15 Temmuz 2016’da gerçekleştirilen darbe girişimi 4. yıla girmek üzereyken Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içine sızmayı başaran Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarına yönelik soruşturmalar devam ediyor.
Son günlerin en çok dikkat çeken operasyonlarından biri, Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında gerçekleşti. Genelkurmay İstihbarat Başkanı Tümgeneral Ali Serin’in emir astsubayı M.K, Ankara’da gözaltına alındı.
“Ankesör soruşturmaları” ve “İtirafçı beyanları” kapsamında hakkında gözaltı kararı verilen astsubay Malatya’ya götürüldü.
İstihbarat Başkanlığı’nın yapısı
2007-2011 arasında Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanlığı yapan emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, İstihbarat Başkanlığı’nın Genelkurmay Karargahı’nın en önemli başkanlıklarından biri olduğunu ifade ederek, bu teşkilatın TSK’nın istihbarat ihtiyaçlarını karşıladığını vurguladı.
Başkanlığa bağlı 1. Analiz Dairesi’nin dış istihbaratla ilgilendiğini, bu istihbaratın yurtdışındaki Türk askeri ateşelerden veya Milli İstihbarat Başkanlığı’ndan geldiğini söyleyen Pekin, 2. Analiz Dairesi’nin ise terörle ilgili istihbarat üretimiyle ilgilendiğini belirtti. Pekin, Plan Koordinasyon Dairesi’nin planların istihbaratla ilgili kısmıyla ilgilendiğini aynı zamanda Türkiye’ye gelen yabancı askeri ateşelerle koordinasyonu sağladığını, İstihbarata Karşı Koyma ve Güvenlik Dairesi’nin de TSK’ya yönelik faaliyetleri takip edip ve önlemeye çalıştığını belirtti.
İstihbarat Başkanlığı’nın her yıl istihbarat ihtiyaç planları hazırladığını söyleyen Pekin, İstihbarat Dairesi’nin bu planları ilgili birimlerin görebileceği şekilde yayımladığına da dikkati çekti.
İstihbarat kapsamında TSK’nın dışarıyla görüşen unsuru İstihbarat Başkanlığı'dır
TSK adına MİT’le ve diğer yetkililerle istihbarat faaliyetleri kapsamında görüşen kurumun Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı olduğunu ifade eden Pekin, “Kimse kendi başına iş yapamaz. Bilgiler önce İstihbarat Dairesi’ne gelir ardından İstihbarat Dairesi konu hakkında ilgili kurumlarla koordinasyona başlar. Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı, TSK’nın dışarıyla görüşen unsurudur. Emniyet İstihbaratla da başka istihbarat kurumlarıyla da TSK adına görüşür” dedi.
Birçok gizli bilgiyi elinde bulunduran bir teşkilat
Stratejik, taktik ve operasyonel istihbarat faaliyetlerini de Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı’nın yürüttüğünü, TSK İstihbarat Okulu’nun da bu başkanlığa bağlı olduğunu belirten Pekin, “NATO’nun adlığı istihbarat bilgileri de İstihbarat Başkanlığı’na aktarılır. NATO’nun istihbarat ihtiyacı varsa onlara cevap verir. Günlük, haftalık veya aylık yazılı raporlar da bu başkanlığa gelir. İstihbarat Başkanlığı’nın böyle geniş bir ağı var. İstihbarat olmadan hiçbir şey olmaz. Birçok gizli değerlendirmeyi, açıkladığı taktirde ülkeler arasında büyük sorunların çıkacağı bilgileri haiz bir yerdir” ifadelerini kullandı.
Emir astsubayı birçok kritik bilgiyi ele geçirmiş olabilir
İstihbarat Başkanı’nın emir subayının FETÖ üyesi olma ihtimalinin çok ciddi bir konu olduğunu belirten Pekin, “Söz konusu emir subayları bu bilgilere vakıf olmayabilir ama komutanın yanında olduğu, komutanın telefonlarıyla da ilgilendiği için bazı kritik bilgileri ele geçirmiş olabilir” şeklinde konuştu.
Operasyonu ilk duyduğunda ‘Acaba bu adamlar yeniden mi kritik yerlerde görevlendiriliyor’ diye düşündüğünü aktaran Pekin şunları söyledi: “Kendi kendime ‘Demek ki kritik yerlerde henüz kendini belli etmemiş, ortaya çıkarılamamış çok isim var’ diye düşündüm. Astsubayın her yere girip çıkması kolay olabilir ama birçok konuya vakıf olmaması lazım. Çalışmalarla ilgili bazı bilgileri ele geçirmiş olabilir. Gözaltı kararına ilk duyduğumda ‘Eyvah’ dedim. Bilgiler tekrar dışarı gidecek diye korktum.”
“Her şey normalmiş gibi bakmamalıyız. Bu tip yerlerde çalışanlara yönelik tahkikatın çok iyi yapılması lazım” ifadelerini kullanan Pekin, “Daha kaç kişi var, kimler var bilemiyoruz. Kritik görevlerde bulunan komutanlara çok yakın çalışanların örgütle ilişkili olup olmadığı çok iyi tespit etmek gerekiyor” dedi.
© The Independentturkish
