Ahmet Taşgetiren yazısında Aydın Ünal'ın bir dönem Cumhurbaşkanı ERdoğan'ın konuşma metinlerini yazan isim olduğunu hatırlattı.
15 Temmuz darbe girişimi sırasında dört partinin ortak bildirisi olarak yayımlanan metni de Ünal'ın kaleme aldığını yazdı.
"Merkez medya bile artık yazılısı-görseli ile muhafazakâr iktidara “yardımcı” konuma gelmiş bulunuyor" diyen Taşgetiren şöyle yazdı:
"Bugün öyle bir iklim var ki, muhafazakâr, iktidara yakın bir gazetede, muhafazakâr ve iktidara yakın bir yazarı bile “dost görününden, gözü dönmüşlükten, iftiralardan, ithamlardan kaçma” noktasına, bir tür boğulma raddesine getirebiliyor.
Karar’ın kurucu kadrosu, yıllarca medya alanında muhafazakâr camianın bayrağı hüviyetinde olan Yeni Şafak’ta çalıştı, yazdı. Star’ı çıkardılar yıllarca. Sonra da başından beri ambargolara maruz kalan Karar’ı çıkardılar.
Medya iyi mi gidiyor?
Sami Selçuk, t24’teki yazısında “Kahraman yargıçların arandığı toplumu” hukuk açısından sorunlu bir toplum olarak niteliyor. (18 ocak 2019)
Alın bu sözü medyaya uyarlayın. Bir çürümeyi dile getirmenin “cesaret meselesi” haline geldiği, işten çıkarılmak ya da kenara çekilmekle sonuçlandığı ortam, düşünce özgürlüğünün olduğu bir ortam değildir.
Bir medya sorunumuz var."