Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Gözlemevi: İsrail Gazze'de günde 120 çocuğu öldürüyor

Sürekli bombardıman sonucu her 15 dakikada bir Filistinli çocuk ölüyor

Gazzeli çocukların tek isteği hayatta kalmak / Fotoğraf: Meryem Ebu Dakka- Independent Arabia

Gazzeli çocukların yüz hatları çok değişti, yüzleri yaşadıkları şehre benzer şekilde solgunlaştı.

İsrail ordusunun evleri yerle bir ettiği gibi çocukların psikolojileri de yerle bir oldu.

Gazzeli çocukların hali içler acısı, gözleri yaşlı, mideleri boş. Bir damla su, bir parça ekmek bile bulamıyorlar. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Her 15 dakikada bir çocuk ölüyor

Gazze'de çocuklar ölümden çok korkuyor.

7 Ekim'den bu yana yaklaşık 2 bin çocuğu öldüren savaş uçaklarının attığı bombalardan korkuyorlar.

Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Gözlemevi'ne göre, İsrail'in Gazze'de yürüttüğü savaşta mağdur olan çocuk ve bebek oranı, askeri operasyonlar tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir seviyede.

Bunun nedeni, Tel Aviv ordusunun, sivilleri uyarmadan önce binaları ve konut komplekslerini yok etme politikasını izlemesidir.
 

Gazze'deki çocukların çoğu geceleri uyuyamıyor.jpg
Gazze'deki çocukların çoğu geceleri uyuyamıyor / Fotoğraf: Meryem Ebu Dakka- Independent Arabia

 

Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Gözlemevi'nin Filistin ofisi direktörü Enes el-Cercevi, İsrail'in Gazze'ye yönelik aralıksız bombardımanı sonucu her gün 120 çocuğun ve her 15 dakikada bir çocuğun hayatını kaybettiğini söylüyor.

Cercevi sözlerini şöyle sürdürdü:

İsrail'in hava saldırılarını doğrudan Gazze'deki sivil hedeflere odakladığını fark ettik, bu da korkunç yıkımlara ve çocuk ölümlerine neden oluyor. Bu saldırılar sivil ve askeri nesneler arasında ayrım yapmamak anlamına geliyor ve Dördüncü Cenevre Sözleşmesi'ni ihlal ediyor.


Çok sayıda çocuğun ölmesi, 2,3 milyonluk nüfusun yaklaşık yarısını çocukların oluşturması ile bağdaştırılıyor. Gazze'de bir ailede beşten fazla çocuk yer alıyor.
 

Açlık ve şok

Birleşmiş Milletler Çocuk Örgütü'nün (UNICEF) raporuna göre hayatta olan çocuklar üzgün, korkmuş, öfkeli, depresif, kalpleri yaralı ve rekor seviyede korku ve psikolojik travma halindeler.

Açlık çocukların midesini mahvediyor, Gazze'deki gençler günde sadece bir öğün yemek yiyor.

Gazze Şeridi'nin kuzeyinden güneyine doğru yerinden edilen Berra adlı çocuk, her gün kekiğe batırılmış peynir yediğini söylüyor.

Yiyecek başka bir şey bulamıyor, yeteri kadar ekmek de bulamıyor. Berra çok değişti; artık oyunlara ilgi göstermiyor ve futbol onu cezbetmiyor.

Tek istediği ya da düşündüğü şey yaralanmalara, kırıklara ya da bir organının kesilmesine maruz kalmadan hayatta kalmak.  
 

Gençler zar zor yemek yiyor.jpg
Gazze'de çocuklar ve gençler zar zor yemek yiyor / Fotoğraf: Meryem Ebu Dakka- Independent Arabia

 

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) da anlatılanları doğruluyor.

UNRWA'nın Gazze operasyonları direktörü Thomas White şöyle diyor:

Gıda tedariki durumu berbat ve çok sınırlı, çocuklara yönelik yiyecek de kıt hale geldi. Bir öğün anca yiyorlar ve bu da vücutlarına gerekli besin değerlerini sağlamıyor. Çocuklar için yiyecek kıtlığı düzeyi yüzde 90'a ulaştı.


Korkunç rakamlar

Gazze'deki çocukların trajedileri çeşitlilik gösteriyor ancak psikiyatristlerin çocuklarda gözlemlediği en belirgin şey, her gün karşılaştıkları ve tanık oldukları travmalar nedeniyle psikolojik sağlıklarının bozulması ve vaziyetlerinin kötüleşmesidir. 

UNICEF raporuna göre, çocukların yüzde 91'i çatışma sırasında uyku bozukluğu yaşadığını, yüzde 85'i iştahında değişiklik olduğunu, yüzde 82'si aşırı derecede öfkeli hissettiğini, yüzde 97'si ise güven duygusunu kaybettiğini bildirdi.

Çocukların yüzde 47'si korku ve stres nedeniyle tırnak yeme alışkanlığını artırdı. Yüzde 76'sı sürekli hasta hissettiğini, yüzde 80'i de duygusal rahatsızlık hissettiğini bildirdi.

UNICEF, Gazze'de bir milyon çocuğun, özellikle de hava saldırıları sonucunda yaralananların, korkunç yanıklar, mermi yaraları ve uzuv kesilmesi nedeniyle bilinmeyen bir kaderle karşı karşıya olduğunu belirtti.

Çocuklar buna rağmen yıkıcı İsrail savaşının sona ereceğini, huzur içinde yaşayacaklarını, acı çekmeden yiyip içebileceklerini hayal ediyorlar.

 
Psikolojik sağlık

Gazzeli ruh sağlığı uzmanı Fadl Ebu Hin şöyle dedi:

Çocuklar rekor düzeyde psikolojik travma ve korkuya maruz kalıyor ve birçoğu evsiz ve yiyecek ve temiz içme suyundan yoksun. Ateş altında güneye kaçmak zorunda kaldılar. Bu, maruz kaldıkları şokların şiddetini artırdı.
 

5 yaş altı çocuk çevresinde olup bitenlerin bilincinde değil.jpg
5 yaş altı çocuk çevresinde olup bitenlerin bilincinde değil / Fotoğraf: Meryem Ebu Dakka- Independent Arabia

 

Ebu Hin şunları ekledi:

Her beş çocuktan dördü depresyon, üzüntü veya korku yaşıyor ve bu ciddi bir bozulma. Bu çocuklar kasılma, yatak ıslatma, korku, saldırgan davranışlar, sinirlilik ve ebeveynlerinden uzaklaşmak istememe gibi ciddi şok belirtileri göstermeye başladı.
 

Gazze’de şok devam ediyor.jpg
Gazze'de şok devam ediyor / Fotoğraf: Meryem Ebu Dakka- Independent Arabia

 

Ebu Hin'e göre Gazze'de travma sonrası stres bozukluğu diye bir psikolojik analiz yok çünkü Şerit'teki travma devam ediyor.

Gazzeli ruh sağlığı uzmanı, "Bunu çocuklar korkularını açıkça dile getirdiğinde fark ettik. Ruh sağlığı açısından bu, tedavilerinin karmaşık olduğu ve destek ve ruh sağlığı seanslarının onları tedavi edemeyeceği anlamına geliyor" dedi.

Dr. Ebu Hin el-Meydani, Gazzeli çocukların gece ve uyku sırasında korktuklarını ve yıkım ve cinayetlere tanık olmaları ve patlamaları duymaları nedeniyle korkunç kabuslar gördüklerini ifade etti.
 

Acı bir gerçek ve bilinmeyen bir gelecek.jpg
Acı bir gerçek ve bilinmeyen bir gelecek / Fotoğraf: Meryem Ebu Dakka- Independent Arabia

 

Ebu Hin'in fark ettiği en tuhaf şey, iki yaşındaki bir kızın her patlamada bombalamadan bahsetmesi, bunun tehlikeli olduğunu anlaması, her hava saldırısında evinden kaçması ve patlama sesini azaltmak için babasından kulaklarını kapatmasını istemesiydi.

Psikolojide 5 yaş altı çocuk çevresinde olup bitenlerin bilincine varamaz, ancak mevcut durumda bebeklerin korkusunu anlamada bir gelişme kaydedildiğini fark ettik, bu endişe verici ve tehlikeli.

 

 

Independent Arabia

DAHA FAZLA HABER OKU