Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yeni çıkan yargı paketi kapsamında, 4 yıl 8 ay ceza aldığı dosyadan tahliye oldu. 

HDP’li Demirtaş’a, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla yargılandığı dava kapsamında 4 yıl 8 ay hapis cezası verilmişti. 

Cezalara sanık avukatları itiraz etmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi Kararı onamıştı.

Mahkeme infazın durdurulmasına hükmetti

Geçtiğimiz günlerde yasalaşan yeni yargı paketi ardından yeni bir gelişme yaşandı. Demirtaş'ın avukatlarının başvurusu üzerine İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi Demirtaş'ın tahliyesine karar verdi. Mahkeme ayrıca infazın durdurulmasına hükmetti. 

Ancak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Demirtaş ve Figen Yüksekdağ hakkında, 6-7 Ekim 2014 yılında gerçekleşen Kobani olayları sırasında meydana gelen ‘cinayet’, ‘yaralama’, ‘mala zarar verme’, ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’, ‘hırsızlık’, ‘yağma’, ‘iş yeri ve konut dokunulmazlığının ihlali’ iddialarıyla hakkında tutuklama kararı verilen dava kapsamında tahliye edilmedi.

Demirtaş’ın avukatı Abdurrahman Öztürk, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği tahliye ve infazı durdurma kararını Independent Türkçe’ye değerlendirdi.

Kobani olayları ile ilgili bir dava dosyası olmasına rağmen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ikinci bir fezleke ile tutuklama talep ettiğini ifade eden avukat Öztürk, savcılığın yeni fezleke için tutuklama talebi Ankara Sulh Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilince Demirtaş’ın tutuklu durumuna düştüğünü söyledi.  

“Sokaktaki vatandaş Demirtaş’ın siyasi rehine olduğunu düşünüyor”

Demirtaş’ın hakkında açılan dava dosya sayısının 50’den fazla olduğunu kaydeden avukat Öztürk, devamında şunları söyledi:

Demirtaş’ın sadece Ankara’daki davadan tutukluluğu var. O davada 30’a yakın dosya birleştirildi. Mesela Mersin Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki davada da 10’larca dosya birleştirildi. Bunların dışında farklı mahkemelerde devam eden başka davaları da var.

Tutukluluğu veya hükümlülüğü bir yana bırakılmama durumunu tamamen siyasi olarak görüyorum. Demirtaş siyasi bir rehinedir. Sokaktaki vatandaş da tüm Türkiye’de bunun böyle olduğunu düşünüyor.