Özgür Özel: AK Parti’nin 22 yıllık yükünü sırtlanacak bir işin içine girmem

Özel, “Mehmet Şimşek’le ekonomi programı çalışmayacağız. Mehmet Şimşek ile görüşme fikri Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan çıktı” dedi

Fotoğraf: X / @CHPfotograf

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ekol TV’de Armağan Çağlayan’ın ‘Hepsi Bu hafta Oldu’ programına katıldı.

Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile olan görüşmesi ve normalleşme tartışmaları hakkında, “Biz siyasetçilerin görüşüp konuşmasının normal olduğunu söylüyoruz. İki grup var burada. Birincisi iyi niyetli endişeliler. Çünkü Türkiye’nin geçmiş pratiklerine bakıyorlar. ‘AKP ne zaman zora düşse bir yolunu bulup birileriyle hayatiyetini devam ettirip yeniden güç kazanıyor. Buna yaşama gücü veren biz olmayalım’ diyorlar. Bu arkadaşlar veya büyüklerimiz kötü niyetli değiller. Endişelerini saygıyla karşılıyorum. Geçmiş pratikleri bunu düşünmeye müsait. Bazı süreçleri birlikte yaşadık. Bu endişeler haklı, dikkatli olmak lazım. Her iki tarafta birden bu kutuplaşma ortamından beslenenler var. Normal bir siyasi düzlemde kendilerine yer olmadığını düşünenler var” dedi

“Şimşek ile görüşme fikri Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan çıktı”

Özel, CHP’nin Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile ekonomi programı çalışacağı iddialarına ilişkin soruyu şöyle cevapladı:

“Biz Mehmet Şimşek’le ekonomi programı çalışmayacağız. Mehmet Şimşek ile görüşme fikri Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan çıktı” diyen Özel, “Benim tek önerim, Türkiye’deki gelir adaletsizliğine müdahale etmek için adil bir vergi sistemi. Biz iktidara gelince bunu yapacağız” ifadelerini kullandı. Özel şunları söyledi:

'Bu insanlara acıyorsak vergi reformu yapmamız lazım. Bunu Meclis’te yapmamız lazım' dedim. Erdoğan, 'Mehmet Şimşek gelsin, onunla görüşün' dedi. Biz Mehmet Şimşek’le onun neoliberal politikalarını, eskiden irrasyoneldi şimdi çok rasyonel... Sen zengine rasyonelsin şu anda. Yoksullar için irrasyonelsin hala. Bizim kemer sıkma veya örtülü IMF politikalarına destek verme gibi bir şeyimiz söz konusu olamaz. Tam tersine krizin çözümü garibanın kemer sıkması değil, vergi vermesi gerekenlerden vergi almak. Kayıt dışı ekonomiyi kayıt içine katmak. Ben AK Parti’nin 22 yıllık yükünü sırtlanacak bir işin içine girmem.

" Kavala’yı, Can Atalay’ı bırakmanız lazım"

Özel, Gezi Davası tutuklularına hakkında ise şunları söyledi:

Gezi meselesini üçe ayırıyorum. AİHM kararlarına uysanız Kavala’yı bırakmanız lazım. AYM kararlarına uysanız Can Atalay’ı bırakmanız lazım. Kanun yararına bozma meselesini de gerçekten görseniz diğer arkadaşları bırakmanız lazım. Geziyle ilgili 7 belgesel var. Çekenler dışarıda, çekemeyen içeride. Çiğdem Mater'in bir belgeseli yok ortada niyetlenmiş, çekememiş.. Mine Özerden güya Kavala’nın talimatıyla fon bulmak için güya hesaplar açmış, iki mahkeme bile ispat edemedi. Tayfun Kahraman da Gezi'de müzakere heyetindeydi.

“Tuğrul Türkeş, 'Kavala orada tutuklu, biz de burada tutukluyuz” dedi”

Ben bunları Sayın Erdoğan'a gösterdim, dosya olarak gösterdim. Bu bu kadar netken 'Allah aşkına hukuka uyalım' diyorum. AYM'de yıllar başvuruları bekliyor, onu halledelim. 'Can'ın, Kavala'nın kararı çıktı, halledelim' diyoruz. MHP 'Anayasa Mahkemesi kapatılmalıdır' diye ayar veriyor. Cumhurbaşkanı, 'Gezi benim kişisel davam' noktasına getirdi. Gezi yaşandıktan 5 yıl sonra dava açıldı. Gezi yaşandıktan 10 yıl sonra halen daha olmayan bir darbe çıkarttırılıyor. Hiçbiri kişisel değil, AYM ve AİHM kararlarını uygulayın' diyoruz. Biz tutup da cumhurbaşkanına verdiğim dosyada 'siz bunları affedin' demedik, olmaz. O yetkiyi kullanacakları belli. Benim bu konuda en önemli paydaşlarımdan biri Tuğrul Türkeş. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde Türk Delegasyonu'nun Başkanı. Delegasyonu odada ziyaret ettim, orada bana kendisinin anlattığı 'Kavala orada tutuklu, biz de burada tutukluyuz ve ya o orada hapiste, biz de bu odada hapisteyiz.'

“Gezi tutukluları için kanun yararına bozma dilekçeleri hazırlandı, dosya Adalet Bakanlığı'nda”

Kişisel olarak Kavala'yı o insanlar tanımazlar, Kavala bir sembol dava. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ni tanımama, Avrupa Konseyi'ni tanımamaktır. Ve Konsey, 'AİHM kararlarına uyun' diyor. Saat sorsalar, 'Siz önce Gezi'dekilerin işini halledin saati sonra sorun' derler. Bu yüzden Sayın Tuğrul Türkeş de samimi bir gayret içinde. Kanun yararına bozma dilekçeleri hazırlandı, bir takım hukuki yardımlar yapıldı. Şimdi de dosya Adalet Bakanlığı'na çekildi. Oradan ümit ediyorum ki kanun yararına bozma yoluyla hem tutukluluk hallerinin sona ereceği hem de Türkiye'nin AİHM kararlarına direnen üçüncü dünya ülkesi görüntüsünden veya muz cumhuriyeti görüntüsünden kurtulacağını ümit ediyorum.

"Ben vaktiyle bunu eleştirmiştim, onun da hırsı bundan"

Özgür Özel’e normalleşme süreci yüzünden kendisini eleştiren gazeteci Yılmaz Özdil’i de isim vermeden eleştirdi.

“Kutuplaşma ortamından beslenenler var. Normal siyaset ortamında kendisine yer olmadığını düşünenler var. Mesela bir adam Youtube videosu çekiyor, ağır hakaretler ediyor. Bana hırsı ne? Geçmişte 'Bidon Kafa' diye köşe yazısı yazmış arkadaş, seçimin ertesi günü. Bir yerde sular kesilmiş, 'Hadi bakalım bidon kafalılar, bu iktidarı siz seçtiniz şimdi gidin su sırasına girin' diyor. Ben vaktiyle bunu eleştirmiştim, onun da hırsı bundan. İyi ki de onunla aramda böyle bir açı var” diyen Özel şu ifadeleri kullandı:

O, ‘hatamız nerede’ demek yerine, oy vermeyen seçmene ‘bidon kafa’ diyen zihniyet. 47 yıldır ilk kez birinci parti olmamızın sebebi, bu zihniyetten yaşadığımız kopuş. Seçmen dediğin kişi birer insan, işsiz, aç, yoksul, ötekileştirilmiş, yalnız, endişeli. Ona diyorsun ki bu ülkeyi kim yönetsin. Sen ona güven vermediysen, o da sana oy vermediyse bidon kafa olan sensin. Yani, siyasetçinin kendisi. Kafasını duvara vurup nerede yanlış yaptım demesi lazım. Seçmene kafa tutan bir yaklaşımı reddediyorum. Arkadaş, seçmene sövüyor. Bunlar kutuplaşma olmadıkça yaşayamazlar. Sürekli bir kavga ortamı olsun, iki taraf birbiriyle sürekli çatışma halinde olsun biz de bu tarafa mermi satalım... Boşuna endişeleniyorlar, bu içine girdiğimiz süreç ne sorunları çözer, ne tartışmaları bitirir biz ne gidip AK Parti ile koalisyon oluruz. Sen yine de muhalif olursun." 

Yılmaz Özdil' yanıt verdi: Sana bu iftiranı yedireceğim

Özel'in sözlerine yanıt veren Yılmaz Özdil ise, sosyal medya hesabından şunları yazdı: 

Buket Aydın'ın lideri Özgür Özel, sana bu iftiranı yedireceğim. 

'Erken seçim istemiyor, AKP'nin toparlanmasına fırsat tanıyor' dediğim için bana saldıran Özgür Özel, sana bu iftiranı yedireceğim.

Namuslu gazetecilere küfreden trollerin abisi Özgür Özel, sana bu iftiranı yedireceğim.

'Bütün dünyada, birinci parti olmasına rağmen erken seçim istemeyen ilk ve tek genel başkan' dediğim için, 'AKP’nin dört yıl daha iktidarda kalması için özel çaba harcıyor' dediğim için bana saldıran özgür özel, bu iftiranı sana yedireceğim.

Bana milletvekiliyken yıllarca 'Yılmaz abi' diyen Özgür Özel, şimdi niye çıkıp iftira attığını -gözlüğünü çıkardın ama- gözüne sokacağım.

Independent Türkçe 

DAHA FAZLA HABER OKU