Eski İstinaf Mahkemesi Başkanı Kaymaz: AYM, Enis Berberoğlu kararını yanlış mahkemeye gönderdi; yeniden yargılama başvurusu istinafa yapılmalıydı

Doç. Dr. Seydi Kaymaz, Enis Berberoğlu hakkındaki Anayasa Mahkemesi kararı ve yerel mahkemenin bu kararı tanımamasından sonra yaşanan süreci Independent Türkçe'ye değerlendirdi

Fotoğraf: AA

Anayasa Mahkemesi (AYM), milletvekilliği düşürülen CHP'li Enis Berberoğlu'nun "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı" ile "kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının" ihlal edildiğine hükmetti ve yeniden yargılanması gerektiğini belirtti.

Ancak yerel mahkeme yüksek mahkemenin kararını tanımadı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Berberoğlu'nun yeniden yargılanmasına yönelik AYM kararını uygulamadı. 

Yüksek mahkeme, "Gizli kalması gereken bilgileri açıklamak" suçundan 5 yıl 10 ay hapis cezası alan Berberoğlu'nun bireysel başvurusunda, oy birliğiyle seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini belirtmişti.  

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi eski Başkanı ve Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Seydi Kaymaz, yaşanan süreci Independent Türkçe'ye değerlendirdi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Temyiz edilen karar yerel mahkeme kararı değil, istinaf mahkemesi kararıdır"

Enis Berberoğlu'na yerel mahkeme tarafından verilen 25 yıllık hapis cezasının istinaf mahkemesi tarafından bozularak 5 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldığını hatırlatan Doç. Dr. Kaymaz, şunları söyledi:

Ceza Muhakemeler Kanunu’nun 304. maddesine göre, ilk derece mahkemesinin verdiği karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararın Yargıtay tarafından bozulması halinde, dosya yeniden hüküm kurulması amacıyla ilk derece mahkemesine gönderilecektir. 

Eğer istinaf üzerine bölge adliye mahkemesi duruşma açmak suretiyle yaptığı yargılama sonucu ilk derece mahkemesinin kararını kaldırıp, kendisi yeni bir hüküm kurdu ise, temyiz üzerine Yargıtay’ın kararı hukuka aykırı görerek bozması halinde dosya bölge adliye mahkemesinin ilgili ceza dairesine gönderilecektir. Dolayısıyla, bozma kararı üzerine bölge adliye mahkemesi yeniden yargılama yapacaktır. Esasen temyiz edilen karar da ilk derece mahkemesi değil, bölge adliye mahkemesinin verdiği karardır. 

"Yeniden yargılama istinafta yapılmalı"

Anayasa Mahkemesi'nin verdiği hak ihlali kararıyla birlikte Berberoğlu'nun yeniden yargılanması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Kaymaz, yeniden yargılamanın istinaf mahkemesinde yapılması gerektiğini şu sözlerle anlattı:

6216 Sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve  Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50/2 maddesinde, 'Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir' denilmektedir. Burada 'ilgili mahkeme'den yeniden yargılama yaparak ihlali ve dolayısıyla hukuka aykırılığı giderecek olan mahkeme anlaşılmalıdır ki o da bölge adliye mahkemesidir.


 

doç. dr. Seydi Kaymaz.jpg
Eski Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi Başkanı Doç. Dr. Seydi Kaymaz

 

"Anayasa Mahkemesi dosyayı yanlış mahkemeye gönderdi"

Eski istinaf mahkemesi başkanı olan Kaymaz, Anayasa Mahkemesi'nin Enis Berberoğlu dosyasını İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndererek hata yaptığını belirtti ve sürecin nasıl işlemesi gerektiğini tarifledi: 



Gündemi meşgul eden Anayasa Mahkemesinin kararına konu olayda, ilk derece mahkemesi olan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin sanık Kadri Enis Berberoğlu hakkında 14.6.2017 tarih, 2016/205 E, 2017/97 K sayılı kararıyla vermiş olduğu mahkumiyet hükmünün istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi duruşma açmak suretiyle yeniden yargılama yapmış ve ilk derece mahkemesi olan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin  14.6.2017 tarih, 2016/205 E, 2017/97 K sayılı kararını kaldırmıştır. Dolayısıyla bu tarih itibariyle bu karar hukuk aleminde  artık var olmayan bir karardır. Ortada geçerli tek karar vardır, o da bölge adliye mahkemesinin kararıdır. 

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin vermiş olduğu kararın temyizi üzerine Yargıtay 16. Ceza Dairesi temyiz başvurusunun esastan reddine karar vermiş ve kararı onaylamıştır. Dosya temyiz aşamasında iken tekrar  milletvekili seçilen Enis Berberoğlu Anayasa'nın 83. maddesine göre tekrar dokunulmazlığa kavuştuğunu dokunulmazlığı kaldırılmadan yargılamaya devam edilemeyeceğini ileri sürerek Yargıtay 16. CD’ne başvurmuş ise de bu talep yerinde görülmemiştir. Olağan kanun yollarını tüketerek Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunulması üzerine Anayasa Mahkemesi'nce Anayasa'nın 67 ve 19. Maddelerinin ihlaline karar verilmiş ve ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması ve yeniden yargılama yapılması için dosya İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

Oysa ihlali, yani hukuka aykırılığı gidermek için yargılama yapma yetkisi biraz önce açıklanan kanun maddeleri uyarınca İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin değil, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi'ne aittir. O nedenle, Anayasa Mahkemesinin dosyayı ihlalin giderilmesi ve yeniden yargılama yapmak üzere İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi'ne göndermesi gerekirdi. Bu yönüyle Anayasa Mahkemesi kararının hatalı olduğunu belirtmek gerekir.

İhlalin giderilmesi ve yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın gönderildiği İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinin ise  CMK’nın 304 maddesine göre  yeniden yargılama yapma yetkisinin  İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine ait olduğu gerekçesiyle dosyayı bu mahkemeye göndermesi ve yetkisi olmadığından esasla ilgili bir karar vermemesi gerekirdi.  O nedenle, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.10.2020 tarihinde vermiş olduğu “yeniden yargılama yapılmasına yer olmadığına" ilişkin kararı yok hükmündedir. Çünkü  bu mahkemenin yeniden yargılama yetkisi yoktur. 

"İstinaf dosyayı yerel mahkemeden isteyebilir"

İstinaf mahkemesinin dosyayı yerel mahkemeden isteyebileceğini belirten Doç. Dr. Kaymaz, "Bu durumda, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi dosyayı İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nden isteyerek Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı uyarınca yeniden yargılama yapma yoluna gidebilir. Taraflar da bu hususta talepte bulunma hakkına sahiptirler" diye konuştu.

"Yerel mahkemenin kararının infazından söz etmek mümkün değil"

Anayasa Mahkemesi'nin Enis Berberoğlu hakkındaki kararını tanımayan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararındaki "Mahkememizin 14.6.2017 tarih ve 2016/205 esas, 2017/97 karar sayılı hükmünün aynen infazına" ifadelerine de değinen Kaymaz, şu değerlendirmeyi yaptı:
 

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 13.10.2020 tarihli ek kararında “Mahkememizin 14.6.2017 tarih ve 2016/205 esas, 2017/97 karar sayılı hükmünün aynen infazına" karar verilmiştir.   Oysa bu karar Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi'nin 13.2.2018 tarihli kararıyla kaldırılmış olduğundan, bu kararın infazından söz edilmesi mümkün değildir.

Bu ve buna benzer süreçlerden geçen dosyalarda ileride CMK’nın 311. maddesine göre, yargılamanın yenilenmesi gerektiğinde, yeniden yargılama ilk derece mahkemesi tarafından değil,  Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılmalıdır.   

"Yargılama sürecinde usulen bir çok hata var"

Yargılama sürecinde usulen de çok sayıda hata yapıldığını söyleyen Kaymaz, "Örneğin, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi kararda bir hukuka aykırılık tespit ettiğinde duruşma açarak kendisinin hukuka uygun bir karar vermesi gerekirdi. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi bozma kararı vererek dosyayı İstanbul 14. Ağır Ceza mahkemesine göndermişti. Bu karar hatalıydı. Bölge Adliye Mahkemesi kararı hatalı olsa bile İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin de bozma üzerine yeniden yargılama yapma yoluna gitmesi gerekirdi, ancak mahkeme dosyayı tekrar Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderdi. Bu karar da hatalı idi" değerlendirmesinde bulundu. 

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU