Petrolün varil fiyatı 7 yıl sonra yeniden 100 dolara çıkar mı? Pazarlık masasında hangi ülke ne istiyor?

Geçen yıl tarihi seviyelerde kesilen petrol üretimi, bu yıl kademeli olarak artırılmak isteniyor. Ancak petrol devleri son toplantılarında bu artışın miktarı konusunda anlaşamayınca siyah altının fiyatı da 80 doları zorladı

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün, İngilizce karşılığı olan "Organization of the Petroleum Exporting Countries"'in baş harflerinden oluşan OPEC logosu/ Fotoğraf: AP

“Mekanın sahiplerinin” arasındaki anlaşmazlık sonrası petrol, 5 Temmuz’da 75 doların üzerinde çıktı. 

Aynı petrol, tam 15 ay önce sıfırın altında 40 dolara kadar gerileyerek üzerine para verilecek hâle gelmişti. 

Dünyanın en büyük petrol üreticilerinin, “petrol üretimini ne kadar artıralım?” meselesinde bir türlü anlaşamaması nedeniyle, siyah altının 7 yıl sonra ilk kez 100 dolara çıkıp çıkmayacağı konuşulmaya başladı bile. 

Ham petrolün varil fiyatı son olarak Ağustos 2014’te 100 dolar ve üzerinde seyretmişti. 

Brent petrol 77 dolara kadar çıktı

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun 18’inci Bakanlar Toplantısı, üretim politikasında anlaşmaya varılamayınca iptal edildi. 

Batı Teksas’tan çıkarılan WTI (Western Texas Intermediate) petrolünün varil fiyatı, bir günde yüzde 1,59 artışla 76,37 dolara ulaştı. 

WTI’ya göre daha yoğun olan ve Kuzey Denizi’nden çıkarılan Brent petrolün fiyatı ise 77,23 doları gördü. 

Hangi ülke ne istiyor?

Suudi Arabistan 

Dünyada kanıtlanmış petrol rezervlerinin yüzde 17’sinin sahibi olan Suudi Arabistan, aynı zamanda en büyük petrol ihracatçısı. Ülkedeki ihracat gelirlerinin yüzde 70’i petrole bağlı. 

Hâl böyle olunca dünyanın yenilenebilir enerjiye yönelmesinden de pandemiyle birlikte petrol tüketiminin azalmasından da en fazla Suudi Arabistan etkileniyor. 

Petrolün varil fiyatının 100 dolar altına düştüğü 2014’ten bu yana son yedi yılı eksi bütçe ile kapatan Suudi Arabistan’ın bütçe açığının gayrisafi hasılaya oranı 2020’de yüzde 11,2 oldu. 

Turizm ve altyapı yatırımlarının artırılması, Saudi Aramco’nun Aralık 2019’da tarihi bir rekorla halka arz edilmesi gibi hamlelerin tamamı, petrole bağımlılığı azalmak için Nisan 2016’da Veliaht Prens Muhammed bin Selman tarafından açıklanan Vizyon 2030 kapsamındaki adımlar. 
 

RNAGJBWRFFLQNEOH6W7PCCPZ2I.jpeg
Suudi Arabistan Veliaht Prens Muhammed bin Selman (solda) ve Birleşik Arap Emirlikleri Veliaht Prens Muhammed bin Zayed Al Nahyan/ Fotoğraf: Reuters


Kovid-19 salgını sonrası en fazla üretim kesintisine giden ülke olan Suudi Arabistan, 2021’deki üretim artışını temkinli şekilde gerçekleştirmek istiyor. Çünkü hem salgın riski tamamen yok olmuş değil hem de fiyatların bir anda yükselmesi yatırımcıyı kaçırabilir. 

Financial Times’a konuşan Riyad yönetimine yakın kaynaklar, Suudi Arabistan’ın fiyatların düşmesini istemediği gibi artışın da kararlı şekilde olmasını tercih ettiklerini söylüyor. 

Petrol arzının yetmemesi durumunda 100 dolar üzerine çıkan bir fiyatın Suudi Arabistan’ı korkutacağını söyleyen JP Morgan Petrol ve Doğalgaz Direktörü Christyan Malek, “Riyad yönetimi, petrol üretimine büyük bir yatırım olmadıkça fiyatların haddinden fazla yükselmesi gibi bir tehlikenin olduğuna inanıyor” değerlendirmesini yaptı. 

Birleşik Arap Emirlikleri

Yaklaşık 10 milyon kişinin yaşadığı Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE), gayri safi hasılasının yüzde 30’u petrol ve doğalgaza bağımlı. 

2019 yılında günlük 3 milyon varil petrol üretimine ulaşan BAE, OPEC+ tarafından 2021 için belirlenen taban üretim miktarı 3,2 milyon varile karşı çıkıyor. 

BAE’ye göre şayet Nisan 2020’de başlatılan, bugüne kadar gevşetilerek devam ettirilen üretim anlaşması 2022’ye uzatılacaksa o zaman günlük üretim, en az 3,8 milyon varil olmalı. 

Birleşik Arap Emirlikleri Enerji Bakanı Suheyl El-Mezrui, temmuz ayındaki görüşmelerde belirlenen seviye için “tamamen adaletsiz ve sürdürülebilir değil” yorumunu yaptı.  El-Mezrui, “Üretimimizin üçte biri atıl şekilde duruyor. Biz diğer OPEC+ üyelerine göre üretimimizden daha fazla fedakârlık gösteriyor” diye konuştu. 

BEA’nin yedi emirliğinden biri olan Abu Dhabi, ülke petrol neredeyse tamamını üretiyor. Bloomberg’te yer alan bilgiye göre Abu Dhabi, kapasitesini, 2030 sonuna kadar günde 5 milyon varile çıkartmak için yıllık neredeyse 25 milyar dolar harcıyor. 
 

adnoc reuters
Abu Dhabi Ulusal Petrol Şirketi Genel Merkezi/ Fotoğraf: Reuters


Veliaht Prens Muhammed bin Zayed Al Nahyan’a göre bu plan, yeni yatırımlarla ekonomiyi çeşitlendirmek için oldukça önemli. 

Bloomberg’e göre Suudi Arabistan ve pek çok OPEC üyesi Körfez ülkelerinden farklı olarak Abu Dhabi, petrol ve doğalgaz sahalarına sermaye yatırımı yapan uluslararası şirketlere sahip. 

Ülkenin bağımsızlığını ilan ettiği 1971’den çok daha önce bölgede yatırım yapan İngiliz BP ve Total’ın yanısıra son üç senedir de Hindistan ve Çin’in yakın markajı hakim. UAE’ye göre düşük petrol üretimi, tüm bu yatırımlara da zarar verebilir. 

Bunun yanısıra Abu Dhabi Ulusal Petrol Şirketi’nin (ADNOC) ürettiği, bir Brent ya da WTI gibi petrol göstergesi sayılan Murban, Mart 2021’de vadeli işlemler borsasında işlem görmeye başladı. 

RBC Capital Markets analistlerinin Bloomberg’e yaptığı açıklamaya göre Murban’ın daha fazla bilinmesini isteyen BAE’nin OPEC üyeliğine devamlılığı konusunda soru işaretleri var. Çünkü BAE yönetimi, pahalı kapasitesinin daha fazla atıl kalmasını istemiyor. 

Rusya 

Suudi Arabistan’dan sonra dünyanın ne büyük ikinci petrol üreticisi Rusya, bir OPEC üyesi değil. 

Ancak Azerbaycan, Bahreyn, Kazakistan, Malezya, Meksika, Umman, Güney Sudan ve Sudan’dan oluşan OPEC dışı ülkeler grubuna başkanlık ediyor. 

2020’yi küçülmeyle kapatan Rusya’nın geçen yılki bütçe açığı 55,7 milyar doladı. Bu açığın gayrisafi hasılaya oranı ise yüzde 3,8. Bunda, yıllık 512,68 milyon ton ile son 9 yılın en düşük seviyesine gerileyen petrol üretiminin etkisi büyük. 

2020, esasında Rusya ve Suudi Arabistan arasındaki “petrol fiyatı” savaşıyla başlamıştı. 
 

106847601-1614672446748-gettyimages-1230210294-AFP_8XG3AP.jpeg
Rus Enerji Bakanı Alexander Novak (solda) ve Suudi mevkidaşı Abdulaziz bin Salman'ın Aralık 2020'deki görüşmesinden/ Fotoğraf: AFP

 

Petrol üreticileri, koronavirüsün ciddiyetinin idrak edilemediği bir dönemde, 5 Mart’ta bir araya gelmiş, Rusya, Suudi Arabistan'ın petrol üretimini günde 1,5 milyon varil azaltma talebine olumsuz yanıt vermişti. 

Bunun üzerine Suudi Arabistan da aldığı sürpriz bir kararla petrol fiyatlarında son 20 yılın en büyük indirimine gitmişti. Piyasada “petrol seli oluşacak” paniği, petrolün sıfırın altında fiyatlara düştüğü dönemin de başlangıcıydı.

Ancak köprünün altından çok sular aktı, çok kayıplar verildi. 

“Fiyat kavgasından” tam yedi ay sonra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova’daki Valdai Münazara Kulübü’nde şunları söylüyordu: 
 

Rusya, petrol fiyatlarındaki sıçramayla da düşüşle de ilgilenmiyor. Anlaşmalarımızda bir değişikliğe ihtiyaç olmadığını düşünüyoruz. Ancak tüketim yükselişte ve piyasanın nasıl toparlandığını yakından takip edeceğiz. 


Suudi Arabistan ve ABD’li yetkililerle görüştüğünü bildiren Putin, piyasa koşullarının garantiye alınması durumunda derin üretim kesintilerinin süresinin uzatılmasına gerek olmayabileceğini de sözlerine eklemişti. 

1 Temmuz 2021’de, Suudi Arabistan ve Rusya, petrol üretiminin 2021’de kademeli olarak artırılması ancak üretim kesintilerinin 2022’ye kadar uzaması konusunda anlaştı. 

Rusya’nın Doğal Kaynaklar Bakanı Alexander Kozlov, mart ayında RBC’ye verdiği röportajda ülkesinin 59 yıl daha yetecek petrol, 103 yıllık da doğalgaz rezervi olduğunu söylemişti. 

Petrol 100 doları bulur mu?

Petrolün varil fiyatının gelecek yıla kadar 100 dolara ulaşabileceği tahminleri, OPEC’in temmuz toplantısından önce başlamıştı. 

Bu tahmini yapan kurumlardan biri olan Bank of America (BofA) , 21 Haziran’da yayınladığı raporda ekonomilerin toparlanması, seyahatlerin artmasıyla yakıt tüketiminin artacağını, 2022’de küresel petrol tüketiminin üretimi geçeceğini söylemişti. 
 

petrol reuters
Fotoğraf: Reuters


Evden çalışma sisteminin yaygınlaşmasının yakıt tüketimini zayıflatmayacağını söyleyen New York merkezli banka, “Evden çalışanlar da gün içerisinde ihtiyaçları için otomobillerini kullanıyor. Birçok durumda ‘evden çalışmak’, ‘arabadan çalışmak’ anlamına gelebiliyor” demişti. 

Bunun yanısıra Bank of America’nın tahminlerine göre yeni petrol arzı kısıtlı kalmaya devam edebilir. Çünkü büyük şirketlerin hissedarları, yenilenebilir enerjiye daha fazla yatırım yapılmasını isteyebilir. 

BofA petrol tüketiminin bu yıl günlük 5,6 milyon, gelecek yıl 3,6 milyon varil artmasını bekliyor ki bu, 1970’lerden bu yana en hızlı artış olur. 

ABD'nin eski Enerji Bakanı: 100 dolar üzerine de çıkabilir

6 Temmuz’da CNBC’ye bir röportaj veren Eski ABD Enerji Bakanı Dan Brouillette’e göre de petrol fiyatları 100 dolara ulaşabilir, hatta daha da yukarı çıkabilir. 

Brouillette, “Eğer üretim konusunda uzlaşma sağlanmazsa, ülkeler kendi bildiklerini yapmaya yönelebilir. Bu da fiyatlarda çöküşe neden olabilir” değerlendirmesini yaptı. 

"100 doları aşması talebe zarar verir"

IHS Markit’in Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dan Yergin’e göre ise petrolün 100 doları aşması talebe zarar verir. 
 

petrol reuters
Fotoğraf: Reuters


“Bence ülkeler, varil fiyatının 100 dolar olmasının kendi menfaatlerine olmayacağını farkedecek” diyen Yegin, CNBC’ye yaptığı açıklamada “Ülkeler, elektrikli otomobillere daha çok yatırım yapacak ve talebe etkisini görecekler” yorumunu yaptı. 

"80 doları üçüncü ya da dördüncü çeyrekte görür"

Bunun yanısıra Goldman Sachs, Brent petrolün, 2021’in üçüncü çeyreğinde 80 dolar üzerini görebileceğini öngörürken, JPMorgan bu seviyeye yılın son üç ayında ulaşılabileceğini söylüyor. 

Goldman Sachs analisti Jeff Currie, 15 Haziran’da Financial Times’a verdiği röportajda “Hükümetlerin teşvik paketleri talebi güçlendirdikçe emtia da yeni bir süper döngüye giriyor” demişti. 

Currie’ye göre petrol talebi artmasının nedenlerinden biri de hükümetlerin devasa yeşil altyapı projelerine yatırım yapmak istemesi. Jeff Currie, “Her 2 trilyon dolarlık yeşil sermaye harcaması, günlük 200 bin dolara petrol talebi demek” ifadelerini kullandı. 

"Petrol talebi 2040'tan sonra gerilemeye başlar"

Dünyanın en büyük bağımsız petrol ihracatçısı Vitol CEO’su Russell Hardy’e göre de 100 dolar bir ihtimal ancak petrol arzında bir miktar “atıl kapasite” de bırakılmalı. 

“Bugün 5 milyon varillik atıl üretim kapasitesi, piyasaya sürülmüyor” diyen Vitol, gelişmekte olan dünyadaki büyüme nedeniyle petrol talebinin zirve seviyesi 2040’ta görülecek. 
 

vitol group reuters
2010'da Petrol Ofisi hisselerinin tamamını alan Avusturyalı OMV, bu hisseleri 2017'de Hollandalı Vitol'e satmıştı/ Fotoğraf: Reuters


Hardy, “Büyük olasılıkla petrol talebi 2030’a kadar büyümeye devam edecek. Bunda en büyük etken ise OECD dışı ülkeler ve gelişen piyasalar olacak” dedi. 

OPEC'in petrol üretimindeki payı geriledi

OPEC'in 2020 Yıllık İstatistik Bülteni'ne göre, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütünün (OPEC) 2018'de yüzde 41,2 olan küresel ham petrol üretimindeki payı, 2019’da yüzde 39'a geriledi.

Bu oran, Aralık 2020 itibarıyla yüzde 27,3’tü. 

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün Ekim 2020’de yayınladığı yıllık rapora göre 2019’da küresel enerji talebinin yüzde 31’i petrolden karşılandı. Bu oran, 2045’te yüzde 27’ye gerileyecek. 

OPEC, yenilenebilir enerji kaynaklarının küresel enerji talebini karşılama oranının ise yüzde 2,1’den yüzde 8,7’ye çıkacağını öngörüyor. 

Küresel arzın yaklaşık yüzde 10’u kadar üretim kesildi

Petrol piyasasındaki kriz, koronavirüsün, “pandemi” ilan edilmesinden çok önce başladı. 

Yenilenebilir enerji kaynaklarına talebin artmasıyla zaten yıldızı sönmeye başlayan petrole en büyük darbe, koronavirüsün Aralık 2019’da en büyük petrol tüketicisi Çin’de çıkmasıyla geldi. 
 

OPEC REUTERS
OPEC ve OPEC dışı ülkelerin temsilcileri, pandemi boyunca video konferans ile bir araya geldi/ Fotoğraf: Reuters


Sınırlarını kapatan, sokağa çıkma yasağını ilk kez devreye sokan ülkede petrol tüketimi de hızla düştü. 

Küresel piyasada paniğe neden olan bu durum sonrası OPEC+, 13 Nisan 2020’de tarihi bir karara imza attı. Örgüt’ten yapılan açıklamada küresel üretimin 1 Mayıs'tan 30 Haziran'a kadar günlük 9,7 milyon varil (küresel arzın yaklaşık yüzde 10’u) düşürüleceği belirtildi. 

Petrolü stoklayacak yer bulunamıyordu 

Tarihler 20 Nisan’ı gösterdiğinde ise tarihte ilk kez petrol fiyatı 0 (yazıyla sıfır) doların altına indi. 

Bunun farklı gerekçeleri vardı. 

Petrol talebi düşerken üretim devam ediyordu. Petrol satılamadıkça depolar boşalamıyor, boşalmadıkça da yeni petrolü depolayacak yer bulunamıyordu. Petrol üreticilerinin aldığı kesinti kararı, bu kriz için yeterli olmamıştı. Çünkü petrolü bir yerden diğerine taşıyacak insan dâhi bulunamıyordu. 
 

petrol deposu
Oklahoma eyaletinin Cushing kentinde yer alan petrol tankları/ Fotoğraf: Reuters


Nisan 2020’de küresel talep günlük 30 milyon varil gerilemişken, OPEC’in üretimi 30,3 milyon varile çıkmış, bir çeyrekte üretilmesi gereken miktarın bile dört katına ulaşılmıştı. 

Petrol fiyatları, kısa bir süre eksi seviyede kaldı ve yeniden sıfır dolar üzerine çıkmaya başladı. 

Üretim miktarındaki kesinti bir miktar gevşetildi 

2020’nin mayıs ayında ise OPEC ülkelerinin petrol üretimi 20 yılın en düşük seviyesindeydi. Reuters’ın araştırmasına göre taahhüt edilen kesintinin yüzde 74’ü gerçekleşti. 

15 Temmuz 2020’de gerçekleşen 20’nci Ortak Bakanlar İzleme Komitesi’nde (JMMC) alınan kararda, salgına karşı alınan önlemlerin yumuşatılması ve ekonomilerin açılmaya hazırlanması nedeniyle 1 Ağustos’tan itibaren 9,7 milyon varillik kesintinin 7,7 milyon varile indirileceği ifade edildi. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Eylül 2020’ye gelindiğinde küresel petrol üretimi günlük 90 milyon 710 bin kaydedildi. Bu miktar Eylül 2019’da 97 milyon 320 bindi. 

Petrol yıla 50 dolar civarında başlamıştı 

2020’nin son ayında gerçekleşen 12’nci Bakanlar Toplantısı’nda ise günlük 7,7 milyon varillik üretim kesintisini Ocak 2021’den itibaren 7,2 milyon varile düşürülmesi kararı alındı. 

OPEC Genel Sekreteri Muhammed Barkindo, 4 Ocak 2021’de yaptığı açıklamada “Umut verici işaretler olsa da 2021 yılının ilk yarısı için görünümü oldukça karışık” derken, Brent petrol 53 dolardan, WTI petrolü 49,5 dolardan işlem görüyordu. 

“Üretimi kademeli artırma” kararı nisanda alındı 

4 Mart’ta tamamlanan 14’üncü Bakanlar Toplantısı’nda Nisan 2020 - Ocak 2021 arasında OPEC+ ülkelerinin üretimlerini 2,3 milyar varil durdurduğu, bunun da petrol piyasasının yeniden dengeye gelmesini hızlandırdığı belirtildi. 

Suudi Arabistan, 2021’in şubat ve mart aylarında gönüllü olarak günlük 1 milyon varil azaltmıştı. 
 

petrol
Fotoğraf: Reuters


15’inci Bakanlar Toplantısı, nisanın ilk günündeydi ve önemli bir karar imza atıldı. 

Buna göre OPEC ülkeleri ve OPEC dışı ülkeler, mayıs, haziran ve temmuz ayları için günlük petrol üretimini kademeli olarak artıracaktı. 

Anlaşmanın detayları da şu şekildeydi: Mayıs ve haziranda petrol üretimi kısıtlamaları günlük 350 bin varil gevşeyecek, temmuzda bu miktar 400 bin varile çıkartılacak.

Küresel ekonominin 2021 büyümesini yüzde 5,5 seviyesinde öngören, petrol talebindeki artış tahminini yüzde 6,6 olarak açıklayan OPEC’in “yılın ikinci yarısında arz talebe yetişemeyecek” demesiyle petrol fiyatları, haziranda son iki yılın en yüksek seviyesine çıkmıştı. 

“Günlük 400 bin varil artış” üzerinde anlaşılamadı 

18’inci Bakanlar Toplantısı, ağustos ayı itibarıyla uygulanacak üretim politikasını görüşmek için 5 Temmuz’da toplanacaktı. 

Ancak Suudi Arabistan liderliğindeki 13 üyeli OPEC ile Rusya önderliğindeki OPEC dışı petrol üreticisi 10 ülkenin enerji ve petrol bakanları ile gerçekleşecek toplantı anlaşmazlık nedeniyle iptal oldu. 

1-2 Temmuz’da gerçekleşen ilk görüşmelerde ağustos-aralık döneminde petrol üretiminin her ay günlük 400 bin varil artırılması ve mevcut üretim kesintisi anlaşmasının 2022 yılı sonuna kadar uzatılması önerisi sunuldu. Ülkelerin çoğu bu öneriyi destekledi. Ancak Birleşik Arap Emirlikleri'nin üretim kotasını daha fazla artırmak istemesi görüşmelerin de kesilmesine yol açtı. 
 

Birleşik Arap Emirlikleri Enerji Bakanı Suheyl El-Mezrui Reuters
Birleşik Arap Emirlikleri Enerji Bakanı Suheyl El-Mezrui/ Fotoğraf: Reuters


Bu anlaşmazlık haricinde petrol fiyatlarını artıran başka nedenler de var. 

Bunlardan en önemlisi Kovid-19'un "delta" varyantının hızla yayılması. Bu varyant yayıldıkça “ekonomiler yine mi kapanacak, başa mı dönülecek?” endişesi de büyüyor. 

Örneğin, dünyanın en büyük dördüncü petrol ithalatçısı Japonya, artış trendindeki Kovid-19 vakalarına karşı başkent Tokyo'da ağustos sonuna kadar olağanüstü hâl ilan etmeye hazırlanıyor.

Bunun yanısıra ABD’nin ticari ham petrol stokları da düşüyor. Bu, ülkede talebin arttığı anlamına geliyor. Amerikan Petrol Enstitüsü’nün verilerine göre geçen hafta stoklar, bir önceki haftaya göre 7 milyon 983 bin varille beklentinin üzerinde geriledi. 

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU