Herkes maske takarsa koronavirüs salgını yavaşlar mı?

Son günlerde kamusal alanda maske takmanın gerekliliği yeniden tartışma konusu haline geldi. ABD’li uzmanlar, maske takmanın önemini değerlendirdi

(AFP)

Çin’in Vuhan kentinde tespit edildikten sonra dünya çapında yayılan yeni koronavirüs salgını tüm önlemlere rağmen etkisini sürdürüyor.

Salgının Mart’la birlikte etkisini daha sert sürdürmesi, Avrupa ve Kuzey Amerika halklarını maske paniğine itti. Halkın maskelere akın etmesiyle yetkililer, sağlık personeli için sınırlı maske tedariki bulunması nedeniyle endişelendi ve uyarılar yapmaya başladı. ABD’li Başhekim Jerome Adams, Twitter hesabından “Cidden MASKE SATIN ALMAYI BIRAKIN!” yazarken, Dünya Sağlık Örgütü ve ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) de sadece KOvid-19 semptomları gösterenler ve onlara bakan kişilerin maske takması gerektiğini açıkladı.

Ancak Çin Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi yöneticisi de dahil olmak üzere bazı sağlık uzmanları bunun bir hata olduğunu düşünüyor. Asya'nın bazı bölgelerindeki sağlık yetkilileri virüsün yayılmasını engellemek için, tüm yurttaşları kamusal alanda maske takmaya teşvik ediyor. Örneğin Çekya geçen hafta kamusal alanlarda ağız ve burun kapamayı zorunlu hale getirmek için halkı ev yapımı maskelere yönlendirdi.

Öte yandan kitleleri maskeye yönlendirmeyi tercih eden uzmanlar bile hastalığın yayılımı üzerindeki etkilerinin mütevazı olduğunu söylüyor. Birçoğu da hastanelerdeki kısıtlı imkanlar nedeniyle maske alımını teşvik etmekten korkuyor. Ancak pandemi uzadıkça bazı halk sağlığı uzmanları, yöneticilerin maske takma cesaretini kıran mesajlarının değişmesi gerektiğini düşünüyor.

Birmingham Üniversitesi'nde halk sağlığı uzmanı KK Cheng, maskeler için şöyle diyor:

Gerçekten de başvurulmayan mükemmel bir halk sağlığı müdahalesi. Kendinizi korumakla ilgili değil. İnsanları solunum yolunuzdan çıkan damlacıklara karşı korumakla ilgili.

Maske takan kişilerin bile sosyal mesafe tedbirlerine uyması ve evde kalması gerektiğini söyleyen Cheng, “Sizi korkutmak istemiyorum ama insanlar konuşup nefes aldığında veya şarkı söylediğinde (hapşırmak veya öksürmek zorunda değilsiniz) bu damlacıklar çıkıyor” diyor.

Michigan Üniversitesi'nden Epidemiyolog Arnold Monto ise SARS-CoV-2’nin aerosollerde (havada asılı kalan ince parçacıklar) varlığını sürdürebileceğine dair bazı kanıtlar bulunmasına rağmen, aerosol bulaşmasının nadiren gerçekleştiğini söylüyor. Buna göre virüs, çoğunlukla daha büyük damlacıklar tarafından yayılıyor. Monto, “Standart cerrahi yüz maskelerinin bu tür iletim üzerinde mütevazı bir etkisi olacağını biliyoruz” diyor ve ekliyor:

Maske kullanımı, diğer yaklaşımlarla bir araya geldiğinde fark yaratabilir.

Öte yandan Hong Kong Üniversitesi'nden Epidemiyolog Benjamin Cowling, maskenin sağlıklı bir kullanıcının enfeksiyondan korunmasını da muhtemelen sağlayacağını söylüyor.

Hem cerrahi maskelerin hem de daha koruyucu N95 maskelerinin sağlık çalışanlarında çeşitli solunum yolu enfeksiyonlarını önlediği daha biliniyor. Cowling de, “Cerrahi maskeler sağlık çalışanları için gerçekten önemli ancak halk açısından hiç yararlı olmadığını düşünmek mantıklı değil” diyor.

Cowling’e göre sağlık çalışanları maskeleri nasıl takacakları konusunda eğitim aldığı ve el diğer önemli güvenlik önlemlerine sahip olduğu için maskeler, hastanelerde enfeksiyonun önlenmesinde kamusal alana göre daha işlevli:

Bence ortalama bir insan nasıl maske takacağını öğrenirse … toplum içinde enfeksiyona karşı bir ölçüde koruma sağlayabilir.

Ancak Cowling ve diğerlerine göre kitlelerin maske kullanmasının en büyük yararı, sağlıklı kişilerin ağzını ve burnunu korumak değil, enfekte kişilerin ağızlarını örtmek. Hasta hisseden kişiler dışarı çıkmasa bile ilk veriler, hastalığın semptomlar ortaya çıkmadan önce de bulaşabildiğini gösteriyor.

ScienceMag’in aktardığına göre Monto, “Kovid-19 için kimin asemptomatik ve presemptomatik olduğunu bilseydim, yüz maskelerini bu kişilere devrederdim. Bunların kim olduğunu bilmiyoruz” diyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Oxford Üniversitesi'nden epidemiyolog ve istatistikçi Elaine Shuo Feng’e göre sağlık otoritelerini maske takmayı caydırmaya iten önemli bir faktör, kaynakların sınırlı olması. Bu yüzden McMaster Üniversitesi'nden mikrobiyolog ve bulaşıcı hastalık doktoru Mark Loeb, “İnsanların dışarı çıkıp cerrahi maskeler ve N95 maskeleri satın almasının ve onları sokakta takmasının sağlam bir halk sağlığı politikası olduğunu düşünmüyorum” ifadelerini kullanıyor.

Öte yandan bu kısıtlı imkanlar, pek çok ülkede “maskeni kendin yap” kampanyalarına ilham oldu. Ancak cerrahi maskelerle evde yapılan maskeleri kıyaslayan titiz çalışmalar bulunmuyor.

“Yoğun bir sabah New York  metrosunda seyahat ettiğinizi düşünün. Herkes bir maske takarsa, iletimi azaltacağından eminim” diyen Cheng ise şöyle devam ediyor:

Size bunun işe yaradığını ortaya koyan klinik bir araştırma göstermemi beklemeyin.

Worldometers’ta yer alan verilere göre dünya çapındaki koronavirüs vakalarının sayısı bugün itibarıyla 796 bin 397’ye ulaştı. 169 binden fazla kişinin hastalıktan kurtulduğu belirtlirken hayatını kaybedenlerin sayısının da 38 bin 500’ü geçtiği bildirildi.

Independent Türkçe, ScienceMag

DAHA FAZLA HABER OKU