16 Haziran'da başlayan "3. İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali" devam ediyor.
Etkinliğin kapanışı öncesinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, festivalin koordinatörü Vecdi Sayar, sanatçı Zuhal Olcay ve yazar Pelin Batu, basın mensuplarıyla bir araya geldi.
"Sinemacıları İzmir'e çekmemiz gerek"
Başkan Soyer, sinema ve müzik gibi birbirinden farklı görünen ancak bir o kadar da iç içe geçen iki disiplinin zenginliğini seyircilerle buluşturmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Soyer, İzmir'i sinemanın İstanbul'daki sıkışmışlığına çare olacak, sektörü ferahlatacak bir şehir haline getirmek istediklerini söyledi.
"Sinemacıları İzmir'e çekmemiz gerek" diyen Tunç Soyer, kente böyle bir festival kazandırmakta bile geç kalındığı ancak üç yıl önce doğru bir hamlenin atıldığını dile getirdi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"İzmir'i dünya sinema sektörünün tercih ettiği bir yer haline getirmeyi amaçlıyoruz"
Hedeflerinin bu etkinliği daha ileriye taşıyıp sektörün önde gelen yabancı isimlerine de "Biz de İzmir Film ve Müzik Festivali'ne gitmeliyiz" dedirtmek olduğunu belirten Soyer, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:
İzmir'i dünya sinema sektörünün tercih ettiği bir yer haline getirmeyi amaçlıyoruz. İklimi, doğası, şehrin kolay yaşanabilirliği ve insan malzemesiyle çok güçlü olan bu şehir, sektörün en çok üretim yaptığı yerlerden biri olabilir. Dünyanın isteyeceği, onların isteyeceği bir festival yapmak istiyoruz."
"Kadın şehri olmak genlerden geliyor"
İzmir'in bir 'kadın' kenti olduğunu belirterek bunu bir 'genetik durum' olarak niteleyen Tunç Soyer, şehrin adını bir Amazon kraliçesi olan Simirna'dan (Smyrna) aldığını aktardı. Tarihte Simirna'nın ekmek zammına isyan ederek Vali Hasanpaşa'dan bunu geri aldığına değinen Soyer, "Kadınların bu şehirdeki varlığı, sesi, gücü, tarih boyunca olmuş, biz de daha fazla duyulması, önünün açılması için çabalıyoruz" ifadelerini kullandı.
"Bütçenin yüzde 10'u Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan geldi"
3. İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali Direktörü Vecdi Sayar ise böyle bir etkinliği geleneksel hale getirmenin kolay olmadığını ancak ilmek ilmek işleyerek, her sene üstüne koyarak ilerlemeye çalıştıklarını dile getirdi.
Sayar, bir soru üzerine ise festival bütçesinin yüzde 10'unun Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan geldiğini söyledi.
"Yaratıcı, dolu dolu, çok iyi genç yönetmenler var"
Oyuncu ve müzisyen Zuhal Olcay ise festivalin İzmir'e çok yakıştığını belirterek, filmlerden çıkan seyircilerin gözlerindeki ışıltıyı ve duydukları memnuniyeti gördüklerini kaydetti. Olcay, "Güzel bir festival, daha da güzelleri olacak. Çok iyi filmler, yönetmenler var. Yaratıcı, dolu dolu genç yönetmenler var" dedi.
"Özellikle kadın yönetmenleri görünce daha da mutlu oluyorum"
Benzer görüşleri paylaşan yazar Pelin Batu ise "İzmir için 'ne kadar kadın bir şehir' diyorum, mutlu oluyorum. Özellikle kadın yönetmenleri görünce daha da mutlu oluyorum" şeklinde konuştu.
Batu, klasikten tangoya ve deneysel müziğe kadar farklı ritimler ile filmlerin bir arada olduğu, çok doyurucu bir etkinliğin yaşandığını da dile getirdi.
Pelin Batu'nun sözleri üzerine Vecdi Sayar, kadın yönetmenlerin pozitif ayrımcılık nedeniyle değil, gerçekten hak ederek festivaldeki yerini aldığını da ekledi.
"Yönetmen Costa Gavras kasım ayında İzmir'e gelecek"
Cannes Film Festivali'ne giderek hem İzmir Film ve Müzik Festivali'nin hem de kent olarak İzmir'in tanıtılması gerektiğini de dile getiren Sayar, kasım ayında bir başka etkinliklerinin olacağını ve buraya Fransız Sinematek Derneği Onursal Başkanı, Yunan asıllı Fransız yönetmen Costa Gavras'ın da geleceği bilgisini paylaştı.
İZFAŞ'a "fuar" çağrısı
Son olarak geçen sene gençlere proje geliştirme desteği verildiğini belirterek benzer katkıların sunulmaya devam edilebileceğine değinen Vecdi Sayar, festivalin bu yılki sponsorları arasında bulunan İzmir Fuarcılık Hizmetleri Kültür ve Sanat İşleri Tic. A.Ş.'ye "fuar" çağrısı yaptı.
© The Independentturkish