Deyrizor’daki aktivistlerden Şarku’l Avsat’a: ‘Devrim Muhafızları, komutanlarından yalnızca üçünü geri çekti’

Afgan savaşçıları taşıyan bir silah kamyonunun ve otobüsün gelişi, İran varlığının güçlendiğini gösteriyor

Suriye’nin doğusundaki Deyrizor’da bulunan İran Devrim Muhafızları’na bağlı Fatimiyyun unsurları. (Arşiv)

Suriye’nin doğusunda yer alan Deyrizor vilayetindeki yerel kaynaklar, İran’ın bölgedeki askeri varlığını korurken, milis liderlerini ve Devrim Muhafızları subaylarını Suriye’den çekmeye başlayacağını duyurmasıyla bağlantılı olarak, İran’a bağlı grupların bölgede hareket ettiğini aktardı. Analistler ise bu adımın İran’ın Suriye’den tamamen çekilmesinin başlangıcı olacağını söylerken, Tahran bu niyetini yalanladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Devrim Muhafızları, Suriye’de en zor dönemlerinden birini yaşıyor. Öyle ki İsrail saldırılarında aralarında Devrim Muhafızları’nın üst düzey istihbarat komutanlarından biri olan Tuğgeneral Hac Sadık ve Suriye’de İranlı milislerin ikinci komutanı olan Rıza Musavi’nin de bulunduğu ülkenin farklı bölgelerinde 10’dan fazla İranlı lider öldürüldü. Ancak İran’daki 5 bilgi sahibi kaynağın Reuters’a aktardığına göre bu durum, Tahran’ı bölgeden tamamen çekilmeye zorlamıyor.

Başkent Şam’ın güneyindeki Seyyide Zeyneb banliyösü, İran’ın güney Suriye’deki askeri varlığının ağırlık merkezi sayılırken, ülkenin doğusunda yer alan Deyrizor vilayetindeki bölgeler ise Suriye- Irak sınırında yer alması nedeniyle Tahran için hayati önem taşıyan merkezleri temsil ediyor. Bu da burayı bir geçiş kapısı ve milislerin ülkenin geri kalanına yayılması için gerekli toplanma ve ayrılma merkezleri haline getiriyor.

Bölgeden bir grup aktivist tarafından yönetilen Deir EzZor 24 kanalının özel bir kaynaktan alıntı yaptığı haberine göre Deyrizor’un doğu kırsalındaki Ebu Kemal kentinde Devrim Muhafızları’na bağlı milislerden sorumlu askeri komutan Hac Askar iki gün önce bölgeyi terk etti.

Kanal, üç gün önce el-Meyadin ve Ebu Kemal’de konuşlanmış İranlı milis liderlerinin genişletilmiş bir toplantısından bahsetmişti. Belirtilene göre bu toplantılarda Hac Askar’ın yanı sıra Hac Kamil ve Hac Sirac da yer alıyordu. Söz konusu üç isim de İran vatandaşı.

Toplantıya ayrıca, Lübnan Hizbullah’ı liderlerinden Hac Cevad, Afgan Fatimiyyun milislerinin lideri Ebu Zeynep ve Pakistan Zeynebiyyun milislerinin lideri Hac Kulzar da katıldı.

Toplantının sonuçlarına ilişkin herhangi bir açıklama yapılmasa da kaynaklar, bu toplantı ve pazar günü Ürdün’ün kuzeydoğusundaki Tower- 22 (Kule-22) Amerikan üssüne düzenlenen saldırı arasında bağlantı olduğunu belirtti. Zira Tahran, Suriye’de bulunan üyelerine ve görevlilerine karşı misilleme yapılmasından korkuyor.

El-Meyadin ve Ebu Kemal şehirleri, İranlı milislerin Suriye’deki ana kalelerini temsil ediyor. Irak üzerinden gelen konvoylar ve kuvvetler burada toplanıyor. Son olarak komşu Hatla ve Ayyaş kasabalarında konuşlanmış Afgan uyruklu savaşçıları içeren bir otobüsün varışından bir gün sonra, sınır demiryolu kapısından Suriye topraklarına bir silah sevkiyatı girdi.

Önleyici hareketler

Diğer yanda Euphrates Post ağı, İran Devrim Muhafızları milislerinin, Deyrizor’daki unsurlarına olası bir ABD hava saldırısına karşı hazırlıklı olmalarını ve karargahlarının bir kısmını boşaltmaları emrini verdiğini bildirdi.

Kaynak, doğu bölgesindeki milislerden sorumlu İranlı yetkili Hac Rasul’un akşam saatlerinde tüm karargâhların boşaltılması, nöbetçilerin ise sadece gündüzleri bulunması emrini verdiğini söyledi.

Deyrizor’daki İran kültür merkezlerinden Hacı Resul’un sorumlu olduğu belirtildi. Euphrates Post kaynaklarına göre geçtiğimiz günlerde milislerin ön saflarındaki liderlerin Şam’a kaçmasının ardından bölgedeki Devrim Muhafızları örgütlerinin liderliğini üstlendi. Kaynaklar ayrıca, Devrim Muhafızları milislerinin ‘Nasr Merkezi’ olarak bilinen insan kaynakları merkezini de tahliye ettiğini kaydetti.

Irak sınırındaki Ebu Kemal şehrinde Fatimiyyun, Zeynebiyyun ve Hizbullah milisleri, el-Haccane, el-Maari, el-Camiat ve el-İntilak mahallelerindeki güvenlik sahaları gibi bazı ana karargahlarını tahliye ederken, Lübnan Hizbullah’ı da es-Sukkariyah, es-Sinaa ve el-İntilak mahallelerindeki karargâhını tahliye etti.

Deir EzZor 24 kanalının genel müdürü Ömer Ebu Leyla, şu ana kadar Suriye’nin doğu bölgesinde gözlemlenenlerin, rutin yeniden konuşlandırmaların yanı sıra sınırlı sayıda İranlı liderin ayrılmasıyla sınırlı olduğunu dile getirdi.

Şarku’l Avsat’a konuşan Ebu Leyla, şu ana kadar yaşananların, milislerin Ebu Kemal’deki ilk sorumlusu olan Hac Askar başta olmak üzere Devrim Muhafızları’nın Deyrizor vilayetindeki üç liderinin geri çekilmesi olduğunu söyledi. Ebu Leyla’ya göre geri kalan liderlerin ise son iki ayda birçoğunun öldürülmesinin ardından yapılan son değişikliklerden sonra kimlikleri gizlendi.

Ömer Ebu Leyla açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Takviye anlamında bu milisler rutin hareketlerine devam etti. Perşembe sabahı Afgan savaşçıları taşıyan bir otobüsün ardından bir silah konvoyu bölgeye girdi. Bu durum, İranlıların özelde doğu bölgesinde, genel olarak ise Suriye’deki askeri varlığını güçlendirme eğiliminin bir göstergesidir. Aynı zamanda özellikle de İran milisleri güvenlik servislerinin yürüttüğü tüm tutuklama kampanyalarının azaltamadığı tekrarlı saldırılardan sonra bu güçlerin güvenliğini artırıcı ve liderlerini korumaya yönelik tedbirler aldıkları görüldü.”

Geri çekilmenin başlangıcı

Reuters’a Devrim Muhafızları liderlerinin ve subaylarının Suriye’den çekildiği bilgisini veren İranlı yetkililer, son dönemdeki ağır insan kayıplarının en önemli nedeninin Suriye rejiminin güvenlik servisleri olduğunu belirtmişti.

Ancak Suriyeli askeri analist Abdunnasır el-Ayed (Deyrizorlu ve şu an Fransa’da ikamet ediyor), kararın İranlı milislerin Suriye’den ayrılmaya yakın olduğunun bir göstergesi olduğuna dikkati çekti. Ayed, bunun Tahran için en ucuz seçenek haline geldiğini vurguladı.

Şarku’l Avsat’a konuşan Abdunnasır el-Ayed şunları söyledi:

“İran’ın 2024 yılı sonundan önce Suriye’den tamamen çekileceğini, önümüzdeki haftalarda askeri gruplarının da kademeli olarak çekileceğini düşünüyorum. Ancak bu geri çekilmeden önce öncelikle bazı alanlarda siyasi çıkarlarını ve kültürel, ekonomik ve sosyal nüfuzunu tesis etmeye çalışacak.”

Suriye ordusunda eski bir subay olan Ayed, bu geri çekilmenin en önemli nedenlerinden birinin, kendilerine düşman bir toplumda İranlı milislerin güvenliğinin tamamen açığa çıkması ikilemi olduğunu söyledi. “Etrafı, Esed rejimiyle arasındaki temel ve derin görüş ayrılıklarının yanı sıra, bu açıktan yararlanmaya hazır çeşitli taraflarla da çevrilidir” diyen Abdunnasır el-Ayed, “Tüm bu gerçekler, İran’ı askeri açıdan bir an önce Suriye sahasını terk etmeye zorlayacaktır” ifadelerini kullandı.

İran’ın Devrim Muhafızları liderlerinin Suriye’deki varlığının azaltılmasına ilişkin ani açıklamasının, bunun yalnızca bir manevra olduğunu söyleyenler ile bunun Suriye’den tamamen çekilmenin başlangıcı olduğuna inananlar arasında farklı yorumları var. Buna rağmen İsrail ve koalisyon güçlerinin yakın zamanda çok sayıda liderini tasfiye etmesinin ardından, Suriye’deki İranlı milislerin özellikle güvenlik düzeyinde benzeri görülmemiş bir baskı altında olduğuna dair bir fikir birliği mevcut. Bu durum ise ülkenin doğusundaki Deyrizor vilayeti başta olmak üzere yayıldığı bölgelerde kendisi için kuluçka ortamı oluşturulamayacağını doğruluyor.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Şarku'l Avsat'ın haberlerine ulaşmak için tıklayın

DAHA FAZLA HABER OKU