AYM’den Kemal Kılıçdaroğlu ve 2 AK Partiliye ret: Sözlerin bağlamından koparılması ifade özgürlüğü açısından sorunlu

AYM CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Yeni Akit gazetesi aleyhine, AK Partili siyasetçiler Mehmet Özhaseki ve Nihat Zeybekci’nin de Kılıçdaroğlu aleyhine yaptığı bireysel başvuruları reddetti

Fotoğraf: AA

Anayasa Mahkemesi (AYM)  3 bireysel başvuruyu reddetti. Başvurulardan biri CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yeni Akit gazetesi hakkındaydı.

Diğer 2 başvuru ise AK Partili siyasetçiler Mehmet Özhaseki ve Nihat Zeybekci’nin Kılıçdaroğlu aleyhine yaptığı bireysel başvurulardı.

Yeni Akit'in "CHP cami düşmanı" haberi

Kılıçdaroğlu, Yeni Akit gazetesinin 25 Kasım 2011 tarihli “CHP cami düşmanı” başlıklı haberinde kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu gerekçesiyle manevi tazminat davası açmıştı. Başvuruda "ülkenin en köklü partisi CHP aleyhindeki bu haberle halkın hassas dini duyguları istismar edilerek, düşmanlık tohumu ekilmeye ve halkın kışkırtılmaya çalışıldığı" iddia edildi.

Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesi Kılıçdaroğlu’nun Yeni Akit’ten tazminat talebini 19 Şubat 2013’te reddetti. Gerekçe olarak iddiayla ilgili daha önce savcılığa yapılan suç duyurusunun takipizlikle sonuçlanması gösterildi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“Ana muhalefet lideri ağır eleştirelere tahammül etmeli”

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi ret kararını 27 Haziran 2014’te onadı. CHP lideri Kılıçdaroğlu bu kez 24 Temmuz 2014 tarihinde AYM’ye bireysel başvuruda bulundu. AYM başvuruyla ilgili CHP hakkındaki cami tartışmalarının tarihçesine de yer verdi. Kararda şöyle denildi:

“Haber Malatya’daki bir caminin yıkılmasıyla ilgili TBMM’de iktidar ve muhalefet partileri arasında yaşanan polemik üzerine yapılmıştır. Halkın büyük çoğunluğunun İslam dinine mensup olduğu ülkede, Müslümanların ibadet yeri olan camilerle ilgili yapılan haberin güncel olduğu ve habere yönelik toplumsal ilginin varlığı kabul edilmelidir.

Ülkede tek partili iktidar döneminde dini hayatın baskılandığına, din ve vicdan özgürlüğünün dışavurumuna önemli kısıtlamalar getirildiğine yönelik görüşü benimseyen bir kesim vardır ve bu yönde yayımlanmış kitaplar, makaleler, tarihi belgeseller mevcuttur. Haberin yazarı gazeteci de bu görüşe hitap eden bir gazetede çalışmaktadır.

İddialarını anlatırken yazarın başvurucu Kemal Kılıçdaroğlu hakkında birtakım incitici sözler kullandığı görülmektedir. Sözlerin bağlamı da göz önünde bulundurulmalıdır. Bağlamından koparılmış bir ifadeye dayanılarak yapılacak değerlendirme ifade özgürlüğü açısından sorunlu olacaktır. Ana muhalefet partisi ve onun lideri olarak başvurucuların haklarında değerlendirmeler yapılacağını, ağır eleştirilerde bulunulabileceğini öngörmeleri ve demokratik çoğulculuk açısından bunlara daha fazla tahammül etmeleri gerekir.”

AYM bu gerekçeyle Kılıçdaroğlu’nun talebini reddetti.

“Başbakanın yandaşıysan, çal çalabildiğin kadar”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun 4 Aralık 2011 tarihinli İzmir mitinginde yaptığı konuşmada şeref ve itibarını zedelediği iddiasında bulundu.

Özhaseki, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde Kılıçdaroğlu’nun kendisi için kullandığı “Rüşvet defterini gönderdik beyefendiye. Bir taraftan Cumhurbaşkanı, bir taraftan Başbakan kefil oldu. Başbakanın yandaşıysan, çal çalabildiğin kadar. Yoldaşıysan soy soyabildiğin kadar…” ifadeleriyle ilgili savcılığa suç duyurusunda bulundu.

 

Mehmet Özhaseki2.jpg
Mehmet Özhaseki / Fotoğraf: AA

 

Savcılığın kovuşturmaya yer yok kararı verdi. Özhaseki 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde manevi tazminat davası açtı, mahkeme kararında tazminat talebi kısmen kabul edildi. Yargıtay mahkemenin kararını bozdu. Gerekçede “Başvurucunun açıkça isminin geçmediği konuşmanın yansıma yoluyla kişilik haklarını ihlal ettiği kabul edilemez” denildi. Yerel mahkeme Yargıtay'ın kararına uydu, Özhaseki'nin davasını reddetti. 

“Siyasetçilerin eleştirileri, halka hizmet yarışının parçası”

AYM bireysel başvuruda bulunan Mehmet Özhaseki’nin başvurusunu reddetti. Kararda “Demokratik bir sistemde siyasetçilerin birbirlerini eleştirmeleri, halka hizmet etme yarışının bir parçasıdır. Somut olayda, derece mahkemelerince alınan kararların, devletin şeref ve itibar hakkı bağlamındaki pozitif yükümlülüklerine aykırılık oluşturmadığı sonucuna ulaşılmıştır” denildi.

Son başvuru AK Partili Nihat Zeybekci’den geldi. Zeybekci, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun 6 Kasım 2012 tarihli Meclis konuşmasında, milletvekili yoklamasında AK Partili vekillerin usulsüzlük yaptığı iddiasında bulunduğunu ve “Nihat Zeybekci, Denizli, kesinlikle zeybek oyunu oynamasın, çünkü sahtekarlara zeybek oyunu oynamak düşmez” ifadesini kullandığını öne sürdü.

 

nihat zeybekçi.jpg
Nihat Zeybekci / Fotoğraf: AA

 

Yerel mahkeme Kılıçdaroğlu’nu haklı buldu; Zeybekci’nin oy pusulası sahte

Zeybekci, Kılıçdaroğlu aleyhine kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu iddiasıyla Ankara 21. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde manevi tazminat davası açtı. Mahkeme “siyasi kişilerin daha tahammüllü olmaları gerekir” kanaatiyle Özhaseki’nin davasını reddetti. Karar temyiz sürecinde kesinleşince Özhaseki 30 Mart 2015 tarihinde AYM’ye bireysel başvuruda bulundu. AYM talebi reddederken şu gerekçeyi gösterdi:

 

“İlk derece mahkemesi, başvurucunun TBMM Genel Kurul toplantısında bulunduğuna dair başkanlık kürsüsüne oy pusulası gönderdiği halde yapılan yoklamada bulunmadığını tespit etmiş ve bu durumda başvurucunun var olduğunu gösteren pusulanın sahte olduğunun söylenebileceğine karar vermiştir. İlk derece mahkemesi, dava konusu söylemiş başvurucunun davranışından kaynaklandığını kabul etmiştir.”


AYM “İtibar hakkına yönelik bir ihlalin olmadığının açık olduğu anlaşılmıştır” kanaatiyle Özhaseki’nin bireysel başvurusunu reddetti.

 

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU