Saraybosna'da suikasta uğraması Birinci Dünya Savaşı’nın fitilini ateşleyen Avusturya Arşidükü Franz Ferdinand'ın doktoru Victor Eisenmenger, Arşidük’ün Avusturya'nın en nefret edilen adamlarından biri olduğunu, ancak sevgide olduğu gibi nefrette de insanların yargılanamayacağını söylüyor.
Doktor, Arşidük’ün Mısır’a tedavi amacıyla gerçekleştirdiği bir ziyaretin ayrıntılarını anlatıyor.
Onun zayıf bir adam olduğunu ve bazı zamanlarda oldukça korkak olabileceğini söyleyen doktor, Nil'de yolcu gemisine binmeyi reddettiğini aktarıyor.
Öyle bir adam ki eğer şifa bulup da ülkesine geri dönemezse, Avusturya rahatlayacak.
Ayrıca doktor, Arşidük’ün suikasta uğramasının savaşın ana nedenlerinden biri olduğunu söylüyor.
Aslında savaşın eli kulağındaydı ve bütün ülkeler bir seferberlik durumundaydı.
Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Alman nüfuzunu Balkanlar aracılığıyla Ortadoğu'ya genişletmeye hazırlanmıştı.
Bundan dolayı Almanlar ve Avusturyalılar, Berlin ile Bağdat arasında demiryolu inşa etmeye başladılar.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Diğer taraftan Avusturya'nın Veliaht Prensi Arşidük'ün öldürülmesi ideal bir bahaneydi.
Alman İmparatoru Wilhelm, ‘Ya bugün ya hiç’ diyerek orduları savaşa çağırdı.
Sırplar, Arşidük'e suikast düzenlemekle suçlandılar.
Yaklaşık bir ay sonra Viyana, Belgrad'a ültimatom gönderdi ve savaş ilan etti.
Rusya genel seferberlik ilan etti. Almanlar Ruslara savaş ilan etti.
Almanlar bir gün sonra Fransa sınırını geçerek Belçika ve Lüksemburg'a yöneldiler.
H. G. Wells, Birinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesini Almanlarla ilişkilendiriyor ve Rusya’nın güçlerini hazırlamayı tamamlamadan önce bir yıldırım operasyonuyla Fransa'yı felç etmeyi planladıklarını ifade ediyor.
Almanların bu planı yıllar önce hazırladığını belirten Wells, Fransızların bunun farkında olması durumunda planın ilk günden itibaren başarısız olacağını söylüyor.
Arşidük Franz Ferdinand’ın ismi, ‘acı bir dünya savaşının, iki yıl önce Saraybosna'da tekrar başlayan Balkan Savaşı'nın ve bilinen en çirkin türüyle kasaplar için bir tiyatro haline gelen bir savaşın’ ilk kıvılcımına dahil oldu.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Adem İpekyüz
© The Independentturkish