1 Ekim 2019 modern Çin Halk Cumhuriyeti’nin 70. kuruluş yıl dönümüydü.
Ülkenin pek çok noktası kutlamalara ev sahipliği yaptı.
Tıpkı ülkenin en kalabalık kentlerinden biri olan Şangay’da olduğu gibi.
Çin’in hemen güneyindeki Hong Kong’da ise manzara Şangay ve Pekin’e nazaran çok daha farklıydı.
1997’ye kadar Britanya’ya bağlı olan Hong Kong’da sokaklar son aylarda olduğu gibi yine karışıktı.
Yaklaşık 7 buçuk milyon nüfuslu Hong Kong'da 31 Mart'tan beri devam eden gösterilerde 2 binden fazla kişi yaralanmış, Eylül verilerine göre bin 453 kişi gözaltına alınmış, 8 kişi ise intihar ederek hayatına son vermişti.
Son 22 yıldır Çin Halk Cumhuriyeti’ne bağlı özel idari yönetim bölgesinde ülkenin kuruluş yıl dönümüne girilirken akıllarda bu rakamlar vardı.
Ortaokul ve lise öğrencilerinin bile kuruluş yıl dönümü gibi sembolik bir günde dersleri boykot etmesi aslında bölgedeki politikleşmenin vardığı noktayı özetler nitelikte.
Tabii eylemler kadar Hong Kong polisinin göstericilere yönelik müdahalesi de dikkat çekti.
Polis anakaranın büyük bölümünde bir nevi gözlemciyken, Hong Kong'da eylemcilere biber gazı, boyalı su ve plastik mermi ile müdahale etti.
Hem uluslararası haber kaynakları hem yerel kaynaklar hem de emniyet teşkilatı şehir merkezinde protestoların yoğunlaştığı Tsuen Wan’da bir göstericinin göğsünden vurulduğunu duyurdu.
Yaralanan eylemciye sağlık görevlileri olay yerinde ilk müdahaleyi yaptı.
Protestocu ardından bölgedeki Princess Margaret Hastanesi’ne kaldırıldı.
Aynı hastanede 15 yaralının daha tedavi altında olduğu, birinin durumunun kritik olduğu belirtildi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Associated Press haber ajansı ise Hong Kong'lu sağlık yetkililerine dayandırarak verdiği haberinde yaralıların sayısının 51’e yükseldiğini aboneleriyle paylaştı.
Bu bilgiler dışında bir de sosyal medyada paylaşılanlar var.
Özellikle Twitter’da çok sayıda hesap bölgedeki çatışma ve polis şiddeti içerdiği öne sürülen bazı videolar yayınladı.
Maybe this footage is already doing the rounds. It’s being circulated by protesters. Shows police shooting protester in chest at point blank range. Am told it was a real bullet. In Tsuen Wan. pic.twitter.com/8eXPVDhQ35
— Kong Tsung-gan / (@KongTsungGan) 1 Ekim 2019
Videolarda polisin eylemcilere karşı şiddet uyguladığı, eylemcilerin ise Hong Kong’da muhalif kesimin simgesi haline gelen şemsiyeler ile kendilerini savundukları görülüyor.
#BREAKING: An 18-year-old #antiELAB protester was shot in his left chest in Tsuen Wan at about 5 pm today. Hospital Authority has said that two people are in critical condition, but refuses to confirm if he is one of the patients. This is raw footage filmed by HKU Campus TV. pic.twitter.com/pQ9tnrr2d5
— Ezra Cheung (@ezracheungtoto) 1 Ekim 2019
Sarı şemsiyeden kara şemsiyeye...
Bölgede muhaliflerin 2015’te “Merkezi İşgal Et” sloganıyla başlattığı toplumsal hareketlilik kısa sürede “Şemsiye Devrimi” olarak hafızalarda yer etti.
Düne kadar sokaklara sarı şemsiyeleri ile çıkan muhalifler, son birkaç gündür Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluş yıldönümünü protesto etmek amacıyla şemsiyelerinin rengini değiştirip matem rengi siyaha büründü.
Facebook’ta paylaşılan bir başka videoda ise asıl dikkati çeken şemsiyeler değil yerde yatan yaralı bir eylemciydi.
Görüntünün Hong Kong City Üniversitesi kampüsünde kayda alındığı iddia ediliyor.
Söz konusu videoda isminin Tsang Tsz Kin olduğunu söyleyen genç bir kişi “Beni hastaneye gönderin, göğsümden yaralandım. Hastaneye gitmem gerek” diyor.
Tsuen Wan’da göğsünden yaralanıp hastaneye kaldırılan eylemci ile bu eylemcinin aynı kişi olup olmadığı bilinmiyor.
Pekin'in gözünden eylemler
Siyaset ve toplumsal alandaki çatışmanın sosyal medyaya yansıması ise yalnızca bu videolar ile sınırlı değil.
Çin hükümeti yanlısı “Hong Kong real news” gibi başka sosyal medya hesapları da eylemcilerin güvenlik güçlerine yönelik uyguladığı şiddeti yansıtan karşı görüntüler paylaşarak, polisin durumu kontrol altına almaya çalıştığını öne sürüyor, göstericilere neden ateş açıldığını 'izah' ediyor.
It is reasonable #HongKongPolice fired live bullets under this kind of attack pic.twitter.com/0u14Cm7E31
— Hong Kong real news (@HongKongre alne1) 1 Ekim 2019
Bu ve benzeri videolarda eylemcilerin metro istasyonları, Çin yanlısı iş yerleri, bazı restoran ve kafeler ile yerel hükümet binalarına da zarar verdiğinden dem vuruluyor.
Protesters destroyed facilities of Tsuen Wan MTR station after news spreads that a protester was shot in chest by police, cable tv reports #hongkongprotests#HongKong Protester Shot in Chest by Live Round, SCMP Reports https://t.co/Sf3lXHV5BT @bpolitics pic.twitter.com/mecLi7oDQj
— Fion Li (@fion_li) 1 Ekim 2019
Her ne kadar Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, “Çin, Hong Kong’da kalıcı refah ve istikrarı sağlamak, anavatanla tam bir birleşmeyi sağlamak zorunda” dileğini dile getirse de bölgedeki gerilimin süreceği aşikar.
"Göstericilerin talepleri haklı ama..."
Shanghai Üniversitesi’nden Çin uzmanı akademisyen Nurettin Akçay’a göre göstercilerin haklı talepleri var, olaylar Çin’in imajını olumsuz etkiliyor ama bununla birlikte ABD ve İngiltere’nin bu eylemler ile bir ilgisinin olmadığını düşünmek de son derece yanlış:
ABD ve İngiltere gibi iki gücün protestocular ile ilgisi olmadığını düşünmek biraz saflık olacaktır. Zaten ABD’li yetkililerin Hong Konglu protestocular ile olan fotoğrafları daha önce basına yansımıştı. Özellikle ABD’nin Hong Kong Makao Başkonsolosu siyasi daire başkanının göstericilerin liderleriyle olan fotoğrafı Çin tarafından büyük bir tepki ile karşılandı. Çin Dışişleri sözcüsü politikacılar ile eylemcilerin arasındaki bağı gösteren güçlü kanıtlarının olduğunu söylemiş, olaylardaki yabancı müdahalesini açıkça deklare etmişti. Batılı kaynakların Hong Kong’daki gösterilere sürekli yer vermelerinin ardında olayları sıcak tutma isteği olabilir. Zira olayların göz önünde olması demek Çin’in Hong Kong meselesinde istediğini rahat rahat yapamaması demek.
Hong Kong, Çin'in 'Tek ülke, iki sistem' politikası altında anakarada olmayan özgürlüklere sahip.
Ancak 4 ay önce Hong Kong yönetiminin şüphelilerin Çin anakarasına iadesini öngören yasa tasarısı nedeniyle kentte şiddetli protestolar başlamıştı.
Tasarı iptal edilmesine rağmen eylemciler merkezi hükümete yönelik dinmeyen bir öfkeye sahip.
Eylemcilerin geri adım atmaması sonucu Pekin'in bölgedeki eli Carrie Lam olayı 'organize isyan' olarak tanımlamıştı.
Akademisyen Akçay’a göre Çin eylemciler ile ilgili tam da böyle bir havanın oluşması taraftarı.
Nedeni; eylemleri kriminalize etmek:
Çin göstericiler kriminalize olursa işin renginin kendi lehlerine değişebileceğini biliyor. Lam’in açıklamasının asıl amacının eylemcileri kriminalize etmek olduğu kanaatindeyim.
Süper gücün süper çaresizliği
Akçay, eylemlerden Çin’in de imajının olumsuz etkilendiği söylüyor:
Süper güç adayı bir ülkenin böylesi bir konuda elinin kolunun bağlı kalması söz konusu. Konunun Çin açısından ekonomik yansımaları da olacaktır. Fakat bence son olaylar barışçıl yükselme iddiasındaki Çin’in içine düştüğü çaresizliği yansıtıyor.
Devlet Başkanı Şi Cinping’in 70. yıl kutlamalarında dediği gibi Çin'in geleceği daha güzel mi olacak orasını zaman gösterecek.
Açık olan ise Hong Kong’un tarih boyu sömürü ile karşı karşıya olduğu.
1997’ye kadar Britanya’nın ağabeylik ettiği bölge şimdi de sömürüye karşı olduğunu iddia eden Çin tarafından 'elverişli' kılınmak isteniyor.
Bu olaylar yaşanırken Batı da bir yandan güçlü rakibi Çin’in arkasından dolanmaya çalışıyor.
Hong Konglu eylemciler muhalefetten artakalan zamanlarda sokaklara sahte kağıt para atıp yakıyor.
Atalarını anmak için yapılan bu geleneksel ritüel onlar için komünist rejimin bir nevi cenaze törenini simgeliyor.
Halbuki Çinmingcie adı verilen bu törensi gelenek yüzlerce yıl öncesinin bir Çin adeti.
Ve Hong Kong'da bu kez Çin yönetimini lanetlemenin bir aracına dönüşmüş durumda.
Hong Kong protesters have littered the streets with paper money, using a traditional death custom as an irony-laced celebration of China’s National Day. pic.twitter.com/Ij1Rjpr1Xq
— Nathan VanderKlippe (@nvanderklippe) 1 Ekim 2019
Ez cümle, Hong Kong asla sadece Hong Kong değil gibi görünüyor.
Asya'nın en büyük serbest pazarında işler daha kızışacağa, ulusal ve uluslararası aktörler daha artacağa benziyor.
© The Independentturkish