Brexit'in bu nesilde tamamen tersine çevrileceğine hâlâ inanıyorum

Kovid-19 ve Avrupa Komisyonu başlangıçta başarısız kalırken Britanya aşı programının başarısı olmasaydı, bugünün Britanya siyaseti Brexit'le dolup taşardı diye düşünüyorum

Avrupa Birliği yanlısı protestocu, 13 Eylül 2018'de Westminster'daki parlamento binasının önünde "Brexit. Buna değer mi?" yazılı bir pankart taşırken (Reuters)

Beş yıl önce biri Belfast'taki isyanlarla, Fransızları uzak tutmak için Jersey'deki savaş gemileriyle ve AB ile ticaretimizin hızla düşmesiyle birlikte Brexit'in bu denli bir felaket olacağını öngörmüş olsaydı itiraz ederdim. O dönem, merak etmeyin, Norveç veya İsviçre gibi olacak ve (ayrılma) şartlarıyla ilgili kaçınılmaz ikinci referandum düzenlendiğinde Brexit gerçekleşmeyebilir bile diyordum.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Ne kadar yanılmışım. Brexit liderlerinin hiçbirinin güvenilir bir planı olmadığı ortaya çıktı. Theresa May bir plan üretmeye başlar başlamaz, Robespierre'in Fransız Devriminde Danton ve ılımlıları ortadan kaldırması gibi, Johnson, Farage ve Cummings tarafından bir iktidar hamlesinde yok edildi.

2019'da yaşanmaya çok yaklaşan ikinci referandumda muhtemelen tüm Brexit kabusunun sonlandırılması yönünde bir çoğunluk elde edilecekti, muhtemelen bugün yapılsa yine böyle bir çoğunluk elde edilir. Fakat yanılgıları kadar beceriksiz olan Jeremy Corbyn ve Jo Swinson birlikteliği bizi bunun yerine erken seçime götürdü. Başbakan olarak Johnson ve Corbyn arasında tercih yapılan bir genel seçiminse tek bir sonucu vardı. AB'de kalma yanlılarının dörtte biri Muhafazakarlara oy verirken, ayrılma taraftarlarının neredeyse hepsinin Boris'i desteklediği açıkça görülüyor.

Bizimki gibi olgun demokrasilerde mantık ve gerçekler nihayetinde kazanan argümanların temelini teşkil eder. İthalat ve ihracatımızın yarısına hükmeden ticaret şartlarındaki temel bozulmanın yanı sıra müzisyenler, sanatçılar, mühendisler ve mimarlar gibi Britanyalıların geçimlerinin bağlı olduğu kıtada çalışma haklarının bile son bulmasına karşılık (geçen haftadan bir örnek olarak) Avustralya'yla ticaret anlaşması fazladan yüzde 0,02 GSYİH ikamesi sağlıyormuş gibi yapmak bariz biçimde mantıksız bir yalan.

Neredeyse aklı başında herkes bunu görmüş ve Brexit'ten sorumlu Bakan Lord Frost ve Johnson, Kuzey İrlanda Protokolü'nü müzakere etmeye başlar başlamaz tehlikeye işaret etmişken, Frost'un (yapmaya devam ettiği üzere) İrlanda Denizi'nin aşağısında gümrük engeli sorunu yaşanacağını kimsenin öngörmediğini iddia etmesi de mantıksız bir gerçek dışılık. Demokratik Birlik Partisi, Kuzey İrlanda'da patlama yaşarken ve İrlanda'nın son ve muhtemelen bir sonraki başbakanı Leo Varadkar birleşmiş bir İrlanda'ya giden yol hakkında konuşmalar yaparken, gerçeklik kendini göstermeye başlıyor.

Kovid-19 ve Avrupa Komisyonu başlangıçta başarısız kalırken Britanya aşı programının başarısı olmasaydı, bugünün Britanya siyaseti Brexit'le dolup taşardı diye düşünüyorum. Kovid dönemi sona erdiğinde, Brexit'in açıkça istikrarsız ve hayatta kalamaz olduğu gerçeği kendini yeniden doğrulayacak.

Bana göre Brexit bu aşırı haliyle neredeyse kesinlikle devam etmeyecek ve bu nesilde tamamen tersine çevrilebilir. Bu esasen liderlik gerektiriyor ve Sir Keir Starmer'ın Avrupa'nın öylesine çekip gideceğine dair perişan bir umutla Brexit hususunda Johnson'a "amin" dediği bir yıldan sonra, bu liderlik halen feci biçimde eksik.

İngilitere'deki Johnson karşıtı liderliğin nereden geleceği bugünün Britanya siyasetindeki büyük soruyu teşkil ediyor. Bu soru cevaplandığında, bu zor Brexit anlaşması da tersine çevrilmeye başlayacak. Chesham ve Amersham ara seçimleri, İşçi Partisi'nin zayıflığıyla birleşince, Britanya'nın Avrupa Komisyonu'ndaki tek başkanı Roy Jenkins'in 1981'de Sosyal Demokrat Parti'yi (SDP) kurduğu zamanki kadar akışkan bir durum yaratıyor. O dönem orada bulunan biri olarak, SDP-Liberal İttifakı'nın başarılı olmaya ne kadar yaklaştığını gördüm ki İşçi Partisi'nin toplumsal tabanı şimdikinden çok daha güçlüydü.
 


2016'dan bu yana siyasetteki kişisel 5 yılım bu aynı pişmanlık, istifa, inanamama, şok ve şimdi bu felaketi tersine çevirme kararlığı gidişatını izledi.

2016 referandumunda neredeyse hiç rol almadım,  AB'de kalmayı isteyenlerin büyük bir çoğunluk sağlayacağını zannettim ve Cameron ile Osborne'un yanında kampanya yürütmek istememiştim. Referandumdan sonra bile, Norveç veya İsviçre'e işaret edildiğine inanarak, Britanya'yı kemer sıkma sonrası harekete geçirecek devlet kurumu olarak partiler arası yeni Ulusal Altyapı Komisyonunu (NIC) kurmaya yoğunlaşmıştım. Fakat Theresa May gümrük birliğinden ve tek pazardan ayrılmanın Brexit'in tanımı olduğunu ilan ettiğinde buna karşı kampanya yürütmeye başladım ve NIC'ten istifa ettim, çünkü ulusal çıkarlara bu kadar açık ihanet eden bir hükümetle çalışamazdım.

Bugün, Avrupa Hareketi'nin lideriyim ve bunu "adım adım Tekrar Katılma" kampanyası yürüten bir kitlesel AB üyeliği hareketine dönüştürmeyi amaçlıyorum. Buraya katılarak bu hedefe ulaşmada bize yardımcı olabilirsiniz.

Avrupa'nın çoğu için 23 Haziran'ın asıl hatırlanma sebebi Brexit referandumu değil. Aksine, 23 Haziran, Hitler'in yeni ve en büyük fethini seyretmek için 1940 ateşkesinden kısa bir süre sonra, daha da büyük bir savaşı ve nihayetinde kıtamız genelinde bir soykırımı başlatma arifesinde Paris'i ziyaret ettiği gündü. Avrupa Birliği böylesi bir şeyin tekrar yaşanmasını önlemek için kuruldu. Kurucularının bile hayallerinin ötesinde bir başarı sağladı. Kendi iyiliğimiz ve Avrupa'nın iyiliği için AB'nin dışına değil, içine aidiz.

Andrew Adoniz, Tony Blair ve Gordon Brown hükümetlerinde bakandı



https://www.independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Kerim Çelik

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU