Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) 2. Lig Beyaz Grup'ta dün gerçekleşen karşılaşmada çıkan olayların yankıları sürüyor.
Olay önceki gece Bursaspor taraftarının Amedspor oyuncularının kaldığı otelin önünde toplanmasıyla başladı.
"Ne mutlu Türküm" sloganları atan taraftar grubu, gece boyunca havai fişek patlattı ve yüksek sesle Mehter Marşı çaldı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Gündüz oynanan maç, futbolda benzerine az rastlanır görüntülere sahne oldu.
Fiziki saldırının yanında müsabaka esnasında bozuk paradan su şişesine kadar yüzlerce madde atıldı. Hatta bir Bursaspor taraftarının sapanla taş attığı bile tespit edildi.
Maç bittikten sonra Amedsporlu futbolcular, soyunma odasında bile fiziki saldırıya uğradı.
Bursaspor tribününde 1990'lı yıllarda binlerce kişinin faili meçhul şekilde kaybettirilmesinde rolü olan "Yeşil" kod ismiyle bilinen Mahmut Yıldırım ve aynı yıllarda JİTEM'in insan kaçırmak için kullandığı araç olarak bilinen "Beyaz Toros" posterleri açıldı.
Bu posterlerin açılması Kürt toplumunda büyük tepkilere neden oldu. Siyasetçisinden yazarına, akademisyeninden öğrencisine kadar toplumun değişik kesimlerinden birçok insan buna sert tepki gösterdi.
Ancak atılan slogan ve açılan pankartlara bazı siyasi parti üye ve yöneticileri destek verdi.
"Torosumuz beyaz değil ama yine de yenilmeyiz"
Amedspor'un "Beyaz toroslarınızı da yeşilinizi de yeneceğiz!" tweetini alıntılayan İYİ Parti İstanbul Gençlik Kolları İl Teşkilat Başkanı Tamer Kavukoğlu, bir torosun önünde poz verip "Torosumuz beyaz değil ama yine de yenilmeyiz" paylaşımı yaptı.
Tepkilerin ardından hesabını kilitleyen Kavukoğlu, bir süre sonra paylaşımını sildi.
"Vatanına göz dikeni ez oğul"
Bir diğer destek de Zafer Partisi Bursa Gençlik Kolları'ndan geldi.
Sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, "Vatanına göz dikeni ez oğul! Biz geldik siz neredesiniz?" ifadelerini kullandı.
VATANINA GÖZ DİKENİ EZ OĞUL !
— Zafer Partisi Bursa Gençlik Kolları (@ZaferGenclik16) March 5, 2023
Biz geldik siz nerdesiniz? pic.twitter.com/LElEgDzktD
Peki, "Yeşil" ve "Beyaz Toroslar" Kürt hafızasında neyi çağrıştırıyor?
Amedspor ve Bursaspor maçında sahaya söz konusu görsellerin girmesine neden engel olunmadı?
"Kontrgerilla cinayetlerini hatırlatıyor"
Birçok Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele (JİTEM) davasında müdafi olan İnsan Hakları Derneği Eş Genel Başkanı Eren Keskin, açılan pankartların belli siyasi odaklar tarafından karar verildiği görüşünde.
Hukukçu Keskin'e göre Yeşil, Cem Ersever ve "Beyaz Toros" posterlerin Kürtlerin hafızasında ilk başta kirli savaş politikaları, gözaltında kayıpları, kontrgerilla cinayetleri ve köy yakmalarını hatırlatıyor.
Bursaspor tribününde açılan posterlerin tek başına taraftar tepkisi olduğuna inanmadığını aktaran Keskin, "Açıkçası bunun belli siyasi odaklar tarafından karar verildiğini, hatta iktidarın küçük ortağının bunda son derece bir etkisi olduğunu düşünüyorum" dedi.
"İçişleri Bakanı'nın açıklamasının hiçbir inandırıcılığı yoktur"
Pankartların hazırlanması, sloganların atılması ve şiddet gösterilerinin karar vericilik doğrultusunda yapıldığını kaydeden Keskin, "Hatta Amedspor Kulübü Başkanı'nın söylemine göre soyunma odalarına mermiler bırakılmış. Bunların hiçbiri siyasi bir organizasyon dışında yapılamaz. İki kişinin bir araya gelip basın açıklamasını engelleyen polisin bir gece önceden başlayan nefret söylemini, sloganlarını, ölüm tehditlerini engellemediler. Maçta neler olacağı belliydi. Ertelensin talepleri olmasına rağmen ertelenmedi ve büyük bir şiddet olayına sahne oldu" diye konuştu.
Açılan pankartlarla "Biz Kürt sorunu politikamızda 90'lara geri dönüyoruz" mesajının verilmek istendiğine değinen Keskin, devamında şunları kaydetti:
Bunun başka hiçbir anlamı yoktur, olayın ardından İçişleri Bakanı'nın yaptığı açıklamanın hiçbir inandırıcılığı yoktur, bunu baştan engelleyebilirdi ama maalesef yapmadılar ve Kürtlere bundan sonra böyle olacak denildi. Amedspora tepkinin temel nedeni Kürtlerin ulusal bağlılığını sağlamış olmasıdır. Her kesimden Kürt Amedspor'u seviyor, böyle bir yanı var ve bunu korkutucu bulduklarını düşünüyorum."
"Bu hukuk dışı eylemleri, cinayetleri, işkenceleri, çağrıştırdı"
12 Mayıs 1998'de Ankara'da İHD Genel Merkezi'nde uğradığı silahlı saldıran kurtulan eski Demokratik Toplum Partisi Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal da posterlerin gösterilmesinin rastlantı olmadığı görüşünde.
Türkiye'nin bir kaos sürecini yaşadığını ve bununla neyi anımsatmak istediklerinin anlaşılır hiçbir tarafının olmadığını ifade eden Birdal, "Bu hukuk dışı eylemleri, cinayetleri, işkenceleri, çağrıştırdı. Bu insanlığa karşı işlenmiş, savaş suçlarını anımsatan bir tabloydu" diye konuştu.
"Kürt demokratik siyasetine yönelik bir nefret"
Söz konusu olayı ırkçı, ayrımcı ve utanç verici bir tablo olarak niteleyen Birdal, "İnsanları barıştıracak, dayanışmanın artırılması gereken bir günde böyle bir tablo kabul edilir değil" dedi ve ekledi:
Bu Amedspor'un şahsında yine Kürt halkına, Kürt demokratik siyasetine ve barışa yönelik bir nefret ve ırkçı fotoğraftı. Biz bunu şiddetle yeriyor, kınıyor ve lanetliyoruz. Sorumlular hakkında soruşturmanın başlatıldığı söylendi, umarım en kısa sürede sonuçlanır ve gereği yapılır."
"Demek ki hala kan dökmek istiyorlar"
20 Eylül 1992'de Diyarbakır'da katledilen Musa Anter'in oğlu Dicle Anter de Keskin ve Birdal ile benzer kanaatte.
Dicle Anter'e göre söz konusu posterlerin açılması planlı bir provokasyon. 1993 yılında Sivas katliamında bakıldığında benzer durum yaşandı.
Diyarbakır'ın Lice ilçesinde başta olmak üzere "Beyaz Torosların" insanların öldürülmesi için kullandığını kaydeden Anter, "Yeşilin durumu ise bellidir. Hala devletin, JİTEM'in kullandığı ve her türlü cinayetin içinde olan, babamın öldürülmesinde dahi dahli olan bir kişinin pankartının açılmasının anlamı nedir. Demek ki hala kan dökmek istiyorsunuz?" sorusunu yöneltti.
"Futbol kulübü kapatılmalı, hakimin lisansı iptal edilmeli"
Yaşanan olaylar nedeniyle maçın iptal edilmesi, dünyada örneğine az rastlanır bir durum olduğuna vurgu yapan Anter, sözlerini şöyle tamamladı:
Neden bunun tedbirini almıyorsunuz? Sahaya giren insanların ceplerindeki bozuk paraları dahi alınırken, kurşun ve pankartla beraber birçok şeyi içeri almak ne demektir? Emniyet görevlileri nerede? Türkiye'de bir cezasızlık sistemi var. Herkesin yaptığı yanına kar kalıyor. Yapılacak şey bellidir; bu futbol kulübünü kapatacaksınız, ligden çekeceksiniz, hakimin de lisansını iptal edeceksiniz ki bir daha böyle bir provokasyon olmaması için. Biz Kürtler olarak bu durumu kabul etmiyoruz. 17 bin faili meçhul cinayetleri çağrıştıran sembolleri kabul etmiyoruz. Bu insanlık suçudur."
© The Independentturkish