Beyrut soruşturmasından yeni bilgiler sızdı: Patlamadan hemen önce depoda çalışma yapılmış

Washington Post'un haberine göre Lübnanlı yetkililer patlama günü dahil olayın yaşandığı depoyu sağlamlaştırma çalışması yapsa da güvenlik değil hırsızlık endişesi ön planda rol oynadı

Beyrut'taki patlama 200 kilometre uzaklıktaki Kıbrıs'tan da duyulmuştu (Reuters)

Lübnan'ın başkenti  Beyrut'un liman bölgesinde 4 Ağustos'ta yaşanan ve en az 180 kişinin ölümüyle 6 bin kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan faciayla ilgili yeni ayrıntılar ortaya çıktı.

Washington Post'un elde ettiği belgelere ve patlama hakkındaki soruşturmayı yürüten yetkililerle yaptığı röportajlara dayandırdığı haberine göre, patlamanın yaşandığı ve 2 bin 750 ton amonyum nitratın 6 yıl boyunca tutulduğu 12 numaralı depo etrafında felaketten hemen önce bir dizi hareketlilik yaşandı.

Habere göre mahkeme emri sonucu üç işçi, deponun güney cephesindeki bir deliği ve kırık bir kapıyı onarmak ve tüm kapıları iyice sağlamlaştırmak için depoda görevlendirildi. Üç Suriyeli işçinin çalışması patlamanın yaşandığı akşam saatlerine kadar sürdü.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bunun tehlikeli amonyum nitratın 2013'te limandaki depoya konulmasından bu yana güvenlik altına alınamsı konusunda ilk somut adım olduğunun belirtildiği haberde ancak bu eylemin bir patlamanın önüne geçmek için değil hırsızlığı önlemek amacıyla yapılmış gibi göründüğünün altı çizildi.

Patlayıcıları koruma altına almak yerine depoyu sağlamlaştımanın felaket riskini artırmış olabileceği belirtiliyor. Zira depodaki yangına müdahale etmek için gelen itfaiyeciler kapıyı açıp içeri girememişti. Ölen 180 kişiden 10'u itfaiyecilerden oluşuyordu.

Temel endişenin güvenlik değil hırsızlık olduğu anlaşılıyor

Lübnan Başsavcısı Ghassan Oueidat'a göre depoda 2 bin 750 ton amonyum nitratın yanı sıra kerosen, mazot, 25 ton havai fişek, madencilikte kullanılan kilometrelerce uzunlukta patlayıcı fünyesi ve boya çıkartmada kullanılan kimyasallar bulunuyordu. Depodaki yangın ve patlamadan önce sıkıca kapatılması emrini de Oueidat vermişti.

Daha etkili önlem almadığı suçlamasıyla tahkikakat geçiren Oueidat, Devlet Güvenlik Genel Müdürlüğü'nnün binayı sağlamlaştırma iznini istediği sırada depodaki malzemelerin listesini ya da amonyum nitratın yaratabileceği tehlikenin boyutunu bilmediğini açıkladı.

Oueidat bir röportajında "Devlet Güvenlik Genel Müdürlüğü beni arayarak hırsızlıktan endişe ettiklerini söyledi. Nitrat olduğunu söylediler. Bana başka materyaller de olduğunu söylemediler. Onlara mekanı sağlamlaştımalarını böylece hırsızlık yaşanmayacağını söyledim" ifadelerini kullandı.

 

Devlet Güvenlik Genel Müdürlüğü'nden Cumhurbaşkanlığı ve Başbakan ofisine gönderilen 20 Temmuz tarihli bir rapor da en büyük endişenin güvenlik değil hırsızlık olduğunu doğruluyor.

Raporda "Bu madde tehlikeli ve bomba yapımında kullanılıyor. Eğer çalınırsa hırsız patlayıcı üretebilir" deniyor ve deponun sağlamlaştırılması hakkında atılması gerekilen adımlar sıralanıyor.

Raporda amonyum nitratın patlaması halinde bir facia yaşanacağı belirtilse de asıl olarak hırsızlık üzerinde duruluyor ve kırık kapıyla duvardaki deliğin onarılmasının gerektiği açıklanıyor.

Patlamayı neyin tetiklediği hala belli değil

Soruşturmacılar Beyrut patlamasını neyin tetiklediğini ya da depodaki yangının sebebini hala bilmiyor.

Soruşturulan ihtimallerden biri üç Suriyeli işçinin depoda yaptığı kaynak çalışmasının yangını başlatmış olabileceği. Gözaltında tutulan işçilerin patlamadan önce mekandan ayrıldığı belirtiliyor.

Soruşturma hakkında bilgisi olan ancak adını açıklamak istemeyen bir kaynak, Suriyeli işçilerin alanda 31 Temmuz'dan patlama gününe kadar çalıştığını ancak patlama olduğu sırada çoktan evlerinde olduklarını söyledi.

Güvenlik uzmanları ayrıca yangının olası bir amonyum nitrat hırsızlığını maskelemek için başlatılmış olabileceği ihtimalini de soruşturuyor.

 

Indpendent Türkçe, Washington Post

DAHA FAZLA HABER OKU