlat olarak büyüdüm. Bu şehrin bir evladı olan Kanuni Sultan Süleyman’ın adını verdiği bir okulda, ilkokul öğrencisi olarak şehrin çocuk esirgeme kurumundaki çocuklarıyla büyümüş bir kardeşinizim. Bana göre en büyük eğitim ocaklarından biri olan Trabzon Lisesi’nde okudum. Heyecanımla sizi temsil ediyorum. Ahlakımla sizi temsil ediyorum. Büyüklere olan saygım, küçüklere olan sevgim, milletime olan bağlılığımla sizi temsil ediyorum. Sizin evladınızım ben” dedi.
"İstanbul'un selamını getirdim"
“İstanbul’a gittiğinde İstanbullulara, Trabzon’un, Giresun’un, Ordu’nun, Artvin’in, Karadeniz’in selamı diyorum” ifadelerini kullanan İmamoğlu, “İstanbul’dan Diyarbakır’ın, Mardin’in, Urfa’nın, Ankara’nın, Edirne’nin, Manisa’nın 81 ilin selamını getirdim. İstanbul’un selamını getirdim” şeklinde konuştu.
İmamoğlu’nun konuşmasının satırbaşları şunlar:
Milletimize insanlarımıza hep güzel şeyler söylemek istedim. Milletimizin güzel şeylere ihtiyacı var. Kötü dilden kim ne fayda görmüş. Babam bana ‘uşağım güzel uşak ol’ dedi. Trabzon’un bir uşağıyım. Trabzon’un uşağı kötü söz söylemez. Milletimize örnek olur. Beni seyreden, beni gören Trabzon’un gençleri diyecek ki ‘İşte ben Ekrem Abi gibi olmak istiyorum.’ Ben bu şehrin gençlerinin ekrem abisiyim. O zaman benim sorumluluğum büyük. Onlara yakışır hareket etmem lazım.”
"Demokrasiye sıkıntı verdiler"
İstanbul’da 4 milyon 180 bine yakın oy almış kardeşiniz olarak, seçimi kazanmış bir belediye başkanımı. Ama demokrasiye sıkıntı verdiler. Bir avuç insan Türkiye’nin demokrasi sürecine sıkıntı verdi. Hep beraber bu süreci tamir edeceğiz. Bizim insanımız cumhuriyete, demokrasiye, özgürlüğe alışmış insanlardır. Her zaman yüreğinden ‘Tam bağımsız Türkiye’ diyen insanlardır. Bu süreci tedavi ederken bazıları kötü sözler kullanıyor olabilir. Hiç önemi yok. Bir avuç insanın yaptığı yanlıştan milletimizi kurtarmak istiyoruz. İlerleyen yıllardaki her seçimin tartışmalı hale geleceği bir sürecin arifesindeyiz. Yeniden seçileceğini bilen bir kardeşiniz olarak demokrasi mücadelesi vereceğim.
Bu süreci hızla tamir edeceğim. Bu milletin ekmekten, sudan, havadan daha çok ihtiyacı hak hukuk ve adalettir. Çünkü hak, hukuk, adalet olmadı mı insanların yaşaması için bir anlam kalmıyor. Ben, hak, hukuk, adalet adına o bir avuç insanın yaptığı büyük yanlışları milletimizle birlikte düzelteceğime inanıyorum. Hep birlikte düzelteceğiz.
Seçildiğimiz gün itibariyle 18 gün görevde kaldım. 18 gün için Türkiye’ye ve İstanbul’umuza çok güzel mesajlar verdik. 18 gündeki hizmetlerimizle bile insanımızın gönlümde taht kurduk. Ne mutlu bana. 18 gün, milletimizi mutlu ederken birilerinin akılın başından aldı. 18 günde ki çıldırdılar. Ben var ya, o bir avuç insanı bin 800 günde deli edeceğim. O kadar güzel hizmetler yapacağım ki İstanbul halkı o kadar mutlu olacak ki şaşıracaklar. Kibirli, halkından uzak, insanları hissetmeyen bir anlayışa hep birlikte güle güle demeliyiz.
"Ekrem Pontusmuş, Allah akıl versin"
Ekrem Pontusmuş, teröristmiş. Allah akıl versin. Bunu dile getiren insanlara Allah akıl versin. Sizin dualarınıza onların da ihtiyacı var. Akıl uçmuş. Bir şey bulamıyorlar Ekrem’in inancıyla uğraşıyorlar. Ekrem’in etnik kökeniyle uğraşıyorlar. Ya kardeşim benim ailemi bu şehirde yaşayan herkes bilir ama etnik köken üzerinden insana hakaret edilmez. Ben bu ülkede yaşayan Rum vatandaşlarımıza, Ermeni vatandaşlarımıza, Süryani vatandaşlarımıza, her vatandaşa saygı duyan bir ahlaka sahibim. Ne demek istiyorsunuz. Vallahi billahi bunları anlamış değilim. Size bakıyorlar inancınızı anlıyorlar. Bir de cihazları var diyorlar ki ‘Ekrem terörist ya da değil.’ Herkese söylüyorum. Siz de biliyorsunuz ki bu ülkede 82 milyon vatansever var.
Bütün bu hataları, eksiklikleri ve kötü yönetici örneklerini hep beraber düzelteceğiz. 23 Haziran’da İstanbul’da seçim var. İstanbul’dan buraya gelen hangi hemşehrim varsa geri dönmeli. Burada olan hemşehrilerim İstanbul’daki hemşehrilerini aramalı, onlarla konuşmalı. Bu sürecin partiler üstü bir süreç olduğunu anlatmalısınız. Bunu hep birlikte başaracağız.
Ben asla yalnız yürümeyeceğimi biliyorum. Özellikle siz kıymetli hemşehrilerimin yanımda olduğunu biliyorum. Bu yürekli kardeşiniz asla vazgeçmeyecek İstanbul’un gençleri bana hep şunu söyledi: ‘Ekrem Abi bize umut ol’ dedi. ‘Ekrem Abi, sen çalış, çabala, biz biliyoruz ki her şey çok güzel olacak’ dedi. Ben doğduğum bu güzel toprakların insanlarına kalbimdeki tüm sevgiyle diyorum ‘Sizi çok seviyorum, iyi ki varsınız.’ Benim için dua edin.
Independent Türkçe