Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın LGBTİ karşıtı açıklamalarının ardından tepkilerin hedefi oldu.
İnsan Hakları Derneği, Erbaş hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Ankara Barosu da bir açıklama yaparak Erbaş’ı eleştiren bir açıklama yaptı.
Diyanet İşleri Başkanı’na destek bildirenler de var.
O kuruluşlardan biri Türkiye Diyanet ve Vakıf Görevlileri Sendikası.
“Diyanetimizin de başkanımızın da yanındayız” başlıklı bir açıklama yapan sendika başkanı Mehmet Bayraktutar, “İslam’ın en temel yasaklarından olan zina ve eşcinselliğin Kur’an’da lanetlendiğini Diyanet İşleri Başkanımız söylemeyecek de kim söyleyecek” dedi.
Bayraktatur, “Zinanın, eşcinselliğin ferdi ve toplumsal zararları ortadayken birileri zina yapıyor diye bunu normal görmemizi bizden kimse beklemesin. Kanunda bu yaptığınız suç olmaya bilir ancak bunun zararları ortadayken siz rahatsız oluyorsunuz diye başımızı kuma gömmeyeceğiz” şeklinde konuştu.
İHD'den suç duyurusu
İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi ise LGBTİ'lere yönelik nefret söyleminde bulunduğu gerekçesiyle Erbaş hakkında suç duyurusunda bulundu.
İHD Ankara Şubesi tarafından yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi:
Nefret suçlarını, ayrımcılığı, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini önlemek devletin görevidir. Açıkça suç işleyen Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş hakkında suç duyurusunda bulunuyor ve Diyanet İşleri Başkanlığı görevinden alınarak hakkında soruşturma başlatılması için gerekli tüm kurumları görevini yapmaya çağırıyoruz.
Açıklamada, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş hakkındaki suç duyurusunun takipçisi olunacağının altı çizildi.
5 Temmuz 2019'da okunan hutbede de eşcinseller için "yaradılışa aykırı bir sapkınlık" denilerek yine ayrımcılık yapılarak nefret suçu işlendiğini hatırlatılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
Ülke genelinde bütün camilerde eş zamanlı okunan hutbelerde, 'Geliniz bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim' çağrısıyla, LGBTİ’lere yönelik şiddet eylemlerinin yolu açıldı. Diyanet bu suçu ilk kez işlemiyor. 5 Temmuz 2019 tarihinde okunan hutbede de yine ayrımcılık yapıldı ve nefret suçu işlendi. Cinsel yönelim ve cinsel kimliğe yönelik saldırıların tek sorumlusu Diyanet değildir. İki yıldan uzun süredir gerekçesiz biçimde tüm LGBTİ eylem/etkinliklerini süresiz olarak yasaklayan, Diyanetin açıklamalarına karşı yasal işlem başlatmayarak desteklediğini gösteren hükümet, eşcinsellere karşı işlenen nefret suçlarının sorumlusudur.
Independent Türkçe