Hükümet, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin (TMMOB) yasasını değiştirmeye hazırlanıyor.
Tükenmez Haber'den Necmi Şahin'in haberine göre Haziranda TBMM’ye gelmesi beklenen yasa teklifine göre, TMMOB’un mesleki denetim yetkilerinin elinden alınmasından, seçim sistemine kadar birçok değişiklik yapılması öngörülüyor.
Yaşananları Tükenmez Haber'e değerlendiren TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, TMMOB’un Anayasa’nın 135. maddesine göre özerk bir yapılanma olduğunu ve hükümete bağlı olmadıklarını hatırlatarak, hükümetin çevreye ve kamu yararına olmayan uygulamalarına karşı çıktıkları için hedef haline geldiklerini söyledi.
TMMOB’un yasa gereği hükümetlerle arasındaki ilişkinin sınırlandırıldığı ve doğrudan hükümetin bir alt organı olarak şekillendirilmediğini belirten Koramaz, "Bunun nedeni de kamu ve toplum yararına çalışmasıdır. Gerektiğinde iktidarlar üzerinde denetleme yapabilecek, onları uyarabilecek bir yapımada olmaları için böyle bir yapılanma uygun görülmüştür" dedi.
"Nasıl ki bir hükümet devletin kurumuysa, TMMOB da devletin bir kurumudur, ancak özerktir" diyen Koramaz, TMMOB’a yapılmak istenen müdahalenin nedenini şöyle açıkladı:
"TMMOB, ülkenin zararına gördüğü birçok girişime karşı dava açıyor, rapor hazırlıyor, kamuoyunu bilgilendiriyor. Bu konularda TMMOB’un yürüttüğü çalışmalar siyasi iktidarların ekonomi ve sosyal politikalarıyla bağdaşmadığı zaman hedefe konuluyor."
"Özelleştirmelere karşı dava açtık"
TMMOB Başkanı Koramaz, kamu çıkarları yerine belirli sermaye gruplarının çıkarları için yürütülen girişimlere, projelere karşı çıktıklarını belirterek, TMMOB'un yetkilerinin elinden alınması ve seçim sisteminin değiştirilmek istenmesine gelinen süreci şöyle anlattı:
"Özelleştirme adı altında bu ülkenin sanayi altyapısının bitirilmesi, hem bizim meslek uygulama alanlarımızı daraltıp işsizliğe neden olduğu gibi aynı zamanda ülkenin üretim alt yapısını da yok ediyor. Türkiye’de çok büyük özelleştirmeler yapıldı. Türk Telekom, TÜPRAŞ, TEKEL, tarıma dayalı sanayi kuruluşlarımız, Et Balık Kurumu… Bizler bu özelleştirmelere karşı davalar açtık. Her şeyi piyasanın insafına terk eden piyasacı ekonomi politikalarla karşı karşıya geldik. Ve bu tavrımızdan dolayı, iktidar tarafından TMMOB için ‘Önümüze engel olunuyor’ denildi ve TMMOB’un üzerine çok gelindi."
"TMMOB'u etkisiz kılmak istiyorlar"
Ülkede üretime değil tüketime dayalı bir ekonomik yapı inşa edildiğini ifade eden Koramaz, "Bu ekonomik yapı üretme yerine var olanın talanına satılmasına yönelik bir ekonomik yapı. Doğal kaynaklarımız limanlarımız, kıyılarımız, derelerimiz… Bütün bu alanlara hizmet veren meslek disiplinleriyiz. Ülke art arda çıkarılan ve birçok kamu zararı doğuracak yasalarla sınırsız bir talana açılıyor. Bunlara karşı çıkıyoruz, rapor tutuyoruz. Büyük de bir kuruluşuz. Bu yönümüzden rahatsız oldukları için TMMOB’u etkisiz kılmak istiyorlar" ifadelerini kullandı.
Yasa çıkarsa ne olur?
Söz konusu yasanın çıkması ve TMMOB’un özerkliğini yitirmesi durumunda nasıl bir tabloyla karşı karşıya kalınacağını sorduğumuz Koramaz, mesleki denetim yetkilerinin ellerinden alınmasının Anayasa’ya aykırı olduğunu söyledi.
Koramaz, buna rağmen böyle bir yasanın çıkması durumunda ortaya çıkacak durumu, "Ülkemizin tüm doğal kaynakları, yeraltı, yerüstü zenginlikleri, kentleri tamamen rant kesimlerinin talanına açılacak. Halkımız ve kamu bu konuda savunmasız bırakılacak. TMMOB kamu adına çalışan bir kurum olmaktan çıkartılıp işlevsizleştirilir. Sonuçta kaybeden ülke halkı olur. Çiftlik talan edildi, belki de hiç kalmaz" sözleriyle anlattı.
"TMMOB doğal kaynakların korunması için mücadele ediyor"
Koramaz, TMMOB’un yok edilmek istenen birçok doğal kaynağın korunmasında verdiği mücadeleyi şu sözlerle ifade etti:
"TMMOB olmasa ne olurdu diye düşünelim; Yıllardır hukuki mücadeleyle durdurduğumuz, ÇED süreçlerinde itiraz ettiğimiz, hiçbir ihtiyaç planlaması yapılmadan yapılmak istenen nükleer santraller, her derenin başına kurulmak istenen hidroelektrik santraller… Olimpos’taki süreci gördük, Salda Gölü’nün yok edilmek istenmesini… Eğer bunlar hala yapılamıyorsa TMMOB’un verdiği hukuki ve demokratik mücadele sonucudur. Yarattığı kamuoyu sonucudur. Her deprem sonucu yaşananları görüyorsunuz. Deprem toplanma alanlarına AVM’ler yapılır. İş cinayetleri olduğundan çok daha fazla artar. Çünkü TMMOB bunlarla mücadele ediyor."
"Eğer hala giremedikleri kıyılar, tarihi alanlar varsa TMMOB'un mücadelesinden dolayı"
Emin Koramaz, TMMOB’un özelleştirmelere ve sit alanlarının imara açılmasına izin vermediğini belirterek mücadelelerini şöyle anlattı:
"Eğer bugün hala Türkiye’de kamunun elinde ekonomik işletmelerin bir kısmı hala kaldıysa, hala semtlerimizdeki parklar bostanlar korunabiliyorsa, hala giremedikleri kıyılarımız, tarihi alanlarımız, doğal zenginliklerimiz, madenlerimiz varsa TMMOB’un yıllardır verdiği mücadele sonucudur.
Şöyle bir yaşadığımız ülkeyi düşünelim, Kaz Dağları’nın ülke madenlerinin başka bir yabacı şirkete aktarılması için nasıl yok edilmek istendiğini gözümüzün önüne getirelim. Bu tür talan ve rant uygulamaları artar. 3. köprünün yerini 5. köprü alır. 3. havalimanının yerini 6. havalimanı alır. Yıllardır kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının verdiği mücadele sonucu hala bütün hastanelerimiz özelleştirilemediyse, hala bir kısım kamu hastaneleri üniversite hastaneleri kaldıysa yarın onlar da kalmaz. Ülke tamamen korumasız kalır."
Tükenmez Haber