Vatan Partisi'nden "108 istifa" açıklaması: Ahlak düşkünlüğünün ve bunalımın son göstergesidir

Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı,, 108 kişilik istifa listesi için “8 üyemiz isimlerinin kendilerinin haberi olmadan eklendiğini beyan etmiştir. 10 kişi, 1 ila 4 yıl önce istifa etmiştir” ifadelerini kullandı

Fotoğraf: AA

Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı, "108 partilinin istifa ettiği" iddiasına ilişkin, listedeki 8 üyenin istifa etmediğini, 10 kişinin 1 ila 4 yıl önce istifa ettiğini, 29 kişinin ise yaklaşık 2 yıldır parti görevlerini yerine getirmediğini açıkladı. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bursalı, yazılı açıklamasında, partiden ihraç edilen Bedri Gültekin'in 21 Ocak'ta partiye istifa mektubunu sunduğunu belirterek şunları kaydetti:

Parti programı ve temel siyasetlerine aykırı faaliyette ısrar eden Bedri Gültekin, 15 Ekim 2020'de disipline sevk edilmiş ve Merkez Disiplin Kurulu'nun 22 Ocak'ta oy birliğiyle aldığı kararla partiden kesin olarak ihraç edilmiştir. Kamuoyuna açıkladıkları '108 kişilik' istifa listesi, ahlak düşkünlüğünün ve bunalımın son göstergesidir. Listedeki 8 üyemiz istifa etmediğini, isimlerinin kendilerinin haberi olmadan eklendiğini beyan etmiştir. 10 kişi, 1 ila 4 yıl önce istifa etmiştir. 29 kişi ise en az 2 yıldır temel parti görevlerini yerine getirmiyor.

"Parti içinde fitne ve fesat çevirmeye kalkmıştır"

“Türkiyemiz, “İkinci İstiklâl Savaşı” olarak da adlandırılan Vatan Savaşıyla Atlantik sisteminin denetiminden kurtulmakta ve çağdaş uygarlığı temsil eden Asya’da öncü konumlara yerleşmektedir. Her Kurtuluş Savaşında olduğu gibi, bu tarihi süreçte de iç cephede Vatan Savaşına karşı bozguncu hareket ve eğilimler ortaya çıkmıştır” denilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

Vatan Savaşının getirdiği yeni saflaşma, Vatan Partisi içerisinde de yaşanmıştır. Zihinleri 2014 yılı öncesindeki saflaşmaya takılıp kalan bazı üyelerimiz, ABD emperyalizmine karşı Türkiye Gemisinde mevzilenmekte zorluk çekmişlerdir. Sürecin gerçeklerini tecrübelere rağmen anlamak istemeyen bir avuç üye,  Partimizin Birleşen ve Üreten Türkiye programının dışına düşmüşlerdir. Partimiz Merkez Karar Kurulu, 22 Eylül 2018 tarihinde aldığı “Aynı Gemideyiz” kararını bütün üyelerimize benimsetmek için sabırlı çalışmalar yürütmüş ve üyelerimizi Türkiye tecrübesiyle eğitmeye çalışmıştır. Bu sayede Partinin amaç ve eylem birliği sağlanmıştır.

Ne var ki, çok az sayıda üye, Vatan Partisi’nin “Aynı Gemideyiz” stratejisine karşı koymakta ısrar etmiştir. Bu bağlamda M. Bedri Gültekin, Partimizin Programında yer alan “Türk de Biziz Kürt de Biziz, Hepimiz Türk Milletiyiz” saptamasını Van Bildirisinden sildirmiş, ayrıca “HDP Kapatılsın” siyasetimize karşı konumlanmıştır. Dahası Parti içinde fitne ve fesat çevirmeye kalkmıştır.

“PKK’nın ve FETÖ’nün sitelerinde alkışlanan konuma yuvarlanmıştır”

Açıklamada, Gültekin’in istifası ise şu şekilde değerlendirildi:

Partiden ihraç edileceğini anlayan sözü geçen kişi, 21 Ocak 2021 günü istifa mektubunu partimize yollamış ve Türk milletine ve Partimizin ahlakına karşı faaliyetinde her türden kontrolü kaybeden bir çizgiye düşmüştür. Böylece HDP korumacılığı, emperyalizmin “Dersim” fitneciliği, hizipçilik ve Türk Milleti karşıtlığında ısrar ederek, PKK’nın ve FETÖ’nün organ ve sitelerinde alkışlanan konuma yuvarlanmıştır.

"Vatan Partisi altın çağında"

9 maddelik Özgür Bursalı imzalı açıklama şu ifadelerle son buldu:

Vatan Partisi altın çağındadır. Partimiz, program, strateji ve siyasetlerini kararlı olarak uygulamaya devam edecektir. Tarihî görevimizi, ayak bağlarından kurtularak, Türk milletine ve emekçi halka bağlılığımızı pekiştirerek yerine getireceğiz.

"Üyelerinin hukukunu savunamayan bir parti, ülke için hiçbir şey yapamaz"

Vatan Partisi’nde kriz partinin kurucuları arasında yer alan Hikmet Çiçek ve Mehmet Bedri Gültekin’in ihraç istemiyle disipline sevk edilmeleri ile başlamıştı. Gültekin’in istifasının ardından aralarında Çiçek’in de bulunduğu 108 kişinin daha partiden istifa ettiği açıklanmıştı. İstifacılar açıklamalarında, Merkez Disiplin Kurulu’nun (MDK), Mehmet Bedri Gültekin ve Hikmet Çiçek’in istifasını reddettiği için Merkez Yürütme Kurulu tarafından (MYK) baskı gördüğü ileri sürülmüş ve “Kurultay’ın iradesiyle seçilen MDK, Genel Başkan’ın talebiyle ortadan kaldırılmıştır” denilmişti. Açıklamada şu ifadeler kullanılmıştı:

Parti içi demokrasinin olmadığı, farklı görüşte olan üyenin hemen “düşman tarafına” geçmekle suçlandığı ve her türlü hukuk ve ahlak dışı yöntemin geçerli olduğu bir ortamda verilecek bir “Parti içi mücadele” olamaz.

Bundan böyle Vatan Partisi üyelerinin hiçbir güvencesi kalmamıştır.

Kendi üyelerinin hukukunu savunamayan bir Parti, başkaları için, halk için, ülke için hiçbir şey yapamaz.

Bütün bunlardan dolayı bir devrimcinin Vatan Partisi saflarında yapacağı bir şey de kalmamıştır.

Bu komediye artık bir son vermek gerekiyor.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU