Düşen Cougar'la ilgili ön raporu emekli havacılar yorumladı: Köse: Tutarsızlıklar var; Karakuş: Ani hava değişimini doğruluyor; Altan: Nelerin sorgulanması istenmiyor onu anlıyoruz

Bitlis'te düşen helikopterle ilgili ön raporu emekli hava korgeneraller Orhan Köse ile Erdoğan Karakuş ile eski bir savaş pilotu Bahadır Altan, yorumladı. Köse ile Altan, ön raporu eleştirirken, Karakuş, kazayla ilgili nedeni yeterli buldu

Bitlis'te düşen helikopterle ilgili hazırlanan ön raporda ani hava değişimine dikkat çekildi / Fotoğraf: AA

Bitlis'te geçtiğimiz günlerde düşen Cougar model helikopterde Korgeneral Osman Erbaş dahil 11 asker şehit olmuştu.

Kazayla ilgili açıklanan ön rapor, dün (8 Mart 2020 Pazartesi) Milli Savunma Bakanlığı (MSB) tarafından duyuruldu.

Helikopter bulut içinde kaldı

Raporda kazaya helikopterdeki bir arızanın değil, değişen kötü hava koşulları nedeniyle bir anda kaybolan görüş mesafesinin neden olduğu iddia edilerek şöyle denildi:

"Saat 14.30'dan itibaren ani hava değişimi ile olumsuz hava şartlarıyla karşılaşılmış, bulut içine girilmiştir. Uçuşun son aşamasında hava koşullarının ani değişimi sonucunda ortaya çıkan olumsuz hava şartları nedeniyle helikopterin bulut içinde kalması ve bir anda yer görüş şartlarını kaybetmesi nedeniyle meydana geldiği değerlendirilmektedir."

Raporda pilotların geri dönüş kararı vermesine karşın 14.41'de kazanın meydana geldiği kaydedilerek, helikopterin düşmesinde hava şartları dışında herhangi bir dış etken bulunmadığının tespit edildiği öne sürüldü.

orhanköse.jpg
Orhan Köse / Fotoğraf: TSK

 

"Raporda tutarsızlık var"

Emekli Hava Korgeneral Orhan Köse, kazanın ardından Independent Türkçe'ye yaptığı değerlendirmede kazanın teknik nedenlerle değil, meteorolojik koşulların pilotaj hatasıyla birleşmesi nedeniyle gerçekleşmiş olabileceğini iddia etmişti.

Raporun açıklanmasından sonra tekrar görüşlerine başvurduğumuz Köse, açıklanan raporda yer alan ifadelerde tutarsızlıklar olduğunu öne sürerek, şu iddialarda bulundu:

Deniyor ki helikopter normal rotasında uçarken buluta girdi. Burada dur. Helikopter bulut içinde uçabilecek imkana sahipse uçuşunu sürdürür. Değilse buluta girme ihtimalinin yüzde 100 olduğu yerde hemen geri döneceksin. Demek ki burada inanılmaz bir yanlış yapılmış.

Bir yere çarpmadan nasıl düştü?

Köse, helikopterin herhangi bir yer çarpmadan düştüğünün de iddia edildiğini belirterek, "Helikopter bulut içine girdikten sonra oryantasyon kaybına uğrayarak bir yere çarpmadan düşmüş deniyor. Bir kere uçan bir helikopter bir yere çarpmadan neden düşsün ki? Bu mantığa aykırı bir ifade. Bunu yazanın havacılık bilgisinden şüphe ederim" dedi.

"Yüzde 100 pilotaj hatasıdır"

Kazanın pilotaj hatasından kaynaklandığını iddia eden Köse, savlarını şöyle sürdürdü:

Buluta girmemen gerekiyor. Uçuşu sürdürüyorsun sol taraf kapattı ancak ilerisi biraz daha açık görünüyor diyelim. Baktın ilerisi kapanıyor açıkta sağ kaldı. O zaman sağ taraftan hemen geri döneceksin. Bunu yapmazsan bunun adı muhakeme hatası, yüzde 100 pilotaj hatasıdır. Ölenin arkasından konuşulmaz diyorlar ama bir olayı bilimsel olarak tetkik ediyorsak bu olayın bir pilotaj hatası olduğunu söylemek durumundayım.

"Kazaların yüzde 94'ünün nedeni pilotaj hatası"

Dünya üzerinde yaşanan hava kazalarının yüzde 94'ünün sebebinin pilotaj hatası olduğunu öne süren Köse, "Bir kaza yaşandığında bakılacak ilk şey pilotaj noktasıdır. Bu olayda da geri dönmede geç kalınmıştır. Buluta girmemesi gereken dönmemiş, bu nedenle yüzde 100 pilotaj hatasıdır" diye konuştu.

Köse, raporda pilotaj hatası dememek için "garabet" denilecek ifadelere de yer verildiğini öne sürdü.

erdoğankarakuş1.jpg
Erdoğan Karakuş / Fotoğraf: Twitter

 

"Rapor ani hava değişimini doğruluyor"

Emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş ise raporu açıklayıcı ve yeterli bularak, kazanın ani hava değişiminden kaynaklandığını ilk günden beri söylediğini belirtti.

Karakuş, Türk Hava Kurumu (THK) Başkanı olarak da görev yaptığı 20 yıl önce de ilgili makamları küresel ısınmadan kaynaklanan ani hava değişimleri konusunda uyardığını belirtti.

"Meteorolojik tahminler tutmayabiliyor"

O günlerde yaptığı uyarıda da 20 yıl sonra küresel ısınma nedeniyle meteorolojik tahminlerin tutmayacağını söylediğini belirten Karakuş, sözü kazaya getirdi:

Her pilot meteorolojiden bilgi ve müsaade aldıktan sonra uçar. Bu olayda da pilotlar yalnızca kalktıkları yeri değil varacakları Tatvan'ın iki saat sonraki hava durumuna dair de bilgi almıştır. Ancak o bilgi alındığı halde hava değişimi oluyor. Çünkü dediğim gibi meteorolojik tahminler tutmayabiliyor.

nemrutdağı.jpg
Nemrut Dağı zirvesi / Fotoğraf: AA

 

Nemrut Dağı faktörü

Helikopterin kaza yaptığı bölgeyi bildiğini kaydeden Karakuş, buradaki ani hava değişimlerinde küresel ısınma kadar volkanik bir dağ olan Nemrut'un içindeki sıcak sulardan kaynaklanarak atmosfere yükselen buharın yarattığı sislerin de etkili olduğunu öne sürerek iddialarını şöyle tamamladı:

Sis oluşması için yüksek rutubet, hafif rüzgar ve vadi gibi bir yerin oluşması gerekir. Burada hepsi var. Muhtemelen aniden sise girmişler öte tarafa geçememişler. Geriye dönmek istediklerinde arkalarını sis kaplamış.

bahadır.jpg
Bahadır Altan / Fotoğraf: Twitter@BahadrAltan1

 

"Nelerin sorgulanmasını istemiyoruz onu anlıyoruz raporda"

Eski bir savaş pilotu ve bu görevi sırasında helikopterde kullanan Bahadır Altan da ön raporla ilgili eleştirilerde bulundu.

Altan, "Nelerin sorgulanması istemiyor onu anlıyoruz raporda. Bir helikopteri sorgulamak istemiyor, helikopterden kaynaklanan sorun yok diyor. Hangi teknik inceleme sonuçlandı? Sadece kara kutuyu okumakla olmaz ki? Bunun sorgulanmasını istemiyor" diye başladı eleştirilerine.

"Ön rapor kötü niyetlidir"

Altan, raporda ikinci olarak hava durumunun göz önüne alınmadan ya da yeterince değerlendirilmeden uçuş yapıldığı gerçeğinin değerlendirilmesinin istemediğini öne sürerek, "Aslında MSB, kendisinin yani devletin sorgulanmasını istemiyor" dedikten sonra iddiasını şöyle sürdürdü:

Bu helikopterin orada uçmaya müsait olmadığı herkesin malumu. Zamanında o helikopterin alınmasına karşı çıkanların gerekçeleri burada karşımıza çıkmış. Ne o gerekçe. Bu helikopterin sarp arazide, yüksek rakımlı bölgelerde uçuşa göre dizayn edilmediği ve manevra kabiliyetinin hantal olduğu. Bunu sorgulamayacağız da neyi sorgulayacağız. Bunun önünü kesen bir ön rapor kötü niyetlidir o kadar açık.

Milli Savunma Bakanlığı'na eleştiri

Gerçeklerin ortaya çıkmasını istemeyen bir anlayış olduğunu öne süren Altan, "Bizim en büyük sıkıntımız bu. Kazalarda nedeni bulalım, ders çıkaralım gibi anlayış olmadığı için savunmaya geçiyor Milli Savunma Bakanlığı, milli savunmayı bırakıyor kendini savunmaya başlıyor."

cougar2.jpg
Kazanın ardından Cougar helikopterler de tartışma konusu oldu / Fotoğraf: AA

 

O koşullarda neden uçuldu?

Hamaset yapılarak gerçeklerin gizlenmeye çalışıldığını da öne süren Altan, eleştirilerini şöyle sürdürdü:

Vatan tamam da kazanın nedenini de sorgulayalım. Çanakkale savaşından örnekler veriyorlar. Gerçekleri gizlemek için abartıyorlar. İngiliz donanmasına karşı mı savaşıyorsun. Kendi ülkemizde düşüyor helikopter. Diyelim ki ambulans helikopterdi kazaya yaralıları kurtarmaya yetişmek istiyordu da bunu anlarım. İyi de bunun nedeni ne? O koşullarda seni oradan oraya götürmeye zorlayan neydi?

"Hiyerarşi içinde pilot, geri dönme kararı alma inisiyatifini göstermemiş olabilir"

Emekli Korgeneral Köse, Independent Türkçe'ye kazanın ardından verdiği ilk röportajda bazen pilotların kendilerinden daha üst rütbelilerin bulunduğu ortamda uçuşu durdurma kararı almaktan çekindiğini belirterek bunu eleştirmiş, inisiyatifin pilotta olduğunu söylemişti.

Altan da bu noktaya dikkat çekiyor.

Kötü hava koşullarına karşın pilotun geri dönüş kararı almakta gecikmiş olabileceğini öne sürerek şunları söyledi.

Askerliğin hiyerarşisi içerisinde pilot, o inisiyatifi gösterememiş olabilir. Yoksa komutanın onu zorladığını, illaki gidelim dediğini sanmam ama pilot, geri dönmeyi kendine yedirememiş olabilir. İşte hamaset budur.  Bu hamaset ortamında ben de canımı veririm gibi anlayış insanların inisiyatif kullanmasını, kuralları işletmesine engel olur. Hangi göreve gidiyorlardı bilmiyorum ama pilot şartları zorluyor bunu yaparken de aslında meslek kurallarını çiğniyor. Oysa o kadar insanın canı ona emanetti. Korgeneral bilmez o kuralları. Pilotun inisiyatif göstermesi lazımdı.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU