Dünya Altın Konseyi, 5 Temmuz'da yaptığı açıklamada "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın sahip olduğu altın miktarının hesaplanmasında bir düzenlemeye gittik" dedi.
Bunun gerekçesi ise Merkez Bankası'nın açıkladığı brüt altın rezervleri içerisinde TCMB'ye ait olanların da diğer sektörlere ait olanların da bulunması.
Konsey'e göre böyle bir durumda yalnızca TCMB'ye ait olan altın miktarının hesaplamasının doğruluğu istenilen seviyede olmuyor.
Dünya Altın Konseyi, Merkez Bankası'nın brüt altın rezervleri içine Rezerv Opsiyon Mekanizması ile gelen altınların da eklendiğini, ancak bu altınların TCMB'ye ait olmadığını, yalnızca Banka nezdinde tutulduğunu söylüyor.
2011'de uygulamaya alınan Rezerv Opsiyon Mekanizması (ROM), bankaların TCMB'de tuttuğu paraların belli bir yüzdesinin altın ya da yabancı para cinsinden olmasına imkan tanıyor.
ROM kapsamındaki altınların brüt rezervlerde gösterilmesi herhangi bir şekilde gizlenen bir uygulama değil. Aksine TCMB, bu sistemin "brüt rezervleri güçlendirdiğini" söylüyor.
Rezerv Opsiyon Mekanizması nedir?
Rezerv Opsiyon Mekanizması'nı açıklamadan önce "Zorunlu karşılık nedir?" sorusunun yanıtını verelim.
Zorunlu karşılık oranı, Türkiye'de faaliyet gösteren yerli ya da yabancı tüm bankalara uygulanıyor.
Bankalar, hesaplarında tuttukları mevduat miktarına göre Merkez Bankası'nda belli miktarda para bulunduruyor. Bu paraya da zorunlu karşılık deniyor.
Yani, bir ülkede zorunlu karşılık oranı yüzde 10, bankanın mevduatları toplamı 100 lira ise, söz konusu banka mevduatının 10 lirasını Merkez Bankası'na park etmek zorunda.
ROM: Merkez Bankası nezdinde tutulacak para çeşidine opsiyon sunan sistem
Rezerv Opsiyon Mekanizması da bu zorunlu karşılıkların belli bir yüzdesinin altın ya da yabancı para cinsinden yatırılmasına imkan tanıyor.
Bu durum bankalar için mecburi değil. İstenirse zorunlu karşılığın tamamı Türk Lirası cinsinden olabilir.
2008'de başlayan ve etkisi sonraki yıllarda da devam eden Küresel Finansal Krizi'nden sonra merkez bankalarının genişlemeci para politikaları nedeniyle küresel piyasada döviz bolluğu oluşmuştu. Bu durumdan Türkiye de nasibini almış ve ülkeye yoğun portföy akımı başlamıştı.
Bankalara gelen bu yoğun döviz akımı Merkez Bankası tarafından dengelenmek istenmiş, "Bende tuttuğunuz zorunlu karşılıkların belli bir kısmını döviz olarak tutun" denmişti.
Bu durum ellerinde bolca döviz olan bankaların da döviz varlıklarını artırmak isteyen TCMB'nin de işine geliyordu.
Merkez Bankası: Sistemin faydalarından biri brüt döviz rezervlerini güçlendirmek
Merkez Bankası, ROM'un amacını "sermaye hareketlerindeki aşırı oynaklığın makroekonomik ve finansal istikrar üzerindeki olumsuz etkilerini sınırlamak" şeklinde açıklıyor.
TCMB, Aralık 2012'de yayımladığı bültende sermaye girişlerinin yavaşladığı dönemlerde döviz cinsinden kaynakların maliyetinin, TL cinsinden kaynakların maliyetine göre daha yüksek olduğunu hatırlatıyor.
Böyle bir durumda yurt dışı fonlara erişim zorlaşıyor. Ancak bankaların da döviz ihtiyacı devam ediyor.
Bunun önüne geçmek için bankalar, rezerv opsiyonu kullanımlarını azaltıyor. Merkez Bankası durumu, "Sonuç olarak ROM, hem döviz kurunun hem de piyasa likiditesinin oynaklığını sınırlama potansiyeli taşımaktadır" diyerek açıklıyor.
TCMB'nin açıklamasına göre 2011'den bu yana kullanılan uygulamanın faydalarından biri de "TCMB'nin brüt döviz rezervlerini güçlendirmek".
Mevduatlar ve Swap Dahil Merkez Bankası'nın Altın Rezervi ($) | |
Mayıs 2010 | 4 milyar 520 milyon |
Mayıs 2011 | 5 milyar 736 milyon |
Mayıs 2012 | 12 milyar 308 milyon |
Mayıs 2013 | 20 milyar 76 milyon |
Mayıs 2014 | 20 milyar 251 milyon |
Mayıs 2015 | 19 milyar 323 milyon |
Mayıs 2016 | 18 milyar 76 milyon |
Mayıs 2017 | 18 milyar 5 milyon |
Mayıs 2018 | 24 milyar 513 milyon |
Eylül 2018 | 17 milyar 667 milyon |
Mayıs 2019 | 20 milyar 517 milyon |
Mayıs 2020 | 36 milyar 667 milyon |
Mayıs 2021 | 43 milyar 945 milyon |
Merkez Bankası'nın açıkladığı son aylık verilere göre brüt altın rezervi 44 milyar dolara ulaşmıştı.
Ancak haftalık verilere bakıldığında 25 Haziran ile biten haftada altın rezervinin değeri 40 milyar 918 milyon dolara geriledi.
Eski TCMB Başkan Yardımcısı: ROM bir "kazan-kazan" durumu oluşturuyor
2016-2018 yılları arasında Merkez Bankası Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Erkan Kilimci, Şubat 2017'de Dünya Altın Konseyi'nin "Gold Investor" adlı online yayını için bir makale kaleme almış ve altın yatırımının Türkiye'de çok eski bir gelenek olduğuna vurgu yapmıştı.
O dönem yaptığı açıklamada "Türkiye'nin yerel ekonomisi, değeri yaklaşık 200 milyar dolar olan, 5 ila 6 bin ton altına ev sahipliği yapıyor. Bu değerin çoğu yastık altında ve ekonomiye katkısı ihmal ediliyor" ifadelerini kullanmıştı.
Kilimci'ye göre Rezerv Opsiyon Mekanizması, bir "kazan-kazan" durumu oluşturuyor.
Fiziksel altın sahipleri, bu varlıklarını bankalara bir getirisi olan mevduata dönüştürüyor. Bankalar, bu altını Merkez Bankası'nda zorunlu karşılık olarak tutabiliyor ve uluslararası borçlanmaya gerek olmadan likiditelerini artırıyor. Merkez Bankası da portföyünde tuttuğu altın miktarını artırmış oluyor.
Rezerv Opsiyon Mekanizması'nın ilk kez açıklandığı 2011 yılında zorunlu karşılıkların yüzde 30'unun altın şeklinde tutulabilmesi imkanı tanındığını hatırlatan Kilimci, "Bu sayede rezervlerimiz 450 ton arttı" demişti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
ROM 1 Ekim'de sona erecek
Rezerv Opsiyon Mekanizması kapsamında kullandırılan azami oran döviz ve altın için farklı.
Son olarak zorunlu karşılıkların, en fazla yüzde 20'si döviz cinsinden, yüzde 15'i standart altın cinsindendi.
Merkez Bankası'nın Şubat 2021'deki Para Politikası Kurulu sonrası yapılan açıklamada parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini artırmak için Türk lirası zorunlu karşılıklarda artış yapılması ihtiyacı olduğunu belirtmişti.
Bu nedenle zorunlu karşılıkların döviz ve altın cinsinden tesis edilmesine imkân veren Rezerv Opsiyonu Mekanizması dâhilindeki oranların aşağı çekilmesi planlanmaktaydı.
Bu plan da 1 Temmuz itibarıyla hayata geçti.
Resmi Gazete'de yayımlanan kararla ROM kapsamındaki döviz cinsinden zorunlu karşılık azami oranı yüzde 20'den yüzde 10'a düşürüldü. ROM sistemi 1 Ekim 2021'den itibaren tamamen sonlandırılacak.
Dünya Altın Konseyi: ROM, Merkez Bankası'nın brüt döviz rezervlerinde de oynaklığa neden oluyor
Dünya Altın Konseyi, pazartesi günü sitesinde yer verdiği açıklamasına "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası altını, pek çok merkez bankasından daha fazla politika mekanizmasında kullanıyor" diyerek başlıyor.
Konsey de politikanın amacını "hanehalkının yüksek miktarlarda elinde tuttuğu altını ortaya çıkarmak ve ekonomiye kazandırmak" olarak açıklıyor.
Ancak Dünya Altın Konseyi'ne göre ROM, Merkez Bankası'nın brüt döviz rezervlerinde de oynaklığa neden oluyor.
"Merkez Bankası, bu altınların doğrudan sahibi değil"
"ROM'un uygulamaya alınmasından bu yana Uluslararası Para Fonu'na (IMF) bildirilen altın rezervleri, Rezerv Opsiyon Mekanizmasıyla toplanan altınları da kapsıyor" diyen Dünya Altın Konseyi şöyle devam ediyor:
Ancak Merkez Bankası, bu altınların doğrudan sahibi değil.
Diğer merkez bankaları ile daha karşılaştırılabilir olması açısından Türkiye ile ilgili verimizde bir düzenlemeye gittik.
TCMB'nin aylık yayımladığı verileri baz alarak, ROM ile alakalı altın rezervlerini, IMF'ye bildirilen brüt rezervlerden çıkardık.
Bu da gerçek altın rezervlerini mümkün olan en doğru şekilde raporlamamızı sağladı.
"Artık TCMB'nin ve Hazine'nin ne kadar altını var bilebileceğiz"
Merkez Bankası'nın 2017'den bu yana swap dahil, altınla ilgili başka politikalar da açıkladığını hatırlatan Konsey, "Yeni veri, daha geniş çaptaki ‘resmi sektörün' altın varlıklarına ışık tutmada bize yardımcı oldu" ifadelerini kullandı.
Bu şu anlama geliyor: Artık yeni hesaplamayla doğrudan Merkez Bankası'na ait olan resmi rezervler ile Hazine ve Maliye Bakanlığı gibi kurumların elinde tuttuğu altınlar birbirinden ayırt edilebilecek.
Dünya Altın Konseyi, 2017'den itibaren olan resmi altın rezervlerinde düzenleme yaptıklarını söylüyor.
Hesaplamalara göre altın swaplarının ticari bankalar tarafından geniş çapta kullanılmaya başlandığı 2019'dan itibaren anlamlı bir fark oluşmuş durumda. Bu da IMF'ye rapor edilen brüt altın rezervlerini etkiliyor.
Konsey, "Türkiye için yeni teknik düzenlememizin resmi sektörün altın rezervleri ile ilgili daha doğru bir ölçüm sağlayacağına inanıyoruz" diyor.
"159 ton altın nerede?" tartışması
Merkez Bankası'nın ton bazında ne kadar altınının olduğu yakın zamanda bazı tartışmaların da ana gündemi olmuştu.
TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, 23 Nisan'da yaptığı açıklamada Türkiye'nin rezervlerinde 720 ton altın olduğunu söylemişti.
Aynı ay Dünya Altın Konseyi'nin TCMB'ye ait olan ve bankaların TCMB nezdinde sakladığı altın miktarını 879,2 ton açıklaması üzerine, muhalefetten "159 ton altın nerede?" sorusu yükselmeye başlamıştı.
Konsey'in her çeyreklik dönemde açıkladığı verilere göre TCMB'nin altın rezervleri şu şekilde:
Altın Konseyi tarafından hazırlanan verilere göre 2017'ye 116 tonda başlayan Merkez Bankası altın rezervi aynı yılın son çeyreğini 202 tonla kapattı.
Bu miktar tam bir sene sonra 253 tonun üzerine çıktı.
2019'daki artış ise daha hızlı oldu. 2019'un birinci, ikinci, üçüncü ve son çeyreğinin değerleri şu şekilde: 293, 314, 385, 412 ton.
2020'nin ikinci çeyreğinde 583 tona kadar çıkan altın rezervi, pandeminin kendini göstermesiyle birlikte üçüncü çeyrek sonunda 561 tona geriledi.
Ancak 2020 sonunda 716,3 tonla rekor kırıldı.
2021'in ilk çeyreği için açıklanan veri ise 512,6 ton.
© The Independentturkish