Tevazunun rayihası ve başarının kokusu

Macron bize nasihat vereceğine göz alıcı yönetim ve yüksek tevazu konusunda özel derslere kaydolsun

Fotoğraf: Gonzalo Fuentes/Reuters

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Lübnanlıların Arap-İsrail çatışmasını, Ortadoğu sorununu ve Araplar arasındaki ihtilaflarını çözüme kavuşturmak istediklerini belirtti.

Macron, elektrik krizinden başlayarak Lübnanlıların ülkelerinde bazı reformlar gerçekleştirmelerinin kendileri için daha iyi olacağını söyledi.

Macron bizi mazur görüyor; ama biz bir zamanlar elektrik, paranın değeri, ekonomi, okul taksitleri, öğretmen maaşları, yolların durumu, iflas etmiş hastaneler, çer çöp dolu sokaklar, yakıt krizi gibi ufak tefek meseleler için vaktimiz olmayan bir halktık.

Evet; Mösyö Macron yaptığımız projelerin haberlerini olması gerektiği gibi takip etmediği için bizi mazur görüyor.

Yalnızca Lübnan'da Cumhurbaşkanı Mişel Avn'ın Birleşmiş Milletler'e (BM) sunduğu 'Küresel Diyalog Merkezi' projesini hatırladı.

Lübnanlıların kendi aralarındaki diyaloğun kopuk olduğu ve hükümet kurmayı ya da Beyrut Limanı'ndaki hangarı nükleer gücüne eşdeğer olan patlayıcılardan arındıramadığımız doğru.

Ancak bizim El-Basta Et-Tahta'daki insanlarımızın söylediği gibi:

O farklı, bu farklı.


Biz büyük davalar için yaratıldık. Bu yüzden şairimiz Said Akl, bizi "Büyük Lübnan halkı" olarak adlandırdı.

Bu ifadeler Genelkurmay Başkanı Avn'ın Lübnan Kurtuluş Savaşı'nı yönettiği Baabda Sarayı'nın avlusundan yankılanmıştı.

Akl, bizleri bu sözlerle tanımladığında iç savaşın kurbanlarının sayısı 150 bine, ülkeyi terk edenlerin sayısı ise bir milyona ulaşmamıştı. Bu sayılara daha sonra ulaşıldı.

Cumhurbaşkanı Avn'ı 'Diyalog Merkezi' fikrini öne sürmeye teşvik eden nedenlerden biri de budur. General Avn'ın diyalog ilkesi ile bağı efsanevi ya da en azından hayal ürünüdür.

Lübnanlılar alçak gönüllüdür ve genellikle bu özellikleri büyük uluslararası anlarda ortaya çıkar.

Macron, Özgür Yurtsever Hareket (ÖYH) 'evrensel bir komplo' ile kuşatılmış durumdayken elektrik reformuna dikkatimizi vermemizi nasıl istiyor?

Peki, 'evrensel komplo' ile kastettiğiniz şey tüm evren mi? Galaksi, gezegenler arası, kutuplar...

Peki, And Dağları?

Ben size 'evren' dedim siz ise bunu sınırladınız.

Siz ve sizin tevazunuz. 'Evrensel alçakgönüllülüğünüzün' içerisinde şair Yusuf el-İbn'in ülkesi olduğumuzu unutmayın.

Ne diyordu şair:

Lübnan, Lübnan nedir?
Kainatı dolduran
Bir grup sedir,
Daha kainat yokken bu ağaçlar vardı...

Bu güzel bir şiirdi. Ancak tevazu CNN ekranlarına trajedi olarak yansımıştı.

İki yıl önce Lübnan Dışişleri Bakanı Cibran Basil, Dünya Ekonomik Forumu'nun düzenlediği Davos Zirvesi'ne (WEF) katılıyor ve bir muhabir kendisine şu soruyu soruyor:

ABD ve İngiltere büyüklüğünde bir ülke bile bunu başaramazken Lübnan nasıl bütçesi olmadan devam edebiliyor?


Bakan kendine has ışıltılı gülüşü ile şöyle cevap veriyor: "Gelsinler öğretelim!"

Alıntı sona erdi. Bu "hazmedilmemiş" tevazudan beri İngiltere'ye, ABD'ye ve kainatın tümüne para, ekonomi ve tevazu dersleri veriyoruz.

Macron bize nasihat vereceğine göz alıcı yönetim ve yüksek tevazu konusunda özel derslere kaydolsun.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Beyan İshakoğlu

Şarku'l Avsat

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU