Tayvan krizi: Çin, ABD'yle nükleer silah müzakerelerini iptal etti

"Sorumluluk ABD'ye ait"

Çin, mayısta Tayvan'ın etrafını sardığı askeri tatbikat görüntülerini başkent Pekin'deki ekranlardan yayımlamıştı (Reuters)

Çin, ABD'yle nükleer silahların kontrolüne ilişkin müzakerelerin durdurulduğunu bildirdi.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Jian, dün yaptığı açıklamada ABD'nin Pekin'in "tüm itirazlarına ve ikili görüşme faaliyetlerine rağmen" Tayvan'a silah satışını sürdürdüğünü belirterek şunları söyledi: 

Sonuç olarak Çin tarafı, ABD'yle nükleer silahların kontrolü ve yayılmasının önlenmesine ilişkin yeni bir istişare turunu erteleme kararı almıştır. Sorumluluk tamamen ABD'ye aittir.

Lin, Çin'in uluslararası nükleer silah kontrolüne dair iletişimi sürdürmeye istekli olduğunu ancak ABD'nin "Çin'in temel çıkarlarına saygı göstermesi, diyalog ve değişim için gerekli koşulları yaratması gerektiğini" belirtti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Sözcü, ABD'nin izlediği politikaların Pekin ve Washington arasındaki güvenin zayıflamasına yol açtığını da ekledi. 

ABD, Tayvan'ın en büyük silah tedarikçisi konumunda. ABD Kongresi'nin alt kanadı Temsilciler Meclisi, haziranda Çin'e karşı askeri caydırıcılığı güçlendirmek için Tayvan'a 500 milyon dolarlık askeri finansmanla 2 milyar dolarlık krediyi onaylamıştı. 

ABD ayrıca Tayvan'a F-16 savaş uçakları için 300 milyon dolarlık yedek parça satılmasına da onay vermişti. 

Diğer yandan hem ABD Başkanı Joe Biden hem de rakibi Donald Trump, seçim kampanyalarında Çin'le ticaretin kısıtlanmasına yönelik adımlar atılacağı sinyalini vermişti. 

Ayrıca Trump, Amerikan medya kuruluşu Bloomberg'e verdiği röportajda, Tayvan'ın Çinden korunmak için ABD'ye ödeme yapması gerektiğini söylemişti

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Pekin'in açıklamasına tepki göstererek "Bu yaklaşım stratejik istikrarı baltalıyor ve silahlanma yarışı riskini artırıyor" dedi. 

Miller, Çin'in bu adımla "nükleer risk yönetimi ve silahlanma yarışını önleyecek çabaları sürdürmemeyi tercih ettiğini" savunurken, konuyla ilgili Washington ve Pekin'in birlikte çalışması gerektiğini söyledi. 

Çin'in 500 nükleer savaş başlığına sahip olduğu tahmin ediliyor fakat Pentagon, Pekin'in 2030'a kadar binden fazla başlık üretebileceğini öngörüyor. 

ABD ve Çin, 5 yıl aranın ardından ilk kez geçen yıl kasımda nükleer silahların yayılmasını önlemek için görüşmüştü.
 


Çin - Tayvan gerginliği

II. Dünya Savaşı sonrasında Çin'de Milliyetçi Parti ve Komünist Parti arasındaki iç savaş Komünist Parti'nin zaferiyle sonuçlanmıştı. Mağlubiyetin ardından Milliyetçi Parti liderleri Tayvan'a sığınmıştı.

Soğuk Savaş nedeniyle Batı'yla ilişkilerini koparan Çin'i 1970'lerin başına kadar Birleşmiş Milletler'de (BM) Tayvan ya da resmi adıyla Çin Cumhuriyeti temsil ediyordu.

BM'nin 1971'de aldığı Çin Halk Cumhuriyeti'ni tanıma kararı gerginliği yeni bir boyuta taşımıştı. Kararın ardından Tayvan, BM'den çıkarılmıştı.

Pekin yönetimi, "tek Çin" ilkesini benimseyerek Tayvan'ın kendi topraklarının parçası olduğunu savunuyor. Buna göre Çin, boğaz ve çevresindeki askeri varlığının yanı sıra Tayvan'ın ülkelerle diplomatik ilişkiler kurmasına, BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.

Tayvan ise o günden bu yana bağımsızlık arayışını farklı biçimlerde sürdürüyor.


Independent Türkçe, Guardian, RT

DAHA FAZLA HABER OKU