25 Aralık'ta Kazakistan'da, 29 Aralık'ta da Güney Kore'de kaza yapan yolcu uçakları, çok sayıda kişinin ölümüne neden oldu.
Azerbaycan Hava Yolları'na (AZAL) ait Embraer 190 tipi uçaktaki 67 kişiden 29'u, Jeju Air'in Boeing 737-800'ündeki 181 kişiden ikisi hayatta kaldı.
Bu tarz olaylardan sonra akıllara gelen "Kurtulmak nasıl mümkün?" sorusunun yanıtı merak konusu.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Wall Street Journal (WSJ) bir uçaktan sağ kurtulmanın 5 faktöre bağlı olduğunu bildiriyor: Uçağın bütünlüğü, güvenlik ekipmanları, uçuş ekibi ve yolcuların maruz kaldığı g-kuvveti, uçağın içindeki ortam ve kaza sonrası ortaya çıkabilen duman ve yangın gibi etkenler.
Embry-Riddle Havacılık Üniversitesi'nde ders veren Anthony T. Brickhouse, "Kurtulması imkansız görülen koşullardan sağ çıkmayı becerenler de oldu, atlatılabilecek gibi görünen kazalarda ölenler de… Bunu söylemekten nefret ediyorum ama bazen şans da etkili oluyor" diyor.
Uluslararası Hava Güvenliği Müfettişleri Topluluğu (ISASI) Başkanı Barbara Dunn ise şöyle konuşuyor:
Kurtuluşun imkansız görüldüğü bir durumda hayatta kalmanın pek çok sebebi olabilir. Uçağın nasıl indiği ve yolcunun koltuğunun yerinin bu konuda etkisi var. Eğer emniyet kemeriniz sıkı bir şekilde bağlıysa vücudun sarsılmasını azaltır. Yolcunun acil durum pozisyonu alıp almaması da önemli.
Dunn, uçağın arkasına oturmanın daha güvenli olduğu düşüncesinin her koşulda işlemeyebileceğini vurgulayarak "Alevlerin ne kadar kısa sürede uçağı sardığı ve çıkışa ne kadar hızlı erişebileceğiniz de önemli" ifadesini kullanıyor.
WSJ, ticari uçuş tarihinde 80 ya da daha fazla yolcu taşıyıp bir-iki kişinin kurtulduğu yalnızca 17 olay daha olduğunu aktarıyor.
Güney Kore'deki kazada kurtulanların, Jeju Air uçağının en arkasında oturan iki uçuş görevlisi olduğu hatırlatılıyor. Uçağın bütünlüğü bozulmayan tek kısmının da orası olduğuna işaret ediliyor.
33 yaşındaki erkek ve 25 yaşındaki kadın, hastanede tedavi görüyor. Doktorları ikisinin de bilincinin yerinde olduğunu ve iletişim kurabildiklerini söylüyor.
Independent Türkçe, Wall Street Journal, AA