İYİ Partili Dervişoğlu: Gerçek olan çokomel ekonomisi değil, vatandaşın ekonomisidir

"Bakan'ın (Berat Albayrak) tarif ettiği çokomel ekonomisi değil, eti puf ekonomisi" ifadesini kullanan İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, Joe Biden'ın sözlerinin ekonomideki kötü gidişat nedeniyle kasıtlı olarak gündeme getirildiğini savundu

Dervişoğlu: Millet iş istiyor, onlar darbe tartışmasından medet umuyor… Millet aş istiyor, onlar erken seçim konuşturuyor… Millet başını iki elinin arasına almış kara kara düşünüyor, onlar naftalinli sandıklardan istifade edilebilecek konuşmalar bulup, cambaza bak oyunu oynuyor / Fotoğraf: İYİ Parti Basın Birimi

İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, basın toplantısı düzenleyerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Dervişoğlu, Türkiye'nin "derin bir ekonomik krizin pençesinde" olduğunu savundu. 

"Türkiye'mizin en büyük şanssızlığı, 18 yıllık bir iktidarın oluşturduğu liyakatsız kadrolarının, attığı iş bilmez adımları ve milletin gerçek gündeminden ziyadesiyle uzak oluşudur" diyen Dervişoğlu, ABD Başkan adayı Joe Biden'in sözlerinin maksatlı olarak gündeme getirildiğini iddia etti. 

"Biden'ın Türk siyaseti ile ilgili sözleri, naftalinli sandıklardan çıkarılıp servis edildi"

ABD'de kasım ayında yapılacak olan başkanlık seçimlerinde Donald Trump'ın rakibi olan Biden'ın, Türk siyasetine ilişkin sözlerinin 8 ay sonra gündeme getirilmesini eleştiren Müsavat Dervişoğlu, bu sözlerin "naftalinli sandıklardan çıkarılıp servis edildiği" yorumunu yaptı. 

"Şu ana kadar o hadsiz sözlerin muhatabı olan Partili Cumhurbaşkanı'ndan tek bir kelime duyan oldu mu?" diye soran Dervişoğlu, sözlerini "Bulunduğu makam, Türk Milleti'nin birliğini, bütünlüğünü ve onurunu temsil eder. O makama yapılmış bir saygısızlığa ilk cevap vermesi gereken kişi olan Sayın Erdoğan'dan tek bir cümle duyan var mı? Sayın Erdoğan'ın hem de 15 Temmuz hain kalkışmasından kısa süre sonra, o kalkışmayı desteklediklerini söyleyen Joe Biden'le sarmaş dolaş görüntüleri mevcuttur. Biden ve rakibi Trump'la 'Dostum' sıfatlamasıyla ilişki kuran kişi de bizzat Recep Tayyip Erdoğan'dır. Nitekim  Biden'ın sözleri üzerine, 'Dostu Trump' da, aynıyla şöyle bir açıklama yapmıştır; -Avrupa'daki liderler beni arıyor ve diyor ki; Erdoğan seni dinler. Bir konuş da şu meseleleri hallet.  Bu sözler de en az Biden'ın sözleri kadar utanç verici ve onur kırıcıdır" ifadeleriyle sürdürdü.

"Milletimiz, bugünün iktidarına, ağır bir fatura kesecek"

Türk siyasetine yön verecek yegâne gücün Türk Milleti olduğunu belirten Müsavat Dervişoğlu, "8 yıldır, tak diye söylediklerini şak diye yapan bir iktidara alışan Washington çevreleri, bu alışkanlıkların çok yakın bir zamanda vazgeçmek zorunda kalacaktır" yorumunu yaptı.

Devişoğlu sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

Emir-komuta zincirinde rahip uçuranların, hakaret mektubunu cebine koyanların, her tür tehdide boyun eğenlerin devri iktidarı sona yaklaşmaktadır. Türkiye ve Türk Milleti için ağır bir yük haline gelen Ak Parti ve ortağının iktidarı, Amerikan başkan adayının verdiği örtülü desteğe rağmen devam edemeyecektir. Çünkü milletimiz, aşıyla, işiyle, evlatlarıyla ilgilenmeyen, onların sorunlarını görmeyen duymayan, varsa yoksa iktidarının hesabına düşmüş bugünün iktidarına, ağır bir fatura kesecek.

"Millet aş istiyor, onlar cambaza bak oyunu oynuyor, hesap sandıkta görülecektir"

İşsizlik ve ekonomik sıkıntılaırn Türkiye'nin başlıca sorunu olduğunu ifade eden Dervişoğlu, "Millet iş istiyor, onlar darbe tartışmasından medet umuyor… Millet aş istiyor, onlar erken seçim konuşturuyor… Millet başını iki elinin arasına almış kara kara düşünüyor, onlar naftalinli sandıklardan istifade edilebilecek konuşmalar bulup, cambaza bak oyunu oynuyor… Milletinden ve gerçeklerden bu kadar kopmuş bir iktidarı, ne okyanus ötesinden gelen örtülü destek, ne de bu tür numaralar kurtaramaz. Demokrasilerde hakem millettir ve milletimizin eli artık “kırmızı karta” karta uzanmıştır. Bu işin dönüşü, bu iktidarın kurtuluşu yoktur. Hesap sandıkta görülecektir" dedi.

"15 yıldır, Ege'deki adalarda Yunan bayrağı dalgalanmasına sessiz kalan..."

Mavi Vatan konusunda Türkiye'nin çıkarlarını desteklemeye devam edeceklerini vurgulayan Dervişoğlu, dış politikada ülkenin yalnızlaştırıldığını savundu.

"Bugün Mısır'la, İsrail'le, Suriye'yle masaya oturabilen ve istediğini alan taraf, maalesef Yunanistan'dır. 15 yıldır, Ege'deki adalarda Yunan bayrağı dalgalanmasına sessiz kalan, asker konuşlandırılmasını görmezden gelen sorumsuzluk, bugünlerde bazı adımlar atıyormuş gibi görünmek istemektedir" diyen Dervişoğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in "18 adamızda Yunan bayrağı dalgalanıyor. Gidip ben mi indireyim?" sorusunun haklı olduğunu öne sürdü.

"Çapsız bürokratlar..."

Meselelerin devlet aklıyla değil, "çapsız" bürokratların yapay gündemleriyle çözülmeye çalışıldığını savunan Devişoğlu, "'Cambaza bak' dedirtmekten ve siyaseten bundan nemalanmaya çalışmaktan başka gayretleri yok. İktidarlarını böyle koruyabileceklerini sanıyorlar. Ama yanılıyorlar" yorumunu yaptı.

"Cami önlerinde buzdolabı satışlarından zenginlik üretmeye kalkmak..."

Türkiye'de açlık sınırı 2 bin 385 lira, yoksulluk sınırının ise 8 bin 249 lira olduğunu hatırlatan Müsavat Dervişoğlu, "Vatandaşın gerçek gündemi, milyonlarca çalışanın yoksulluk sınırının altında bir gelire sahip olmasıdır" değerlendirmesinde bulundu.

 Dervişoğlu, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

Cami önlerinde buzdolabı satışlarından zenginlik üretmeye kalkmak, bir iktidar için başarı değil, olsa olsa acı bir itiraftır.

“Kafanızı saraydan çıkarın ve şakşakçıların değil, milletin sesine kulak verin”

 “Gerçek olan çokomel ekonomisi değil, vatandaşın ekonomisidir” diyen Dervişoğlu, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

Dolardaki her kuruş artışın, Türk milletine milyarlarca liralık yük getirdiği gerçeğini görmeyen, görmek istemeyenlerin yapacağı iş değildir, Türkiye'yi yönetmek. Türkiye'yi yönetmek ciddiyet ister. Türkiye'yi yönetmek liyakat ister. Türkiye hanedanlık değildir. Hısımla akrabayla, dünürle damatla yönetilebilecek sıradan bir ülke hiç değildir. Tavsiyemiz o dur ki; kafanızı saraydan çıkarın ve şakşakçıların değil, milletin sesine kulak verin.

İYİ Parti'den 'Şehit Hikmet Tekin Havalimanı' önerisi

Dervişoğlu, konuşmasında terör örgütleri tarafından şehit edilen eski Bingöl Belediye Başkanı Hikmet Tekin'i de ölümünün 41. yıl dönümünde andı.

Tekin'in isminin yaşatılması ve tarihin altın sayfaları arasındaki müstesna yerinin korunabilmesi açısından, 2013 yılında hizmete giren Bingöl Havalimanının adının “Şehit Hikmet Tekin Havalimanı” olarak değiştirilmesi için İYİ Parti olarak TBMM Başkanlığına kanun teflifi sunduklarını da açıkladı.

"Bakan'ın tarif ettiği çokomel ekonomisi değil eti puf ekonomisi"

İYİ Parti Grup Başkanvkeili Dervişoğlu, konuşması sonrasında basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.

Ekonomideki gidişata ilişkin soruya Dervişoğlu, şu yorumu yaptı:

Bakan'ın tarif ettiği çokomel ekonomisi değil eti puf ekonomisi. Türkiye'de doların her artışının Türkiye'nin iç ve dış borcunun toplamına getirdiği yük bellidir. Dolar 1 lira arttığında vatandaşın cebinden 500 milyar lira çıkıyor. Yanlış bir faiz enflasyon korelasyon bakışı var hükümetin. Sayın bakanın tarif ettiği ekonominin istinat ettiği verileri bilmiyorum. Asıl sıkıntı Türkiye doğru verileri verip ekonomiyi masaya yatıramıyor, veri doğru olmayınca hem sorunu tespit edemiyorsunuz hem çözüm önerileri konusunda sıkıntıya düşüyorsunuz. Türkiye'de tencere kaynamıyor.
 

"Cumhurbaşkanı geçmişte farklı konuşuyordu"

Müsavat Dervişoğlu, İstanbul Sözleşmesi hakkındaki soruya ise bu sözleşmenin ilk imzacısının Türkiye olduğunu belirterek, geçmişte farklı şeyler söyleyen Cumhurbaşkanı'nın (Erdoğan) bugün doğruları görmezden gelerek, vehimler üzerinden bir bakış açısını geliştirdiğini savundu ve bu durumun devlet aklı ile bağdaşmadığını sözlerine ekledi.  

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU