Hazine gelirlerinin çökmesi ve ülkedeki koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele maliyeti nedeniyle iki cephede fnansal mücadele veren Cezayir hükümeti, gerekli tıbbi ekipmanların sağlanmasına yönelik hayırseverlerden yardım toplamak için iki hesap açtı.
Bu adım, bazı iş adamlarının ve politikacıların doğrudan yardım sağlama konusunda sınırlı ve yavaş bir biçimde hareket etmesinin ardından atıldı.
Cezayir devlet televizyonu, ‘koronadan korunmak’ adındaki kampanya için posta ve banka hesapları açıldığını duyurdu. Kararın, hükümetin ‘hayırseverlerin (başta finansal açıdan olmak üzere) yardım faaliyetleri düzenlemesine kapı aralama’ kararı uyarınca alındığı belirtildi.
Hükümet, önceki kabine toplantısında koronavirüs ile mücadele etmek için 100 milyon dolar tahsis edildiğini duyurmuştu. Ancak bu finansal destek, hastanelerdeki ciddi tıbbi kapasite eksikliği dolayısıyla yetersiz olarak görülmüştü.
Diğer yandan Cezayir halkı, son birkaç gündür hesaplarında biriktirdikleri paralardan ciddi miktarlarda harcama yapmaya yöneldi. Durum, sokaklarda karışıklığa yol açarken ‘hükümetin durumu kontrol edemediği’ yönünde eleştirilere de arttı. Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, halka hitaben yaptığı tek konuşmada salgını durdurmaya yönelik çeşiti tedbirler açıklamıştı.
Hükümet, vatandaşlara posta ve banka hesapları aracılığıyla doğrudan fonlarla kamu hazinesine bağış yapmaları çağrısında bulundu. Aynı şekilde yurt dışındaki Cezayir bankalarında da dövizle katkıda bulunmak isteyenler için üç hesap açıldı.
Söz konusu gelişme, para birimindeki ciddi düşüş nedeniyle planlanan ek bir mali yasanın ertelenmesi sonrasında yaşandı. Kayıtlı tüm projeleri mevcut yıl için erteleyen hükümetin en az son 18 yıl içinde görülen en büyük kemer sıkma politikasını uygulaması bekleniyor.
İletişim Bakanlığı, söz konusu hesapların Cezayir Postanesi’nde açıldığını duyurdu. Bakanlık, kamu hazinesinde koronavirüse karşı mücadele etmek için ulusal çabaları destekleme amacıyla vatandaşlardan ulusal para birimi ile katkı talep etme yoluna gitti.
İş adamlarının cimriliği
Hükümetin adımı halk arasında tartışmaya yol açarken çok sayıda vatandaş da ekonomik durumun ‘iktidarın söylemlerine aykırı şekilde’ iyi olmadığını savundu. Aynı zamanda bu, vatandaşlar arasında ‘hükümetin durumu finansal olarak kontrol edemediği ve iş adamlarının da herhangi bir rol üstlenmediği’ söylentilerine yol açtı.
İş adamı Cilali Mehri, hükümete 500 bin euro bağışta bulunduğunu açıklayarak söylentileri yalanladı. Mehri, aynı şekilde gerekli izinlerin alınması sonrasında Cezayir’e tıbbi yardımlar da sağlayacağını bildirdi.
İş adamı Esed Rabrab de (bir ay önce hapishaneden tahliye edildi) konuya ilişkin olarak Sağlık Bakanı Abdurrahman bin Buzeyd ile doğrudan bir görüşme gerçekleştirdi. Ancak Rabrab’ın doğrudan bir finansal yardımda bulunup bulunmadığı açıklanmadı. Devlet hastanelerine solunum cihazları, maske ve çeşitli tıbbi teçhizat sağlamak için izin aldığı belirtildi.
Cezayir Kurumsal Başkanlar Forumu, Cezayir medya organlarının sık sık yaptığı duyuruya rağmen herhangi somut bir finansal yardım girişiminde bulunmadı. Forumun başındaki iş adamı Ali Haddad’ın yerine geçen Sami Akli, forum bünyesindeki kurumlar aracılığıyla gıda yardımı ve temizlik ürünleri bağışladığını duyurdu.
Öncelik politikacıların
Söz konusu gelişmelerle birlikte ‘Cezayirlilerin kendi aralarında dayanışma göstermelerini teşvik etmek için politikacılar tarafından resmi kanallar aracılığıyla ihtişamlı reklamlar verilmeye başlandı.
Hastanelere yardım girişimlerinde bulunan ve Cezayir Kadroları Derneği üyesi olan Muhammed Dağbaşi, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Cezayirlilerin resmi kanallar aracılığıyla finansal destek sağlamaya yönelik bıkkınlıkları halen belirgin bir şekilde sürüyor. Ama elbette ki bireysel katkılarla ve kendi bildikleri kurumlarla bağış yapmayı sürdürüyorlar. Politikacılar ve iş adamları paralarını bağışlamak için aktif bir katılım gösterene kadar koronavirüse karşı destekleri kontrol etmek amacıyla tahsis edilmiş banka ve posta hesaplarından istifade edilecek. Ama ne yazık ki özellikle sağlık sektöründe olmak üzere vatandaşların paralarını gerçek yerlerine teslim etmeyen eski hükümetlerden güven eksikliğini miras aldık."
Sağlık çalışanları devlet hastanelerinin imkan yetersizliklerinden şikayetçi. Cezayir’in İtalya, İspanya veya Fransa’ya benzer bir vaka artışına tanık olması halinde hastaneleri oldukça zor bir dönem bekliyor.
Diğer taraftan Cezayir, Çin’den doktor ve solunum cihazlarını kapsayan ilk desteği aldı.
Ulusal Kurtuluş Cephesi milletvekilleri, ‘Kendinle Başla’ sloganı altında devletin koronavirüsle mücadele çabaları lehine ‘maaş kesintine’ gidildiğini açıkladı. Ulusal Bina Hareketi de geçen cumartesi günü yaptığı açıklamada koronavirüs için açılan resmi hesaplara milletvekillerinin bir aylık maaşlarının yatırıldığını bildirdi.
Cezayir Üniversitesi’nden Sosyoloji Profesörü Sufyan Forar, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada "Cezayir şu an genel olarak eski hükümetlerin uygulamalarını hatırlatıyor" diyerek bugün Cezayir’in sloganının ‘öncelik politikacıların’ olması gerektiğini vurguladı. Forar "Yani iktidar ve halkın tek bir kalp olmasına ihtiyaç var. Ancak o zaman bu bireysel yardımlar, resmi kurumlar aracılığıyla iktidarı da içeren kolektif bir eyleme dönüştürülebilir" dedi.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Kübra Şahin