Usta yönetmen, tiyatro sahnelerine adeta bir ömür sığdırdı. İlk maaş bordrosunu aldığı günün üzerinden 45 yıl geçen Işıl Kasapoğlu, kırılması zor bir rekora da imza atarak DT’nin sahnesinin bulunduğu tüm bölgelerde görev yaptı.
1993’te Devlet Tiyatrolar’ında çalışmaya başlayan Kasapoğlu’nun ilk adresi Diyarbakır'dı. Kasapoğlu, ilk işinde William Shakespeare’in Macbeth oyunu sergiledi.
Devlet Tiyatroları’nda yönetmenliğini yaptığı son iş ise yine bir klasik olan Moliere’nin Cimri isimli oyunu oldu.
Bir dönem Paris’te de çalışan Işıl Kasapoğlu, “45 yıllık hayatımda yönetmenlik dışında bir iş yapmadım, yapsaydım da beceremezdim” diyor.
'Her dönemin işi olan eserler'in önemi
Kasapoğlu, sadece bir dönemin değil, her dönemin işi olabilen oyunların önemine değiniyor. Klasik oyunların yüzyıllar boyu oynanabiliyor olmasını, her an ve güne hitap edebilmelerine bağlayan Kasapoğlu, 100 yıl sonra da yine Shakespeare’in, Moliere’in, Çehov’un oyunlarının sahneleneceğini düşünüyor. Klasik tiyatronun 100 yıl sonrasını da öngörebilen edebi eserler olduğunu kaydediyor.
"Kişiler dizi izlemekten bıktı"
Kasapoğlu Karar Gazetesi'ndeki röportajda kişilerin artık dizi izlemekten bıktığını ve sokağa yönelmek isteyen seyircilerin tiyatroyu tercih ettiğini söylüyor. Tiyatronun tıpkı bale ve opera gibi çok canlı bir sanat olduğunun altını çizen yönetmen, izleyicinin direkt oyuncu ile temas kurabilmesinin önemini vurguluyor.
"İşlenmesi gereken destanlarımız var"
1957 doğumlu Işıl Kasapoğlu’nun şimdi hedefinde, Haldun Taner’in oyunlarını sahneye koymak ve Türk destanları üzerinde çalışmak bulunuyor. Kasapoğlu, ‘işlenmesi gereken çok güzel destanlarımızın olduğunu’ belirtiyor.