DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, FETÖ elebaşı Fethullah Gülen'in ölümüne ilişkin, "Milletimizin gözü aydın olsun. Bu meczubun, işlediği suçlar kapsamında bağımsız Türk yargısının karşısına çıkarılarak önce bu dünyada hesap vermesi en büyük beklentimizdi ancak ne yazık ki bu hesap mahşere kaldı" diye konuştu.
"Yenidoğan çetesi" soruşturmasıyla ilgili görüşlerini paylaşan Aksakal, "Sağlık Bakanımız Kemal Memişoğlu'nu tebrik ediyorum. Zira Sayın Bakanımızı, İstanbul FSM Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği döneminden bu yana tanıyan biri olarak böyle bir operasyonu ancak Sayın Memişoğlu'nun yapabileceğini söylemek en doğru yaklaşım olacaktır. Özellikle CHP kanadından bazı sözcülerin, ortaya çıkarılan bu kötü manzaranın müsebbibiymiş gibi Sağlık Bakanımızı hedef göstermesi, onu istifaya davet etmesi ülkemizdeki sığ siyasetin geldiği nokta açısından çarpıcı bir göstergedir" ifadesini kullandı.
Soruşturmanın bu seviyede kalmaması gerektiğini belirten Aksakal, özel bir bilgisayar programı yazılımıyla özel hastanelerden hizmet almış tüm insanların aynı hastaneden bilgisi dahilinde ya da haricinde ne kadar tedavi hizmeti aldığının tespit edilmesi, yenidoğan bebeklerden elde edilen kök hücrelerin ticari amaçla kullanılıp kullanılmadığının araştırılması önerisinde bulundu.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"Kimin devletini kime vadediyorsunuz"
Orta Doğu'da suların kaynamaya başladığını kaydeden Aksakal, "Uzunca bir zamandır süregelen Büyük Ortadoğu Projesi'nin bugünkü etabı Suriye topraklarının dizaynından sonra Anadolu topraklarını da içerisine alacak düzeylere evrilmektedir" görüşünü paylaştı.
Türkiye'nin 40 yıldır "PKK terör örgütü" görüntüsünde, küresel emperyalizmin öncü temsilcisi ABD ile bir savaş yürüttüğünü dile getiren Aksakal, terörün bitirilmesinin, devletlerin sorumluluğunda olduğunu söyledi. DSP Genel Başkanı Aksakal, şunları kaydetti:
Bugün geldiğimiz noktada ne yazık ki bazı siyasi partilerin sayın genel başkanları, terörün bitirilmesi konusunda terör örgütünün elebaşlarından medet umar hale gelmiş görünüyorlar. Bir taraftan Sayın Devlet Bahçeli'nin İmralı sakinine, ömür boyu ağır hapis cezasına çarptırılmış bir bebek katiline şartlı af teklifi; hatta bir adım daha ilerisi, sözüm ona tecridin kaldırılarak Gazi Meclis'imizin çatısı altında Kandil sakinlerine, PKK terör örgütüne teslim ol çağrısı yapmasını beklemesi, akıllara durgunluk verecek bir tutumdur.
Diğer taraftan Sayın Özgür Özel'in, Edirne sakininin ayağına kadar giderek moral takviyesiyle birlikte el yükseltip 'Kürtlere bir devlet teklif ediyorum. Kürtlere tam olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin sahibi olmayı teklif ediyorum' diyerek PKK'lılara Anayasa'da özel statü tanıma vaadi yarışına girmesi, kelimenin tam anlamıyla 'Sözün bittiği yerdeyiz' dedirtiyor bizlere. 101. yılını kutladığımız bu kadim devlet, Türk, Kürt, Çerkez, Arap, Abaza, tüm halkın ortak devletidir ve anayasasında hiçbir ferdi bir diğerinden ne bir eksik ne de fazla bir hakka sahip değildir. Kimin devletini kime vadediyorsunuz? Yüce Meclis'in çatısı altında grup toplantılarında şehit analarının gözünün içine baka baka söyledikleri bu öneriler ne empatiye ne de ironiye sığmayacak absürtlükte bir içeriğe sahiptir.
"Türk yargısının cezalandırdığı hükümlülerdir"
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir hukuk devleti olduğunu vurgulayan Aksakal, "Terörist başı Öcalan ve ekürisi Demirtaş, işledikleri suçlar kapsamında bağımsız Türk yargısının cezalandırdığı hükümlülerdir. Öncelikle haklarında verilen cezaları çekeceklerdir. Hangi amaç ve gerekçeyle olursa olsun hiçbir terörist için bu Gazi Meclis'in çatısı altında konuşma yapma çağrısı yapılamaz. Hele hele bir 'umut hakkı' gibi konuyu gündeme getirmek sıradan, gelişigüzel söylenmiş bir konu olarak asla değerlendirilemez. Bu tanım çok düşünülmüş, dikkatlice değerlendirilmiş bir ince ayrıntıdır" değerlendirmesinde bulundu.
Teröristler silahlarını bırakıp bağımsız Türk yargısına koşulsuz teslim olmadıkça Türk Silahlı Kuvvetleri’nin mücadelesinin sonuna kadar devam edeceğini belirten Aksakal, "Sözüm ona barış çağrısı altında hiçbir teröriste normal vatandaş muamelesi yapılamaz. Hele hele bir terör örgütü mensubuna kadim Türk devletini verme sözü asla sarf edilemez. Buradan Sayın Bahçeli'ye, eğer hala izinde gidiyorsa, başbuğları Alparslan Türkeş'in bir öğretisiyle seslenmek isterim. 'Ey Türk, titre ve kendine dön'" ifadesini kullandı.
AA