Biden ve Putin'in ikili zirvesi öncesinde beklentiler düşük

Washington ve Moskova yönetimlerinin ilişkisi yıllardır olan en gergin seviyesindeyken, Biden ve Putin'in yapacakları zirvede büyük bir gelişme olması düşük ihtimalli olarak görülüyor

Fotoğraf: Reuters

ABD Başkanı Joe Biden ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin çarşamba günü görüşmeye hazırlanırken, ABD basınında zirvenin bir çözüm üretmeyeceği görüşleri öne çıkıyor.

Biden'ın 20 Ocak'ta göreve gelmesinden kısa süre sonra Putin'i "katil" olarak nitelendirmesinin ardından gerilen ülke ilişkileri İsviçre'nin Cenevre kentinde düzenlenecek zirvede masaya yatırılacak.

Washington Post gazetesinde yayımlanan bir haberde, Biden'ın bu zirvede Putin'i siber saldırılar, insan hakları ve seçimlere müdahale gibi birçok konuda zorlayacağı ancak Putin'in bu suçlamaları kabul etmeyeceği, böylece de zirvenin çıkmaza gireceği analizine yer verildi.

Biden yönetiminin Rusya ile "istikrarlı bir ilişki" talebinin hatırlatıldığı haberde, Putin'in var olan sorunları kabul etmeyerek sorunları çözümsüz bırakacağı kaydedildi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Biden ve Putin'in sorunları, Biden ve Putin'den büyük"

New York Times'ta "Serge Schmemann" imzasıyla, "Biden ve Putin'in sorunları, Biden ve Putin'den büyük" başlığıyla bir makale yayımlandı.

Makalede, Rusya ile ABD arasındaki Suriye, Ukrayna, siber saldırılar gibi birçok soruna rağmen, diplomasi yolunun seçilmesinin iyiye işaret olduğu ancak zirveden bir ortak açıklama beklenmemesi gerektiği ifade edildi.

ABD'nin bir diğer önemli gazetelerinden Wall Street Journal'da zirveye ilişkin yayımlanan makalede ise ABD-Rusya ilişkilerinin Soğuk Savaş sonrasından bu yana ilk kez bu kadar düşük bir seviyede olduğu vurgulandı.

Haberde, her iki liderin de güç gösterisinde bulunmak istediğinin, dolayısıyla da söz konusu zirveden bir çözüm çıkmayacağının altı çizildi.

Bazı başlıklar üzerinde ilerleme sağlanabilir

Liderler, anlaşmazlığa yol açan bazı konu başlıkları üzerinde ılımlı ilerleme sağlayabilirler.

Rusya bağlantılı olduğu iddia edilen bilgisayar korsanlarınca gerçekleştirilen ve Amerika'daki kritik önemdeki iki ayrı altyapı tesisini hedef alan fidye yazılımı saldırıları ABD için bir endişe kaynağı haline geldi.

ABD'nin Federal Soruşturma Bürosu (FBI), ABD'li petrol boru hattı şirketi Colonial Pipeline'ye ve Brezilyalı et paketleme şirketi JBS SA'ya yönelik fidye yazılım saldırılarına Rus hükümetinin dahil olduğu konusunda bir delil ortaya koyamadı. Putin ise bu iddiaların gülünç olduğunu açıklamıştı.

Fakat Biden yarınki görüşmede bu konuyu gündeme getirmeye niyetli ve Rus yetkililerin siber suçlulara göz açtırmamasını talep ediyor. Putin, her iki tarafın anlaşmaya varması halinde Moskova yönetiminin şüphelileri teslim edebileceğini belirtti.

Biden ayrıca Rusya'nın siber yöntemlerle ABD iç politikasına müdahale ettiğine dair ABD'nin taşıdığı kaygıları büyük ihtimalle gündeme getirebilir.

İnsan hakları

Biden, kendi yönetiminin insan haklarını ve demokrasiyi küresel olarak desteklemeyi öncelik haline getireceğini ve bu konudaki sicilleriyle ilgili diğer devletleri uyarmaktan çekinmeyeceğini belirtmişti.

Washington yönetimi, Rus muhalif siyasetçi Alexei Navalni'nin zehirlenmesi ve hapsedilmesinden dolayı Moskova yönetimini eleştirmekte ve Navalni'nin serbest bırakılmasını talep etmekteydi.

Navalni'nin zehirlendiğini yalanlayan Kremlin yönetimiyse Rus politikasının bir iç mesele olduğunu ve Washington yönetiminin buna karışmaması gerektiğini ifade etmişti. Rusya ayrıca insan hakları konusunda birçok sorunu olan bir ülkeden ders almayacaklarını açıklamıştı.

Nükleer silahlar

Dünyanın en büyük iki nükleer gücü olan ABD ve Rusya, orduları arasındaki iişkinin istikrarını sağlamak için silah kontrolü konusunda görüşmeler yapmaya hevesli.

Şubat ayında iki devlet kullanılabilecek stratejik nükleer savaş başlıklarının, füzelerin ve bombardıman araçlarının sayısını kısıtylayan New START nükleer anlaşmasını beş yıl daha uzatmışlardı.

Moskova yönetimi, daha yeni sistemlerin de dahil edilebileceği anlaşmanın geçerliliğinin daha fazla uzatılması konusunda istekli.

Ayrıca 2019'da imzalanan Orta Menzilli Nükleer Güç Anlaşması'ndan sonra Rusya her iki tarafın da karada yerleşik bazı füzeleri Avrupa'da konuşlandırmaması için bir anlaşmanın yapılmasını istiyor.

Ukrayna

ABD, Rusya'nın 2014'te Kırım'ı ilhak etmesinden beri Ukrayna'nın en güçlü müttefiki haline geldi. Bu da, Moskova hükümetinin Batı'yla olan bağlarını Soğuk Savaş sonrasındaki en düşük düzeyine getirmişti.

Bu yıl başında Rus güçlerinin Kırım'da ve Ukrayna sınırları civarında konuşlandırılması, Washington yönetimini kaygılandırmıştı. ABD'nin isteği Rusya'nın Kırım'ı iade etmesi ve Rusya destekli ayrılıkçılar tarafından kontrol edilen Ukrayna'nın doğu bölgelerinin tekrar Kiev yönetiminin kontrolüne geçmesiydi.

NATO liderleri dün yaptıkları toplantıda Ukrayna'nın gelecekte bir gün NATO'ya katılabileceğini belirten 2008 tarihli kararı yinelediler. Ancak Biden Kiev'in öncelikle yolsuzluğun kökünü kazımasını ve diğer kriterleri karşılamasını talep etti.

Putin ise Ukrayna'nın kendisi için "kırmızı çizgi" olduğunu ve ABD'nin Ukrayna'dan uzak durmasının gerektiğini açıklamıştı.

Elçilikler

Her iki taraf da, yabancı elçiliklerin durumunda ilerleme sağlanabileceğine inanıyor.

Biden'ın Mart'taki açıklamasında Putin'in "katil" olduğunu söylemesi sonrasında Rusya, Washington Büyükelçisi Anatoly Antonov'u geri çağırmıştı. Öte yandan ABD'nin Moskova Büyükelçisi John Sullivan da istişare için Nisan'da geri çağrılmıştı.

Her iki diplomatın da görev yerlerine geri dönmeleri bu konuda bir ilerleme olduğuna dair bir sinyal verebilir.

Mahkumlar

Rusya, ABD'li eski deniz piyadesi Paul Whelan'ı espiyonaj suçu mahkumiyetinden dolayı, diğer bir deniz piyadesi Trevor Reed'i de bir polis memuruna saldırdığı suçlamasıyla Rusya'da tutuyor. ABD'li her iki eski deniz piyadesi de kendisine yöneltilen suçlamaları reddediyorlar.

Aileleri bu kişilerin serbest bırakılması için liderler zirvesi öncesinde çağrıda bulunmuşlardı.

Herhangi bir mahkum takası olup olamayacağı kendisine sorulan Putin, NBC'ye yaptığı açıklamada, "Evet, evet elbette" diye yanıt vermişti.

Whelan'in Rus avukatı geçmişte yaptığı açıklamasında, silah tüccarı Viktor Bout'un ve ABD'ye kokain kaçırmaktan mahkum olmuş pilot Konstantin Yaroshenko'nun Rusya'ya geri dönmesiyle ilgili bir mahkum takas anlaşmasına Rusya'nın sıcak bakabileceğini belirtmişti.

 

Independent Türkçe, Reuters, AA

DAHA FAZLA HABER OKU