Gazze’de aralarında insani yardım ve sağlık çalışanlarının yer aldığı 15 görevliye ait cesetlerin toplu mezarda bulunmasının yankıları sürüyor.
Birleşmiş Milletler (BM), 23 Mart'ta Refah yakınlarında 5 ambulans, bir itfaiye aracı ve bir BM aracına "teker teker" ateş açıldığını bildirmişti. Olayda öldürülen 15 kişinin cesedi, gömüldükleri yerden 31 Mart’ta çıkarılmıştı.
Öldürülenler arasında Filistin Kızılayı’na bağlı 8 sağlık çalışanı, Gazze Sivil Savunma’dan 6 görevli ve bir BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) çalışanı vardı.
Guardian, Filistin Kızılayı görevlilerinden hayatını kaybedenlerin yakınlarıyla görüştü. Saldırıda yaşamını yitiren 45 yaşındaki Salih Muhammer’in kardeşi Bilal, sağlık görevlisinin Gazze savaşında iki kez ölümden döndüğünü belirtiyor. Bilal, Muhammer’in üçüncü seferde sağ çıkamayabileceğini söylediğini, son görevine gitmeden önce eşine ve 6 çocuğuna hediye aldığını anlatıyor. Kardeşinin yaptığı işi çok sevdiğini belirterek şöyle devam ediyor:
Tüm zorluklara rağmen masum kişilerin hayatını kurtarabilmek için görevine devam etti. İşini tutkuyla yapıyordu, vaktinin çoğunu ambulansta geçiriyordu.
Filistin Kızılayı’nda gönüllü olarak çalışan paramedik Muhammed Behlül’ün babası Sobi de olayın şokunu atlatamadığını belirtiyor. Oğlunun cesedini morgda gördüğünü ve üzerinde en az 4 kurşun izi saydığını söylüyor. Muhammed’in 2018’den beri gönüllü olarak Gazze’de görev yaptığını ifade eden baba, yaşadıkları acıyı şöyle anlatıyor:
En kötü kabusumda bile böyle bir şey olacağını ummazdım. Hayat kurtarmaya gittiler ama kendi canlarından oldular.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı’ndan olayla ilgili yapılan açıklamada, cansız bedenlerine ulaşılan kişilerden bazılarının ellerinin bağlı olduğu, başlarına ve göğüslerine ateş açıldığı ve derin bir çukura gömüldüğü bildirilmişti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Filistin Kızılayı olaydan İsrail ordusunu sorumlu tutarken, ABD ise Hamas’ı suçlamıştı. İsrail ordusundan yapılan açıklamada, araçların askerlere hiçbir işaret vermeden “şüpheli şekilde” yaklaştığı, bu yüzden ateş açıldığı öne sürülmüştü. Hamas militanlarının araçları gizlenmek için kullandığı da iddia edilmişti. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) olayla ilgili inceleme başlatıldığını perşembe günü duyurmuştu.
Ancak Bilal, İsrail’in açıklamasının “hakaret niteliğinde” olduğunu belirterek şunları söylüyor:
Bu sağlık görevlileri insani yardım hizmeti veriyordu. Herhangi bir tehdit oluşturmuyorlardı ya da silah taşımıyorlardı. Ne suç işlediler de böyle öldürüldüler?
Olaydan tek sağ çıkan kişi Munter Abed oldu. 27 yaşındaki Filistin Kızılayı çalışanı, araçlara pusuda bekleyen İsrailli özel harekatçılar tarafından saldırı düzenlendiğini söylüyor. Ayrıca orduya ait bir buldozerin araçları ezdiğini, daha sonra bunların kepçeyle açılan bir çukura atıldığını belirtiyor. BBC de üç gün önce yayımladığı haberde Abed’le iletişime geçmişti. Sağlık çalışanı, İsrail’in açıklamalarının gerçeği yanıstmadığını anlatmıştı:
Ambulansların tüm ışıkları yanıyordu, bunların Filistin Kızılayı’na ait olduğu anlaşılıyordu. Araçlardaki herkes sivildi. Biz herhangi bir örgütün parçası değiliz. Bizim işimiz hayat kurtarmak.
Independent Türkçe, Guardian, BBC, AA